VARİS KRAL 17. BÖLÜM

101 15 1
                                    

Nix ve yeni ailesiyle aralarında oluşan bağ ile ilgili güzel bir bölüm oldu bence umarım siz de seversiniz 🥰

Keyifli okumalar tılsımlarım 🤗

☘️☘️☘️

17. BÖLÜM

NİXAVİS

"İşte buradasınız!"

Bu ancak kader olmalıydı. Maxim, koridorda bize doğru gelirken Via'yı dirseğimle dürttüm ama o sadece göz devirmekle yetindi. Hâlâ karşı çıkmadığına göre plan geçerliliğini koruyordu. Ayrıca tam da konuşmak istediğim adamın bize doğru gelmesi de göz ardı edemeyeceğimiz kadar manidardı.

"Bizi mi arıyordun?" dedim, Maxim'e yaklaşırken. O da bizim gibi akşam yemeği için giyinmişti. Odadan çıktığında Rhi ile antrenmana gidiyorlardı. Rhi'nin onu hırpaladığına adım kadar emindim ama Maxim oldukça temiz, şık ve rahat görünüyordu.

Redingotunun kuyruğunu sallayarak önümüzde durdu ve abartılı bir hareketle ikimize reverans yaptı. Göz devirme sırası bendeydi. "Bu hareketlerin sana hiç yakışmadığını söylemiş miydim?"

Sırıtarak doğruldu. "Daha önce sana reverans yapmamıştım, yani hayır. Ve soruna gelirsek evet, sizi arıyordum. Zonan, yemek salonuna kadar size eşlik etmemi istedi." Rhi'nin enseme sakız gibi yapıştırdığı, arkamızda dikilen muhafızlara bakmamaya gayret gösterdim. Ama kaşlarımı kaldırmam Maxim için yeterli olmuştu. Daha da sırıtarak "Yemek salonunda güzel bir sürpriz var," dedi. "Bayılacaksın. Zonan sürprizi görür görmez beni sizin yanınıza yolladı."

Via homurdandı. "Ne olduğunu biliyorum."

Maxim ona dönerek "Bildiğine eminim," dediğinde hâlâ sırıtıyordu.

Gözlerimi kısıp "Sen önden bir şey mi içtin?" diye sordum. "Ya da Rhi, kafanı bir yere mi vurdu?"

İşaret parmağını kaldırarak "Hayır ve evet," diye cevapladı. "Bir şey içmedim ama Rhesel sadece kafamı değil, olduğu gibi beni bir yerlere çarptı. Onun çok iyi dövüştüğünü bana söylemeliydiniz. Hazırlıksız yakalandım."

Böylelikle Maxim'in neden deliler gibi sürekli sırıttığı anlaşılmış oldu. "Yemekten sonra seni şifacılara göstermeliyiz."

"Ah," dedi elini sallayarak önemsiz bir şeyden bahsediyormuş gibi. "Sırıtmamı mı diyorsun? O, bir yerlere saldırmamı engelliyor. Gülmezsem muhtemelen yumruğumu duvarlara geçirmem gerekebilir."

Kaşlarım çatıldı. "Sen neden bahsediyorsun?"

Kaşlarını oynatıp otuz iki diş gülümsedi. "Sürprizden."

Via'ya döndüm. "Şu sürpriz, yanınızda getirdiğiniz kadınla ilgili olabilir mi?"

Maxim ondan önce davranarak "Tam üstüne bastın!" diye bağırdı. Olduğum yerde sıçrayarak yeniden ona döndüm. "Sinirlerim fena halde bozuk. Anlıyor musun? Akıl sağlığımı kaybettiğimi düşünüyorum. Bunlar çok fazla. Çok. Fazla." Suratındaki sırıtma ifadesi artık korkutucu görünüyordu. Gözlerini kapatıp derin bir nefes aldıktan sonra "Ama sakinim," dedi. "Harikayım. Artık hiçbir şey bu olanlardan daha fazla canımı sıkamaz."

"Sanırım sana hak veriyorum," dedi, Via ve Maxim'in yanından geçerek önümüzden yürümeye başladı.

Maxim, kolunu uzattığında korkarak da olsa koluna girdim ve biz de Via'nın peşinden yürümeye başladık. Yemek salonuna gitme fikrinden yeterince emin değildim. Artık aç olduğumu bile sanmıyordum.

TILSIMIN SESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin