2.8

402 36 15
                                    

Sizlerden birazcık yorum istiyorum (okuyunca çok motive oluyorum ve anında bölüm atasım geliyor) birazcık da oy istiyorum... Sınır 45 oy 30 yorum olsun mu? <3





Meltem, kendi içinde Ela'nın Barış'a her şeyi anlatması için beş gün vermişti. Arkadaşının bundan haberi yoktu belki ama önemli de değildi.

Korkak bir kızdı ve birinin aptal yerine koyulan adama her şeyi anlatması gerekiyordu.

Bu cesur rolü Meltem seve seve üstlenecekti.

Telefonunu çıkarttı ve Barış Alper'i aradı.

"Topçu," dedi konuyu uzatmadan. "Seninle önemli bir şey konuşacağım."

"Bana şöyle hitap etme." Diye homurdandı Barış. Sevmiyordu.

"Kes de dinle, önemli diyoruz." diye çıkıştı Meltem.

"İyi, ne var? Söyle hadi."

"Telefonda olmaz, yüz yüze buluşup konuşalım. Ela'nın haberi olmasın."

Barış Alper, stresle tırnaklarını kemirdi. "Tamam attığım konuma gelirsin." Dedi uzatmadan.

Meltem kafeye giderken kendi kendine düşünüyordu. Her şeyi dan diye söylemeye karar verdi.

Onu bekleyen Barış'ı gördüğünde uzatmadan sandalyeye oturdu.

"Selam," diye mırıldandı. "Çok vaktim yok, direkt söyleyeceğim o yüzden. Bağırıp çağırmadan evvel insan gibi dinle."

Barış kaşlarını çattı. "Kısa kes Meltem." Dedi agresif ses tonuyla.

"İyi, Ela hamile. Bir oğlunuz olacak. Tedaviyi de bu yüzden reddediyor. Söylemesi için baskı yaptım lakin söylememekte ısrarcı. Ne yap ne et, onu bu bebekten vazgeçir. Doktor çok vakti kalmadığını ve misafirimiz olduğunu söyledi."

Barış, sinirle güldü. "Dalga geçmenin vakti değil amına koyayım. Kafam zaten dolu, bir de senin şu 'arkadaşımı ağlattın diye canını yakacağım' isimli saçma intikam planınla uğraşamam."

Meltem sinirle masaya yumruğunu vurdu. "Düzgün konuş sikmeyeyim belanı." dedi aksi tonla. "Seninle dalga geçecek halim yok ahmak herif."

Barış, Meltem'in sert çıkışıyla şaşkınlıkla geri çekildi, ama öfkesi geçmek yerine daha da alevlendi. Yumruğunu masaya koyarak eğildi.

"Meltem bak senin saçmalıklarına alışkınım. Ama bu çok ileri gidiyor. Eğer bu söylediğin doğruysa..."

"Doğru," diye kesti Meltem kararlı bir şekilde. "Ela bana söyledi. Kendi ağzıyla söyledi, yetmedi doktora gittik beraber. İnanmıyorsan git ona sor."

Barış derin bir nefes aldı, gözlerini devirdi.

"Bana kimse böyle bir şey söylemedi. Eğer gerçekten hamileyse, niye saklasın? Ne yapmaya çalışıyor? Kendini mi kurtarıyor, bebeği mi? Yoksa beni mi cezalandırıyor?"

Meltem sert bir kahkaha attı.

"Cezalandırmak mı, oğlum ne diyorsun sen ya? Kız hayatını kaybetmek üzere, sen hâlâ egonun peşindesin! O bebeği doğurmak istiyor çünkü sana olan kırgınlığına rağmen, içindeki bir parçayı yaşatmayı tercih ediyor. Öleceğini bile bile yapıyor bunu."

Barış'ın yüzü hızla asıldı. Duyduğu her kelime, üzerine tonlarca ağırlık ekliyordu. "Saçmalıyorsun. Saçmalıyorsun çünkü... çünkü bu doğru olamaz."

saklı kalan || barış alper yılmaz Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin