2.4

778 49 8
                                    

Oy ve yorum ne kadar fazla olursa bölümü de o kadar çabuk atacağım.

Barış, koktuğunu söyleyerek duşa girmişti. Gerçekten de tüm gün boyunca oradan oraya koşuşturmaktan hepsi bitap düşmüştü.

Her şey Ela içindi. O iyi olsun diyeydi.

Barış, genç kadına ettiği eziyetler aklına geldikçe pişmanlıkla kıvranıyordu.

Mahvetmişti onu, biliyordu.

"Anne," diye mırıldandı telefonun ucundaki kadına.

"Oğlum?" Telaşlı çıkmıştı Emine Hanım'ın sesi. Hemen anlamıştı oğlunda bir sıkıntı olduğunu. "Ne oldu paşam, söyle."

Barış derin bir nefes bıraktı dudaklarından.

"Sevdiğim kadın çok hasta anne, solup gidiyor sanki."

Telefonun ucundaki kadının kaşları çatıldı. Barış bugüne kadar özel hayatıyla alakalı hiçbir şey konuşmazdı ailesiyle.

Anca magazinden, sağdan soldan duydukları kadarıyla bilirlerdi.

"Sevdiğim kadın mı?" diye soludu Emine Hanım. Doğruyu söylemek gerekirse, şaşkındı.

Oğlunun sevdiği biri olduğuna mı şaşırsa, yoksa o genç kadının ölüm döşeğinde oluşuna mı üzülse bilemiyordu.

"Neyi var?"

"O, lösemi anne." Diye mırıldandı Barış boğazında düğümle. "Ben onu aldattım, kandırdım ama o yine de sevdi beni. 'Çok fazla yaşamayacağımı biliyorum bu yüzden seni affediyorum' dedi."

Telefonun ucundaki Barış, burnunu çekti içli içli.

Emine Hanım derin bir nefes aldı. İçinde bir yer sızladı; oğlunun bu denli ağır bir yük taşıdığına, başka bir kadına böyle bir yara açabildiğine inanamıyordu.

"Barış... o ne demek? Nasıl böyle bir şeyi yaparsın?" diye hafif bir öfkeyle sordu.

Barış gözlerini kapattı, başını yaslayıp duvara dayadı. Boğazındaki düğüm giderek büyüyordu.

"Anne, öyle kolay değil. Ela bana her şeyini verdi, anlamıyor musun? O kadar kırdım ki onu, yüzüne bakmaya bile utanıyorum bazen. Ama her şeye rağmen, yine de beni sevdiğini söyledi."

Emine Hanım'ın sesi daha şefkatli bir tona büründü, oğlunun pişmanlığını duydukça kalbi burkuldu.

Üstelik bahsi geçen genç kadının adını da ilk defa duymuştu.

"Evladım, bazen pişmanlıklar ikinci bir şans yaratır, ama kırılan bir kalbi geri kazanmak için çaba göstermen gerekir. Eğer Ela gerçekten senin yanında olmaya devam etmişse, o zaman senin de yapman gerekenler var."

Barış, başını iki yana salladı. "Bilmiyorum anne. Ne yaparsam yapayım ona yaptıklarımı düzeltebilir miyim, bilmiyorum. Hem hasta... Elimden bir şey gelmiyor," dedi kederle.

Emine Hanım bir an sustu, oğlunun acısını hissediyordu ama ona umut vermek zorundaydı. "Ona destek ol Barış, yanında ol. Ona sevdiğini göster." dedi yumuşak bir sesle.

Barış, gözleri dolu dolu, fısıldadı. "Yanında kalmayı istiyor muyum, istemiyor muyum onu bile bilmiyorum artık. O kadar bencilim ki. Onu daha fazla kırmamak için uzak durmam gerektiğini biliyorum."

saklı kalan || barış alper yılmazHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin