21.Bölüm: Kardeşim

7.9K 652 108
                                    

İyi okumalaarr

Yorumlarınızı merakla bekliyoruumm ( lütfen yapın nolur jdwkjdslsks )

•••

Israrla çalan telefonu duymazdan gelip başımı yorganın altına koydum ama arayan kişi pes etmiyordu. Kocaman esneyip elimi komodine atıp telefonu aldım. Hâlâ bir gözümü açamıyordum ama arayanın Ayberk olduğunu görmüştüm. Yattığım şekli değiştirmeden telefonu açtım. Tekrar esnemeye başlamıştım.

"Irmak! Söylemek için zor dayanıyorum zaten, açsana kızım telefonu."

"Açtım işte." diye mırıldandım. Sesim yeni uyandığımı belli ediyordu.

Dün gece Giray'la konuşmayı biraz fazla abartmıştım çünkü uyuduğumda saat 4 civarıydı. Konudan konuya atlayıp mesajlaşmıştık. Ve uyumadan önce sırıtmamı zor durdurmuştum. O, bu aralar bana en iyi gelen şeylerden biriydi.

"Acilen akıl vermen lazım çünkü fena aptallaştım ben, ne yapacağımı bilmiyorum."

Sesi gerçekten de telaşlı geliyordu. Yerimde dikleşip dağılmış saçlarımı düzelttim hızlıca. Kabarmışlardı kesin.

"Sorun ne?" dedim endişeyle. Onu ilk defa bu kadar panik bir hâlde görüyordum. Derin bir nefes aldı ve derdini tek nefeste söyledi.

"Gazel beni öptü."

Yarı kapalı gözlerim şokla açıldı. "Yuh! Ne? O mu öptü? Ne ara ya? Biz bile daha o seviyeye gelmedik?"

"O öptü ne yapayım? Ayrıca biz derken? Seninki oldu yani artık?"

Kırdığım potu fark edip dudağımı ısırdım. Biraz daha abartsaydın Irmak! Ayrıca sanki çok meraklıydım onu beni öpmesine.

Aslında hayal edince...

Birden kaşlarım çatıldı. Benim düşüncelerim aldı başını gidiyordu. Hafifçe kafama vurup dikkatimi Ayberk'e verdim.

"Daha devamı var ama."

"Ayberk ne devamı?" diye sordum dehşetle. Bunun devamı hoş olmamalıydı.

"Dur kızım öyle değil." Onun sesi de utanmış geliyordu. "Öptükten sonra tokat attı."

Duraksadım. "Ama neden? Sen öpmemişsin bile." Bu kız da bir garipti.

Sıkıntıyla ofladı. "Bilmiyorum, pişman olmuş gibiydi. Ama benim sinirlenmem gerekez mi? Gitti ilk öpücük..."

Kendimi tutamayıp hafifçe güldüm. "Bu senaryonun tam tersi olması gerekiyordu sanki."

"Irmak dalga geçmesene ya, tarlam yanmış gibi oturuyorum saatlerdir odada. Tam da aramızda bir şeyler oluşmaya başlarken."

Sırıttım. "Ne ara oluşmaya başladı bunlar acaba?"

Duraksadı. Derin bir nefes aldığını işittim. "Bilmiyorum, en son kavga edip durduğumuzu hatırlıyorum ama ne zaman okula gider gitmez gözümün onu aramaya başladığını hatırlamıyorum..."

Aklıma direkt o gelince gülümsedim. İnsan ne ara birine bu kadar bağlandığını anlayamıyordu işte. Ben de anlamamıştım ama şimdi aklıma her geldiğinde gülümsediğimi fark ediyordum.

"Öyledir. Yavaş yavaş içine işler insanın."

"Ama öpmeseydi iyiydi... Hazırlıksız yakalandım. Gerçi buna nasıl hazırlanılır ki? Off!"

"Sakin ol, anlattığın kadar kötü değildir belki de. Yarın okulda ne yapacağına bakalım öncelikle."

"Haklısın." diye mırıldandı ama sesi kötü geliyordu. Suratım asıldı.

Kıvırcık | Gerçek AilemHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin