( Görselde Hakan var.)
O gün Hakan her zamankinden daha dalgın görünüyordu. Ofisin kapısından içeri hızlıca girmiş, kimseye selam dahi vermeden masasına oturmuştu. Kenan ise arkadaşının tavırlarındaki tuhaflığı fark etmişti ve yanına gitmek için doğru zaman olup olmadığını düşünüyordu. Sonra aniden Hakan başını çevirip Kenan'ın olduğu tarafa baktı ve sandalyesinden kalktı. Kenan'ın yanına gitmek için masa aralarından uzun bacaklarıyla seri bir şekilde ilerledi. Kenan ona bakarken ne kadar düzgün bir fiziği ve etkileyici yüz hatları olduğunu bir kez daha düşündü. Sonra kimseye çaktırmadan kendi göbeğine baktı ve elini artık tek tük kalmış saçlarının arasından geçirdi.
Kendinden on yaş daha küçük olan arkadaşını kıskandığı için utanarak başını eğdi ve Hakan'ın gelmesini bekledi. Hakan odanın kapısında göründüğünde yüzündeki ifade Kenan'ın az önceki düşüncelerini bir anda silip süpürmüştü.
-Ne oldu sana? Neyin var Hakan? Geç otur şöyle. Diyerek kendi oturduğu masanın önündeki koltukları göstermişti. Hakan'ın beti benzi solmuştu. Üzerinden bir kova su dökülmüşcesine gömleği terden sırılsıklam bir vaziyetteydi. Zar zor konuştu:
-Anlatacağım abi. Zaten senden başka anlatabileceğim kimse de yok. Ama önce bir kendime gelmem lazım.
Kenan hemen telefondan çay ocağının numarasını tuşladı:
-Orhan abi ben Kenan. Bizim odaya iki çay bir de su.
Tekrar Hakan'a döndü:
-Önemli bir şey mi var Hakan? Bir yakınına falan bir şey mi oldu? Keşke gelmeseydin bugün. Beni arasaydın yeterdi.
Hakan eliyle dur işareti yaparak Kenan'ı susturdu:
-Öyle bir şey değil abi endişelenme. Daha çok... Nasıl desem... Özel bir mesele.
Kenan derin bir oh çekti ve hafif gülümseyerek:
-Aşk acısı mı oğlum? Seni bu hale getiren kızı görmek isterdim. Vay vayy bizim yakışıklıya ne yapmış böyle!
-Yok abi aslında öyle değil. Yani... evliymiş.
-Evli miymiş? Kim? Oğlum şunu baştan anlatsana, hiç bir şey anlamadım.
-Tamam anlatacağım. Ama aramızda kalacak tamam mı?
-Şüphen mi var Hakan?
-Yok abi de ne bileyim. Zaten ne yapacağımı bilemez bir haldeyim.
O sırada kapıda görünen Orhan çayları ve suyu masaya bırakıp çıkmıştı. Kenan önce suyu Hakan'a uzattı:
-İki yudum al da anlatmaya başla bakalım.
Hakan şişenin yarısını bir seferde içti ve derin bir nefes alıp anlatmaya koyuldu...

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yanılgı
פרוזהArkadaşına onun hayatıyla ilgili tavsiyede bulunurken her şey kolay görünmüştü gözüne. Ama sözlerinin kör bir kurşun gibi hayatını delip geçeceğini tahmin edememişti.