10.Bölüm: Bazı Değişiklikler İyi Midir?

9.7K 457 36
                                    

İyi okumalar ♡

•••

"Buradan da sonucu 7 bulmuş olduk. Anlamayan olduysa bir daha anlatayım."

Melih hocam (!) bunu sorunca kimse itiraz etmedi. Hızlıca tahtadaki işlemi defterime geçirirken duraksamama sebep olan bir cümle duydum.

"Ben anlamadım abi. Pardon hocam."

Elimdeki kalemi sıkıp duraksayınca yanımdaki Giray da başını bana çevirdi. Ama kafamı bile kaldırmadan gözlerimi deftere diktim. Sakinleşmem gerekiyordu. Daha ilk günden benimle uğraşıyordu ama ona istediği tepkiyi vermeyecektim.

Bu yüzden derin bir nefes alıp sıktığım kalemi gevşettim ve yazmaya kaldığım yerden devam ettim.

"Merve! Okulda bunu söylememen konusunda seni kaç kere uyardım!"

"Haklısınız hocam... Artık abim de değilsin zaten özür dilerim."

Eğer geçen haftaki yemekte aramızda o gerginlik yaşanmasaydı şu anki durumuna üzülebilirdim ama artık her hareketi yapmacık geliyordu.

"Sırası değil." Melih bu sefer daha baskın bir sesle bunu söyleyince Merve dahil herkes sessizleşti. Zaten zil de çalmak üzereydi. Bu yüzden dersin bittiğini söyleyip masasına oturdu.

Pencere kenarında ön sıralarda oturduğum için başını kaldırınca göz göze geldik. Bana özür dileyen bir bakış atınca onu teselli edercesine gülümsedim. Hafifçe gülümsedikten sonra önüne döndü ve artık eski soğuk Melih oluverdi.

Zil çalınca sonunda tuttuğum nefesimi verdim ve elimdeki kalemi fırlatırcasına bıraktım. İlk teneffüse girmiştik ve elimden geldiğince Merve'den uzaklaşmak istiyordum.

Sınıftakilerden bazıları sınıftan çıkınca Melih de bana son bir kez bakıp çıktı. Onun çıkmasıyla Merve'nin iki arkadaşıyla birlikte yanıma gelmesi bir olmuştu.

Onu görünce alayla tek kaşımı kaldırdım ve kalktığım sıraya yan bir şekilde oturup bacak bacak üstüne attım. Sinirli biriydi ve onu sinir etmenin en güzel yoluyla benim alaycılığım olacaktı. Bu yüzden ona alayla bakıp diyeceklerini bekledim.

"Senin ne işin var burada?"

O klasik soruyu bir daha duyunca gözlerimi devirdim.

"Burada olmamdan daha doğal ne olabilir ki? Sonuçta hep olmam gereken yermiş."

"Ne o? Yeni ailenin zengin olduğunu duyunca hemen bundan faydalanmaya mı karar verdin?"

Bunu şu an ona söylemesek istemesem de... Bundan daha doğal ne vardı?

"Hayır, ama o kadar ısrar ettiler ki dayanamadım. E tabi artık seni hatırlamıyorlar bile."

Yalan söylüyordum, onu evdeki kimse unutmamıştı. Belki biraz Miraç. Ama diğerlerinin bazen Merve hakkında konuştuklarını duyuyordum. Bazen salonda kulaklıkla otururken Hakan Bey'in ve Hilda Hanım'ın "Merve şu an ne yapıyordur acaba?" konuşmalarını dinliyordum. Hoşuma gitmiyordu ama bu Merve'yle alakalı değildi. Benim eski ailemin bunu asla düşünmeyeceklerini bilmemdi beni üzen. Bir kere bile aramamışlardı mesela, insan merak etmez miydi hiç?

Bir keresinde mutfakta Merih ve Melih'in konuşmalarını da dinlemiştim. Merih geçen günkü yemekten sonra Merve'ye karşı bariz bir şekilde soğusa da Melih onu hâlâ merak ediyormuş. Okulda onu durmadan kontrol edecekmiş vs.

Yine de bunları ona söylememe gerek yoktu bence.

Yüzü benim dediğimle bariz bir şekilde düştü. Ama hızlıca kendini toparlayıp bir adım yaklaştı. Kulağıma yaklaşıp fısıldayınca huylansam da karizmam çizilmesin diye belli etmedim.

Kıvırcık | Gerçek Ailem Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin