BAYAN IŞVE (Bay ve Bayan LADEN serisi 1)"TAMAMLANDI"

7.B OLAMAZ!

Evet oyunbaz ve işveli tam olarak sahnedeler.

Iyi okumalar.

"Konsept odalarda kalacak kişi sayısı belli. Orası değiştirilemez. Faka ben..."

Hapşu!

"Fakat ben ısrar eden ve sorun çıkaran kişileride hesaplayarak her birine uyabilecek artı yatak ve dolap stoğu..."

Hapşu!

"Stoğu yaptım." Sonunda sözümü tamamlayabilmiştim. Burnum kıpkırmızı yanaklarım al al...gòzlerim sulanmış ama dimdik ayaktayım. Dün yaşadığım facia'dan sonra bu hale gelmiştim. Nasıl mı?

*** AÇILIŞ KOKTEYLİ***

Erna olduğu yerde çakılı kalmış ne hareket edebiliyor ne de düsünebiliyordu. Sanki biri onu dondurmuş yada stop tuşuna basmıştı.

Bir adam hem yüzsüz hem p*ç hemde nasıl bu kadar güzel gülümseyebilir ki!

Ne güzel gülümsemesi....hemde nasıl bu kadar eceline susamış olabilir ki o!

Kesinlikle eceline susamıştı. Başka bir açıklaması olamazdı. Kızlar etrafını sarıp endişeyle bir şeyler sorarken kendime geldim ve etrafıma baktım. Ama kaybolmuştu. Lanet olsun nereye gitmiş olabilir. Onu bulup bana söylediklerini bir bir toplayıp münasip yerlerine sokacaktım. Sonra çıkarıp yedirecektim.

Dingil herif. Ne demek lan takip etmek! Benim otelimde beni sapık gibi göstermek ne demek. Hem o nasıl buraya girmişti. Çevremden biri olamazdı. Olmamalıydı. Adamı görmeye tahammül edemiyordum.

Düşüncelerimi toparladım ve kendime geldim. Kızlara açılış bittikten sonra olayı anlatacağımı söyledim.

Herkes gittikten ve ortalığı topladıktan sonra odalarımıza çekildik. Ve kızlara herşeyi anlattım. Saat 2 yi geçiyordu. Ben düşündükçe yerimde duramıyor ve bir şeyleri parçalama ihtiyacı hissediyordum. İçimde dişi bir hulk vardı şuan.

"Megolaman p*ç kurusu."

Kucağıma aldığım yastığı oyle bir sıkıyordum ki parmak uçlarim bembeyaz olmuştu. Yastık elimde kalmıştı.

"Bu adamı tanımadığına emin misin Erna? Restoranda seni nakavt etmesi bir yana belli ki bilerek karşılaşmışsınız bugün ve seninle alay edip ortadan kaybolmayı beklemiş. Kedini fareyle oynadığı gibi oynayabiliyorsa seninle seni tanıyor olabilir."

Yine en mantıklı açıklamayı Derin yapmıştı. Bende bunu düşünüyordum. Ama tanımıyordum o beni tanıyor olabilir di tabi....

"Ben tanımıyorum. Ama belli ki o beni tanıyor. Ve bir daha karşılaşacağımıza dair inancım nedense istemediğim halde tam."

Kızlarla nedeni niçini bir kaç dakika daha konuştuktan sonra konuyu kapatma kararı aldık. Daha fazla kaldıramayacaktım. Diğerleri uyurken ben uyuyamamış ve ne yapacağım diye düşünürken kendimi havuzda yüzerken bulmuştum. Ilkbahar akşamında ormanın ve marmara denizinin birleştiği alçak bir alanda gecenin ayazı demeden kafamı boşaltmak için yüzmeye kalkmıştım.

*******

İşte böyle. Ve beyefendinin etkisini üzerinden atayım derken onun sayesinde iyice hasta olmuş bir güzel yedi ceddine saydırma işlemine devam etmiştim.
Öğleden sonra işleri Müdüre devrettim ve kızlarla birlikte günün keyfini çıkardık.

Güzel bir pazartesi sabahına adım atmıştım. Dün başlangıç seviyesinde olan gribi akşama kadar yediğim ve içtiğim bir ton protein vitamin ile atlatmış gibiydim. Vucudumda hafif kırgınlık olsa da şiddetli değildi. Zaten bugün bir hafta boyunca ağırlayacağımız denetim şirketinin sahibi gelecekti. Bugün ilgilenecek sonra tüm yetkiyi müdüre bırakarak bir kaç gün müşteri olarak tatil yapacaktım. Bu süre zarfında kendime tamamıyla gelebilirdim.

Siyah diz üstü sıfır kol bir elbise ve rugan ayakkabıları yatağa bıraktım. Makyajımı saçımı ve takılarımı taktıktan sonra elbise ve ayakkabıyı giydim. Eğer dakik biriyse beş dakika içerisinde lobide olması gerekiyordu. Daha fazla oyalanmadan aşağıya indim.

Etrafı kontrol ederken girişe geldim. Müdürümüz Tunç bey'in tam önünde olan beyefendiyi görmesem de denetimden olduğunu anlamıştım. Aslında herkes gibi yaşlı birini bekliyordum ama yüzünü göremesem de Tunç ile aynı boy ve orantıda olduğunu hesaba katarsak aynı yaşlarda olmalılardı.

Tunç benden 3 yaş büyüktü üniversitenin son sınıfındaydı ben başlarken. Yaklaşık 5-6 senedir tanışıyorduk ve kesinlikle ondan başkasına güvenip işi bırakmazdım. Otelde benim kadar yetkiliydi. Onu buraya alana kadar az dil dökmedik Deniz ile. Deniz onun biriciği sevgili eşiydi. Üniversite'de tanışmış ve biter bitmez evlenmişlerdi.

Tunç iyi bir yöneticiydi. Çalıştığı şirket çok iyiydi fakat fazla çalışıyordu. Deniz de bu yüzden bir nevi bana yardım etmişti. Yoksa kocasını hayatta bir otele yollamazdı.

Daha fazla oyalanmadan yanlarına doğru ilerledim. Yüzüme her zamanki gülümsemelerimden birini takarak...bir adım, iki adım derken yanlarına varmama bir kaç adım kala yerimde çakılı kaldım.

Yine aynı sahne...yine aynı durum. Hayır olamazdı! O adam burada bir hafta kalacak ve otelin devam damgasını imzalayacak insan olamazdı.

Ellerim ve ayaklarım titriyordu...gözlerim kararmaya başlamıştı. Ben ne günah işlemiştim ki. Senelerdir numaralarını aldığım tüm erkekler toplanıp bu adamı mı tutmuşlardı, yoksa onların ah'larının bedelimiydi bu herif.