İyi okumalar ♡♡
The Cinematic Orchestra - To Build A Home
•••
"Irmak!"
Homurdanıp sırtımı seslenen kişiye döndüm. Şu an tek istediğim şey uyumaktı.
"Kime diyorum ben ya?" Bu sefer yorganı kafama çekecekken elimden alındı. Sinirle tek gözümü açıp gelen kişiye baktım. Merih abimdi.
"Ne oldu ya?" diye mırıldanıp başımı kaşıdım. Yorganı kendi sırtına atıp yatağa oturdu.
"Okulun var ya bugün. Bitti tatilin."
Bir daha aydınlanmamış havaya bir de ona baktım. Şu an tam bir salak gibi hissediyordum. Gözlerimi kırpıştırdım.
"Ne?" diye mırıldandım. Ama düne dair hiçbir şey hatırlamıyordum. En son bahçedeki eğlencemizden sonra annem hepimizi başta haşlasa da gülmüştü sonunda. Ben de duş aldıktan sonra uyumuştum sanırım. Ama sabaha kadar uyumayı beklememiştim.
"Geç kalıyorsun hadi."
Hâla uyku sersemi bir hâldeyken başımı usulca salladım ve esneyip yataktan kalktım. Keşke saçlarımı kurutup uyusaydım. Böyle kendi kendine kuruyunca kabarıyordu ve asla hoş bir görüntü değildi.
Ayağa kalkıp formamı dolaptan çıkarırken arkamdan gelen gülme sesiyle durdum. Merih abim delicesine gülüyor, hatta karnını bile tutuyordu.
Ve ben şu an gerçekten hiçbir şey anlamıyordum. Bıraksalar şuraya devrilip uyuyabilirdim. Gözlerimi kısıp gülmeye devam eden abime ters ters baktım. Sabah sabah bu enerji nasıl geliyordu ona?
"Allahım! Çok tatlısın şu an ya!"
Elime yatağın kenarındaki küçük yastığımı alıp kafasına vurdum sertçe. "Ne gülüyorsun sabah sabah ya?"
"Sabah diyor," Cümlesi bitmeden gülmeye başlayınca ofladım. Tüm uykum kaçmıştı. Masanın üstündeki telefonum yanıp sönünce bakmak için elime aldım. O sırada bir şey dikkatimi çekti.
19.34
Gözlerimi kapatıp derin bir nefes aldım.
Şu an galiba abimin herkese anlatıp defalarca güleceği bir şakaya kurban edilmiştim.
Uyuduğumdan beri sabah olmamıştı bile. Sadece 1 saat uyuduktan sonra gelmişti yani. Ama genelde sabah uyandığımda hava karanlığa yakın oluyordu. Bu yüzden şakasına inanmam gayet normaldi.
Tabi bunu abime anlatmak biraz zor olacaktı.
"Çok kötüsün." dedim ters ters. Daha sonra yastığı bu sefer yüzüne bastırdım. Hazırlıksız yakalanmıştı, sesi bir anlığına kesildi. Ama yastığı çekecekken bir daha gülünce yüzüne daha da bastırdım.
Bileklerimi tutup çekince yastık yüzünden düştü. Yerinde doğrulup önce benim saçlarımı, daha sonra kendi saçlarını düzeltti. Yüzünde hâla az önceden kalan bir gülümseme vardı.
"Nasıl inandın ama?"
Gözlerimi devirdim. "Ne var bunda? Sabah uyandığımda da karanlık oluyor hava. Hemen nasıl ayırt edeyim?"
Gülümsemesi büyüdü ve yanaklarımı sıktı. Dayanamayıp ben de güldüm ve kaçmaya çalıştım.
"Uyanınca ayrı bir salak oluyorsun. Nasıl mal gibi baktın ama yüzüme."
Bu cümlesiyle gülümsemem yüzümde dondu. Ters bakışlarla ona bakıp yüzümü geri çektim. Elleri yanaklarımdan düştü.
"Ayıp ediyorsun ama."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kıvırcık | Gerçek Ailem
Jugendliteraturgerçek aile | abi kurgusu ••• Keşke ailem başkası olsaydı diye düşündünüz mü hiç? Sizi bilmem ama ben hep başkası olsun istedim. Bir gün gerçek olacağını tahmin bile edemezdim. 17 yıl sonra hayatımın dönüm noktasını yaşadım ve gerçek ailemi buldum. ...