too in love to think straight

562 102 156
                                    

Arabaya binecekleri sırada Hande geri dönüp etrafına bakınmıştı. Kurt'u bırakıp gitmek istemiyordu. "Ne oldu, bir şeyini mi unuttun?" diye sordu Zehra meraklanarak. Hande ona bakmadan cevapladı.

"Kurt'u unuttuk."

"Nasıl yani?"

"Ben bakarım ona. Arkadaş olur bana hem. Alalım onu da." Hande'nin isteği yüzünden okunuyordu. "Sen bakmak istiyorsan senin olsun ama." dediğinde Zehra gülümsedi. Dert ortağı olmuştu dün gece ama Hande'nin onu yağmurun altında bulup eve almasını unutamıyordu. Ve şimdi de onu arıyordu. O yüzden elbette Hande'de kalmasını isterdi.

"Sende kalsın. Ben de arada gelip görebilir miyim?"

"Tabi ki."

Zehra uzun süre bir güne mekanik bir şekilde robot gibi değil de insan gibi başladığını fark etti. Gülüyordu hem de en içten. Hande de bunu fark etmişti aslında. Kurt'u bulan Zehra olmuştu.

"Beni görür görmez hemen atıldı üzerime doğru." Zehra kıkırdayarak konuştuğunda Hande gülümseyip başını okşadı Kurt'un.
Artık gidebilirlerdi... Arabaya yerleştiklerinde ikisi de sessizdi uzun bir süre. Zehra yanlış yola girdiğinde bozuldu bu sessizlik.

"Yanlış girdin. Zehra?"

Zehra'nın dalgın olduğunu fark etti Hande. "Pardon..."

"Evimin yolunu mu unuttun?" Biraz kırılarak biraz alay ederek sormuştu aslında.

"Hayır, bir an için evime gidiyorum sandım..."
Hande başını sallayıp arkasına yaslanmaya devam etti. "Yani gidiyoruz sandım..." diyerek mırıldandı Zehra. Hande tebessüm edip ona doğru çevirdi başını.

"Tarif etmeme gerek yok o zaman." Zehra ters bir bakış attı. Herhalde biliyordu evinin nerede olduğunu! Kaç kere gelmişti o eve. Unutamazdı ki istese de.

"İstersen et Hande, içinde kaldı." Hande küçük bir gülüş sunup bakışlarını camdan dışarı çevirdi.

-



"Nasıldı?" Korku evine gidelim diye tutturmuştu Saliha. Sonuç olarak Hande, Beyza, Elif ve o birlikte girmişlerdi. Simge ve Tijana kesin olarak reddetmişler ve onları almaya gelmişlerdi sadece.

"Bir daha asla sizin yanınızdan ayrılmam." Hande'nin cevabına güldü Simge. Tijana ve Simge'nin arasına geçmişti.

"Deneyim oldu." dedi Saliha kısaca.

"Kötü bir deneyim." Beyza gülümseyerek onu bozduğunda alt dudağını büzdü. "Bence iyiydi." dedi Elif. Hande ve Beyza ile dalga geçmekten alıkoyamıyordu kendini.

"Bir kelime daha edersen İlkin dul kalır." Beyza'nın tehdidiyle Elif sırıttı.

"Gidebilir miyiz?" Hande araya girdiğinde bu tartışma bitmişti. Birlikte caddede yürüyorlardı. Beyza telefonuna bakarken mırıldandı.

"Aa, Zehra, Buket ve Beliz'e baksanıza." Hande, o telefonun herhangi bir yerinden Melissa'nın da fırlayacağını bilse de bakmak istemişti telefona. Güzelliğine odaklanmak harici hiçbir şeye odaklanamamıştı. Melissa'ya bile.

"Mile'de var." dedi Elif.

"Öyle mi?" Beyza alayla karşılık verdi, Hande'yi işaret ederken.

"Çok güzel olmuş." dedi Hande hayranlıkla. Saliha gülümsedi, "Lütfen şu ilişkiyi toparla Hande. Ya da aptal aşık gibi davranma."

"Sanane."

"Bizi bitirdin be abla." Elif'in söylenmesiyle omuz silkti.

"Başka bir şey var mı?" diye sordu Beyza'ya. Beyza sayfayı yeniledi. "Bak." Buket ile fotoğrafları vardı başka bir şey yoktu.

wonderland,, hanzehHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin