and we pretended it could last forever

673 98 201
                                    

iyi okumalaaaar

-

"Zehra sakin ol kurbanın olayım, kavga kapıya dayandı zaten."

"Ben ne yapsam problem oldu ama o yapınca sorun yok. Kız gözümün önünde öptü ya sevgilimi!"

Ayça sakinleştirmeye çalışırken yalnız kaldığı için lanetler okudu. İlkin onlara doğru gelirken kaşlarını çatmıştı.

"Konuşma yapılacak dedik ya. Gelsenize."

İlkin, Zehra'nın öfkeden kıpkırmızı olmuş yüzüne baktı. Gözleri dolu doluydu.

"Ne oldu birtanem sana? Zeze?" İlkin şefkatle sorduğunda Zehra ona sarılmıştı. İlkin ona karşılık verirken Ayça iç çekti.

"Hayda! Sevgilim kızları getir dedim ya sana. Noluyor?" Elif şekilden şekile girerek yanlarına ulaşmıştı. Ayça kısaca özet geçti.

"Rosa, Hande'yi yanağından öpmüş. Samimilerdi zaten. Bizimki de delirdi."

"Delirmedim!"

Zehra ağlamak ile bağırmak arasında yüksek sesiyle konuştuğunda Elif yüzünü buruşturdu.

"Delirmemiş kız nereden uyduruyorsun Ayça?" Bunu söylerken eliyle Zehra'nın delirdiğini anlatmaya çalışıyordu ama Zehra görmüyordu onu. Başı İlkin'in omzunda yaslıydı. Ayça ağzı açık bir şekilde bakıyordu Elif'e.

"Ama gitmemiz lazım. Hadi toparlan Zehra. Güzelim bize bir peçete getirebilir misin?" İlkin, Elif'e döndüğünde Elif başını salladı.

"İstediğiniz peçete olsun İlkin hanım."

İlkin gülümserken Elif peçeteyle geri dönmüştü yanlarına. Zehra'yı toparladıktan sonra diğerlerinin yanına gitmişlerdi. Maç sonrası kısa bir toplantı yapılmıştı. Toplantı sonrası odalara dağılıyordu herkes. Hande ve Zehra odaya girdiklerinde Zehra yapılması gereken o konuşmanın temelini atmıştı. Aylardır, birbirlerini süründürüyorlardı. Bu konuşmanın yapılması gerekiyordu.

"Sizin aranızda nasıl bir samimiyet var da seni öptü?"

"Yanağımdan, öptü."

Hande'nin umursamazca düzeltmesi ile Zehra güldü.

"Ha dudağından öpseydi bir de! Kim bu kadın ya? Kim oluyor da seni öpüyor?"

"Zehra! Sana aşık olan kadına sarıldın sen, üstelik ben görmesem söylemezdin bile. Ben gelmesem daha neler olurdu, orasını da kestiremiyorum!"

"Ne ima ediyorsun?"

"Sen ne ima ediyorsun? Önce sen başlattın. Söyleyeceğin varsa duyacağın da var."

Zehra başını iki yana sallayıp gözlerinden akan yaşları sildi. Aylardır içinde tuttukları şimdi açığa çıkıyordu.

"Üstüme niye bu kadar çok geliyorsun?"

Hande başını sola doğru çevirip nefesini verdi burnundan.

"Üstüne gelmiyorum Zehra. Zor anlarında hala yanındayım. Mile ve seni de rahat bıraktım gördüğün üzere sarılmalara doyamıyorsunuz. Bak, ne ayrıyız ne de onsuzsun. Elde ettin ikimizi de."

"Ya sen illa seçim yapayım mı istiyorsun!"

"Ben istemiyorum amına koyayım o istiyor! Beni arayıp aşkını anlattı saygısız! Bir kendini yerime koy ya, bir kere yap şunu! Mile'yi düşünüyorsun, başkalarını düşünüyorsun. Bi kendinle beni düşünemedin."

"Düşünüyorum."

"Düşünmüyorsun Zehra."

Zehra ellerini Hande'nin yanaklarına yerleştirdiğinde Hande bakışlarını onun ellerine indirdi.

wonderland,, hanzehHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin