《《《Multi'de Berfu Melek Gökgür...》》》
"Eğer oyun oynuyorsan..."
"Oyun oynamıyorum."
"Eğer oyun oynuyorsan seni kimse elimden alamaz.Sağlam olduğunu sanıp sırtını yasladığın duvar bile."
Ne demek istiyordu böyle?
"Oyun oynamıyorum.Doğruyu söylüyorum."Gözlerimi kapadım.Aklıma annem gelmişti.Annemin ölüm haberini alışım.Okuldan çıkışım,hava güzel diye yürümeyi tercih edişim,kulaklığımla müzik dinlerken telefonumun çalışı,titreyen sesiyle abimin adımı söyleyişi...
"Ben olanlar için üzgünüm."
"Sevinç çığlığı atmamak için kendimi zor tutuyorum desene açıkça!"
Gözümden akan yaşa engel olamazken konuştum.
"Ben gerçekten üzgünüm."
Annemin mezarı gözümün önüne gelince gözlerimi açtım.Gözleri doğrudan gözlerimin içine bakıyordu.Ruhumu görüp göremediğini merak ettim bir anlığına.Ona dikkatlice baktığımda bakışlarının değiştiğini fark ettim.Saf öfkeyle bakmıyordu artık.
Geri çekilip kafasını Utku'ya çevirdi.Sert sesiyle konuştu."Giray'ı bul!"Utku kafasını aşağı yukarı sallayıp sınıftan dışarı çıktı.Tabi ki de bana ters bakış atmayı unutmadı.
Islanmış yanağımı elimin tersiyle sildim.Kitabımı almak için yere eğildiğimde kitap uzaklara gitti.Öfkeyle gözlerimi yumdum.Batın kitaba tekme atmıştı ben kitabı almak üzereyken.Bir şey demedim ve kitabın yanına gittim.Kitabı yerden almak için eğildim.Kalkarken gözüm beni izleyen erkek grubuna takıldı.Baktıkları yere dikkat ettiğimde gözlerim irice açıldı.Hızla ayağa kalktım ve sınıftan çıktım.Kızardığımı hissedebiliyordum.Kitabı göğsüme sıkıca bastırdım.
Pis fırsatçılar!
Koridorda ilerlerken omzuma aldığım sert darbeyle sendeledim ve kitabım hasretini çektiği zemin ile buluştu.Kaşlarımı çatarak bana çarpan kişiye baktım.Batın yanında Övünç ve Serdar ile birlikte yürüyordu.Dişlerimi birbirine bastırdım.Çoğu kızın-neredeyse okuldaki tüm kızların- iç çektiği bu görüntüyü izlemedim ve kitabı onlara fırlattım.
Tam isabet!Kitap Batın'ın sırtına geldi.
Koridordaki tüm sesler kesilip gözler bana dönerken yaptığım şeye anında pişman oldum.Batın durdu ve yavaşça bana döndü.Batın durunca diğerleri de durdu ve bana döndüler.
Sanırım ambulans okula bu hafta benim için gelecekti.
Yutkunup bir adım geri gittim.Batın tehlikeli adımlarla bana doğru geldi.Aramızda az bir mesafe kala durdu.Korkuyordum.Çok fazla korkuyordum.
Tüm öfkesini sesine katarak konuştu."Sen mi yaptın!?"
Konuşamayacağımı anladığımda başımı hafifçe aşağı yukarı salladım.Bu sırada koridorun başından Sarp'ın "MELEK!" diye kükremesiyle ne zamandır tuttuğumu bilmediğim nefesimi seslice bıraktım.Sarp koşar adımlarla yanıma geldi.Sarp benim koruyucum gibiydi.Abimi çok seviyordu ve onun tarafındaydı.Abim beni koruması için onu görevlendirmişti ve birçok kişiyi daha.
Sarp Batın'a dik dik baktıktan sonra ıslık öttürdü.Islık öttürmesiyle kalabalık bir grup yanımıza geldi.Batın kafasını arkaya çevirdi.Ağır çekimle kafasını bize doğru çevirirken onun tarafındakiler buraya gelmişti.Koridor kalabalık 2 grup öğrenciyle dolmuştu.İzleyici grubu da hazır olduğuna göre kavga artık başlayabilirdi.
Sarp bana dönüp "Git.Hisar dışarıda Ahsen'in yanında." dedi.Kavga anında burada duramayacağımı bildiğimden oradan uzaklaşmaya başladım.Omzumun üzerinden Sarp'a baktığımda Batın'a yumruk attığını gördüm.
Kavga artık resmi olarak başlamıştı.
Bağırma,küfür ev kırılma sesleri eşliğinde koridoru geçmeye çalıştım.Koridordan çıkmak üzereyken ağzımın üzerine kapanan el ile çığlık attım.Sadece boğuk bir ses çıkmıştı.Tekrar çığlık atıp ondan kurtulmaya çalıştım.Arkamda durduğu için kim olduğunu göremiyordum.Sırtımı göğsüne yaslayıp beni sürüklemeye başladı.Göz yaşlarım yanaklarımı ıslatırken tekrar çırpındım.Dudaklarını kulağıma yaklaştırarak konuştu.
"Sakin ol.Seni memnun edeceğim."
Bir işe yaramayacağını bile bile tekrar çırpındım.Beni erkekler tuvaletinin içine sürükleyince çığlık atıp ellerimi kapı pervazına koydum.O beni içeri ittikçe ben kapı pervazını daha sıkı tutuyordum.Umut arayan gözlerimle koridora baktım.Bir alt kata inmiştik ve burada kimse yoktu.Büyük ihtimal herkes kavgayı izlemeye gitmişti.Batın ve çetesinin kavgaları fazla izlenirdi.Sertçe itilmemle yere düştüm.O da içeri girip kapıyı kapadı.Titriyordum.Korkuyordum.Çığlık atınca güldü.
"Herkes kavgada.Bizi kimse duyamaz."
"Benden uzak dur!YARDIM EDİN!" diye bağırdım.Ayağa kalkacakken karnıma attığı tekmeyle nefesim kesildi.O benim üzerime geldikçe ben geri geri gidiyordum.
"Seni seviyorum ve seni o kadar uzun zaman bekledim ki!Ne demişler sabreden derviş muradına ermiş."
"Yardım edin!" diye çığlık attım.Çığlığımı duyup gelen kişi bana daha fazla zarar verirdi ama buradan kurtulmam gerekiyordu bir şekilde.Tekrar yardım çığlığı atıp buradan kurtulduktan sonra onu bulmak için incelemeye başladım.Dalgalı koyu kahverengi saçları,yanağındaki derin kesik izi,sarı gibi gözüken gözleri..Bu çocuk sınıfta beni dikizleyen çocuklardan biriydi.Öfkeyle dişlerimi birbirine bastırdım.Buradan kurtulduğumda onu bulacaktım ve doğduğuna pişman edecektim.
Sırtım duvarla buluşmuştu.Kaçacak yerim kalmamıştı.Korkudan aklımı kaçıracakmışım gibi hissediyordum.Çığlık attım,bağırdım,onu tekmeledim.o ise çoktan benim tişörtümü yırtmıştı rastgele bir yere atmıştı.Kollarımla önümü kapatıp ona tekme atmaya çalıştım ama başaramadım.Ayak bileklerimden tutmuştu pislik.Üzerime eğilince suratına tükürdüm.Kanımı donduracak şekilde bana baktı ve boynumu öpmeye başladı.Çığlık atıyordum,hıçkırıyordum,titriyordum,buz tutuyordum.Onu üzerimden atmaya çalışıyordum.Başım dönüyordu,midem bulanıyordu.Başım vücuduma fazla ağır geliyordu ve yukarı kaldıramıyordum.
Pis dudakları aşağıya inmeye başladı.Kulaklarım çınlıyordu.Gözlerimi kapadım.
Üzerimdeki ağırlığı birden yok oldu.
Bir uğultu duyuyordum ama ne olduğunu ayırt edemiyordum.Gözlerimi hafifçe araladım.Suratının tekmelenişini gördüm.
Kendimi zorladım ve ona tekme atan kişiye baktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DüşmaN
Teen FictionDüşman... Düşmanın kardeşi... Tehlikeli ve bir o kadar da imkansız... >>>> Elini kalbinin üzerine götürdü. "Kalbim sana düşman.Aklım, fikrim, duygularım, ruhum sana düşman.Sen benim düşmanımsın ve ben düşmanıma aşığım." dedi acı çeken bir sesle yava...