Asi Koruma (Tamamlandı)

17.Bölüm:Es-Es

Multimedya:Bihter
   
     Ayla hanımın odasından ayrılır ayrılmaz masama geçtim. Sandalyeme oturmamla şirket telefonum çalmaya başlamıştı. Telefonu hemen cevaplayıp Toygar'ın pek hoşuna gitmeyecek olan bilgiler aldım. Aldığım bilgilerle dudağımı kemirmeye başladım ve kara kara bunları Toygar'ı nasıl açıklayacağımı düşündüm. Daha düşüncelerim açığa çıkmadan Toygar göründü.Toygar'ın gelmesiyle ayağa kalktım. Kafasını eğerek selam verdi. Bende aynı şekilde karşılık vererek dosyaları elime alıp Toygar'ın peşi sıra odasına girdim.

     "Günaydın Toygar bey.

   Toygar bey lafını duyar duyarmaz kaşlarını havaya kaldırıp gülmeye başladı. Yani bana kalsa angut ona daha çok uyuyordu ama kellemi seviyorsam bunu kendime saklamalıydım. Toygar'ın bana gülmesini görmezden gelerek elimdeki dosyaları önüne bıraktım. Bakalım birazdan duyacaklarıyla bu kadar gülebilecek miydi?

    "Dün bütün mağazalarlaj görüşüp tadilatların raporlarını bölge bölge aldım. Adana ve Eskişehir şubelerimizden başka bir sorun çıkmadı. Eskişehir'deki şubede henüz tadilatlar başlamamış vaziyette.
    
   Toygar gülmeyi kesmiş ve işlerle ilgili konuşmaya başladığım dakika tüm ciddiyetine geri kazanmıştı. Anlattıklarım tüm hıncı elindeki kalemden çıkarıyor ve adeta sinir küpüne dönüyordu.

   "Peki hangi sebepler tadilatları engellemiş.

   Fazlasıyla agresif sesi kulaklarımı doldururken huzursuz başlayan bir iş sabahına iyi dileklerimi gönderdim. Masanın etrafından dolanıp Toygar'ın yanına geldim ve masaya bıraktığım dosyadan gerekli sayfaları bulup parmağımla işaret ettim.

    "Bu normalde Eskişehir'deki şubeyi kiralamak için anlaştığımız miktar fakat dükkan sahibi konuşulan rakamlardan vazgeçmiş ve elimizde de henüz imzalanan bir anlaşma yok.

    Toygar ellerini masaya vurarak gürlemeye başladı.

    "Bundan neden daha önce haberim olmadı benim? Bütün bunlar olanlar biz nerdeydik?

   Toygar'a aslından iki kötü haberden birazcık kötü olanından bahsetmiştim. Birazdan duyacaklarıyla çılgına dönmesi an meselesiydi. Toygar ellerini sıkarak parmak boğumlarının beyazlaşmasına neden oluyordu. Kendi kendine durmadan küfür ediyor yumruk yaptığı elini masaya vurup duruyordu. Dişlerini sıkarak konuştu.

    "Adana'dakinden ne haber?

   İşte asıl sorun burda gerçekleşiyordu. Sıkıntıyla nefesimi dışarı verdim. Cebimden telefonumu çıkarıp e-postalarıma girdim. Emniyetin çektiği fotoğrafları açtım ve onları göstermeden önce Toygar'ı uyardım.

    "Toygar lütfen sinirlerine hakim ol. Biraz sakin olmayı dene.

    Toygar gözlerini bana dikmiş söylediklerimi tartmaya çalışıyordu. Derin bir nefes alıp telefonu ona uzattım. Toygar gözlerini benden çekip uzattığım telefona baktı. Telefonu yavaşça elimden alıp incelemeye başladı. İlk resme baktı ve sinirden damarlarının attı Sonra aynı işlemi diğer fotoğraflarda da gerçekleştirdi. En son daha fazla dayanamadan oturduğu koltuktan kalkıp koltuğu savurdu. Elindeki telefonumu hiddetle duvara fırlattı ve duvara çarpan telefonum parçalara ayrıldı. Toygar'ın bu hareketleriyle geriye doğru adımlamaya başladım. Hızını alamayan Toygar her şeyi savurmaya başlamıştı.
   
   "Toygar tamam lütfen biraz sakin ol!

   Toygar birden etrafa zarar vermekten vazgeçmiş gibi bana döndü ve o an gerçektende anlında atan damara şahit oldum.

    "Bir kaç it her şeyi yıkıp yok etmiş ve sen bana sakin ol diyorsun. Bırak anlaşılamamış bir mağazayı ortada mağaza açacak işletme kalmamış ve sen bana sakin olmamı söylüyorsun.