D19*MeleK

8.8K 416 29
                                    

Yeni yılın ilk gününden Merhaba :D

Uzun bir aradan sonra geri döndüm , burdayım.

Oy ve yorumlarınızı bekliyorum 64 gözle :D

Bölüm için bir şarkı önerim var: Lupe Fiasco&Guy Sebastian --Battle Scars

Iyi okumalar ....

Giray ile birlikte koridorda yürürken Serdar'ı görmemle ayaklarımın yere çivilenmesi bir oldu.Korku karşıma geçmiş kahkaha atmaya hazırlanırken gözlerim korkuya takılı kaldı.

Nefes almak cesaret etmek demekti.

Gözlerini kaçırmak cesaret etmek demekti.

Oysa ben korktuğunda yorganın altına saklanan kız çocuğu gibiydim.Abim korkmayı bırakmamı söylemeden karanlığa bakamazdım ki!

Benim durduğumu fark eden Giray durup omzunun üstünden bana baktı.Bacaklarımı zorlayıp yanına gittim.Serdar karşımızda durduğunda gerginlik tüm vücudumu esir aldı.Nefes alışverişlerim sıklaştı , kalp atışlarım hızlandı.

İnsanların karanlık yanlarından korkardım bazen.Abimin bana göstermediği karanlığından , Batın'ın karanlığından...

Ama Serdar'ın karanlığı farklıydı.Tüm kılıçlarını bana zarar vermek için bilemişti diğerlerinin aksine.İstediği zaman kılıcı saplardı ve tüm duyguların korkmasına neden olurdu yüzündeki o iğrenç sırıtışla birlikte sigarasını saygıyla anarak.

Serdar yüzündeki tehlikeli sırıtış ile önce bana sonra Giray'a baktı.

"Herkes hata yapar.Hata yapmak tehlikelidir.Aynı hatayı tekrar yapmak ise ölümcüldür." dedi Giray tehdit dolu sesiyle.Bu hali afallamama neden olurken Serdar kafasını geriye atıp güldü.

"Savaş meydanında taraf değiştirenler ne kadar yaşar Giray?" dedi kafasını eski pozisyonuna getirirken.Giray yumruklarını sıkınca sesli bir şekilde yutkundum.Ortama yayılan tehlikenin kokusu burnumu sızlatıyordu.

"Savaş sivilleri kapsamaz , Serdar." Giray'ın sözüne karşılık olarak Serdar sinir bozucu bir şekilde güldü.

"Savaşta en çok siviller zarar görür.Ayrıca tarafları iyi tanı..." Bana bakıp cümlesinin devamını getirdi. "...Siviller ile savaşanları karıştırıyorsun.Cephanenizdeki bombayı karşı tarafta değil de kendi tarafınızda patlatmaya meraklısınız.Ama merak etme.Patlama olduğunda bomba benim elimde olmuş olmayacak." dedi ve Giray'a baktı.

Giray'ın yüz ifadesi karanlığa bürünürken Serdar'a doğru bir adım attı.

"Savaşta elinde cephanen olmadan öne atılırsan ilk sen ölürsün , Serdar ." dedi zamana meydan okuyan bir yavaşlıkta.Serdar elini Giray'ın omzuna koyup hafifçe sıktı.

"Üzerimde çelik yelek olmadan iş yapmam.Beni biliyorsun." dedi ve kocaman sırıttı.Giray yumruğunu iyice sıkıp her an yumruk atmaya hazır hale geldi.

"Giray." diye seslenip elimi Giray'ın kolunun üzerine koydum.Normal dövüşte Giray onu yenebilirdi ama Serdar'ın hiçbir dövüşü normal olmazdı.

Serdar elime bakıp kahkaha attı. " Mor sana çok yakışacak Giray." dedi anlayamadığım ses tonuyla.Elimi kendime çekip bakışlarımı ikisinin üzerinde gezdirdim.Giray'ın dudağının kenarı yukarı kıvrılınca korkumu bir kez daha hissettim.Giray'ın sırıtışı iyiye işaret değildi.

"Sana yakıştığı kadar yakışacak mı Serdar?" Serdar ellerini ceplerine koyup topuklarının üzerinde ileri geri sallandı.

"Hangimizin hatası daha ölümcül olur Giray? Sen karar ver.Benim hatam mı yoksa ..." Cümlesini bana bakarak tamamladı. "...senin hatan mı?" dedi ve ikimizin arasından geçip uzaklaştı.Yanımdan geçerken bana omuz atmayı unutmamıştı.

DüşmaNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin