9.Bölüm:Düşman Toprakları

46.9K 2.2K 95
                                    

Multimedya:Toygar

Yine ne yapacağımı bilmediğim anlardan birisini yaşıyordum. Kapan deli gibi adımı haykırıyordu. Adını, sanını bilmedikleri rakibimi ise yuhluyorlardı. Bu anı yaşamak istemiyordum. Ellerimi yumruk yapıp açmaya başladım. Kendimi rahatlatmam gerekti. Karşımdaki yeşil gözler beni sorguluyordu. Derin bir iç çektim. Dövüşmem imkansızdı. Bu gün bu maç olmayacaktı. Herkesten sakındığım kız kardeşlerim. Onlara zarar gelmesin diye kendimi bataklığa batırmıştım. Peki karşılığında ne oldu? Karşımdaki Dilek'i buradan çıkarmalıydım, buraya gelerek çıldırmış olmalıydı. Kapan'ın gürültüsünden faydalanıp Dilek'i sessizce azarladım.

"Burda ne işin var? Dilek sen çıldırdın mı?

Dilek'in yeşil gözlerinden resmen ateş çıkacaktı. Dişlerini sıkarak konuşmaya başladı.

"Ne işim mi var? Senin ne işin varsa benimde o işim var ablacım. Dövüşmeye geldim. Ama nerden bilebilirdim ki ablamızın bizi kandırdığını.

Allahım bu kız delirmişti. Sırf ona gerçekleri anlatmadığım için kendi hayatını mahvedecekti aptal. Halbuki tüm yalanları onların iyiliği için söylememiştim.

"Kes çeneni Dilek. Şimdi ne dersem onu yapacaksın. İkimiz burdan birlikte çıkacağız.

Kafamı Toygar'a çevirdim. Gayet rahat bir şekilde arkasına yaslanmış eğlencenin tadını çıkarıyordu. Kafamla Dilek'i işaret ettim. Angut omuzları silkti. Toygar'dan yardım istemekten başka çarem yoktu ama öküz kılını bile kıpırdatmıyordu. Dudaklarımı oynatarak 'lütfen' dedim ama yok kıçını kaldırmıyordu beyfendi. Başka çare bulmalıydım. Halis'tende yardım isteyemezdim ki. Kız kardeşlerimin olduğunu bile bilmiyordu. Tekrar Kapan'a döndüm.

"Aaaa... Hadi ama. Karşıma çıkara çıkara bu küçüğümü çıkaracaksınız.
Ben çok sıkıldım. Bu günlük bu kadar eğlence yeter.

Dilek'e arkamdan gelmesi için işaret verip arkamı döndüm. Daha bir adım bile atmamışken Toygar'ın sesiyle olduğum yere civilendim.

"Ne o? Yoksa Kapan'ın Yenilmez'i korktu mu!?

Adi herif burdan çıkmamı engelliyecekti aklı sıra ama ben kardeşimi burdan sağsalim çıkaracaktım. Olduğum yerde başımı arkaya atarak güldüm. Kapan sessizleşmiş Toygar'la beni izliyorlardı. Dilek gerizekalısı kafası dik karşımda duruyordu, güya cesaretini gösterecekti. Aptal. Başına geleceklerden haberi yoktu. Ellerimle Dilek'i işaret ettim.

"Bu kızı rakibim olarak göreceğimi düşünmüyorsun heralde REİS!!!

Son kelimenin üzerine bastırarak, dalga geçercesine söylemiştim. Toygar sinirden kudurmuş ve dişlerini sıkmıştı. Halis'e döndüm. Bizi keyifle izliyordu. Yapmacık bir revarans yapıp tüm reislerin önünde eğildim.

"İznilizle şu eziğide alıp çıkabilir miyim?

Ezik derken Dilek'i işaret etmiştim. Halis sesli bir kahkaha attı ve eliyle kapıyı gösterdi. Dilek'e işaret vererek yürümeye başladım. Arenadakiler Dilek'i de benide yuhlamaya başlamışlardı. Ayağa kalkarak arenayı terk ediyorlardı.. Aman çokta... Kafesten çıkmadan önce Toygar'a öpücük fırlattım. Toygar hızla ayağa kalkıp kalabalığın içine karıştı. Arenadan ayrılmış koridora çıkmıştık. Dilek sertçe kollarıma yapışıp sıktı.

"Abla senin böyle bir yerde ne işin var?

Kollarımı Dilek'ten kurtardım.

"Önce seni burdan çıkarabileyim sonra her şeyi konuşacağız Dilek, sonra!

Bu sefer ben Dilek'in kollarına yapıştım. Odama uğrayıp üzerimi değiştirmeden kordorlarda ilerlemeye başladık. Dilek koridorlarda görüdüğü tuhaf insanlara kusmak istercesine bakıyordu. Nasıl cesaret edipte peşime takılmıştı anlamıyorum.

Asi Koruma (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin