Kısacık bi aradan hemen sonra tekrar merhaba, ben size sözümü tuttum ve bölümü sabah uyanır uyanmaz yayınlamak için işe koyuldum :) Dün yorumlarınızı okurken bir okuyucum "Yb artık seneye" diye yazmış, gerçekten çok güldü :) Umarım bölümü beğenirsiniz, yeni bölüm 800 voteden hemen sonra gelecek :) Görüşmek üzere :)
Onu taşıyan kolları hissetmişti en son. Bedeni ağır bir uykunun esiri olmadan önce ama o kollar sıcak değildi. Alex'e ait değildi! Alex'in kolları hep sıcak olurdu ve onu hiç çekinmeden göğsüne doğru yaslardı. Ona sımsıkı sarılırdı. Alex neredeydi? Başında bekleyen insanların varlığını hissediyordu, ve en fenası ise babasının sesini işitmişti. Ağlamak istedi, ona küçük bir kızken de yaptığı gibi sığınmak ve yaptığı şeylerin bedelini ödememek.
"Ba-ba?"
"Aşkım, uyandın sonunda.." dedi adam sevinçle. Marry rahat bir nefes alıp verdi.
"Ne-eredeyiz?"
"Hastane, bayıldığın için getirmiş Ricke seni, şimdi iyi misin?"
Kate gözkapaklarını açıp kapattı ve huzursuzca mırıldandı.
"A-man tanrı-m, aman tanrım.. Ale-x?" dedi endişeyle.
"Düşünme bunu, şimdi kafanı bununla yorma" dedi adam endişeyle ve kızın saçlarını usulca okşadı.
"Ah Kate çok korktum.."
"Hay-ır Alexle konuşmam lazım baba, ona açıklamam lazım.."
"Kate?" dedi Marry korkuyla ona bakarak.
"Ne- oldu?" dedi endişeli bir ses tonuyla.
"Ş-ey, sanırım bu iyi bir fikir değil yani şimdilik.." dedi sakin bir ses tonuyla. Kate korkuyla doğruldu Marrye baktı.
"Mar, ne oldu!"
"Sanırım onun seni dinlemesi için Atinaya gitmen lazım.." dedi çekinir gibi bir sesle.
"Neler saçmalıyorsun- bir dakika, kaç saattir baygınım ben!" dedi korkuyla.
"Bir gündür, ama bu sana verdikleri sakinleştirici yüzünden bebeğim. Alex elbette seni dinleyecek ama önce dinlenmelisin, iyi olduktan sonr-"
"Beni terk etti.." dedi kız inler gibi.
"Beni tamamen terk etti, tanrım baba.." kız tırnaklarını adamın koluna doğru geçirdi ve ona doğru sarıldı.
"Beni dinlemedi bile.." dedi inleyerek.
"Şiitt, geçecek, seni dinlemesi için önce sakinleşmesi lazım kızım. Şuan için yanlış bir zaman.." Adam kızın sağlığından oldukça endişe ediyordu. Rick bu durumun sorumlusu olduğu için üzüntüyle başını çevirdi, Katenin iyi olması için gerekirse gidip onunla konuşmayı düşündü. Kate hiç durmaksınız ağladığı için kapı sesini zor duyuldu ve içeriye giren doktor dikkat çekmek için öksürdü.
"Hastamız sonunda uyanmış demek.." doktor önce kızın tahlil sonuçlarına baktı ardından ağlamaktan kızarmış yüzüne.
"Sizi şimdi mutlu edecek bir haberim var, hamilesiniz!"
...
Öfkesi dinmek denir bilmiyordu. Bilmezdi elbet, ilk defa bir kadına başka bir gözle bakmış ona güvenmiş bütün kaprislerine göz yummuştu. Önce sağ yumruğunu ardında hemen sol yumruğunu kum torbasına geçirdi. Sadece iki gün, iki gündür uzaktı o kadından ama hala düzgün düşünemiyordu. Evde ki herkesin baskısını sözsüz olsa da hissediyordu. Özellikle de annesi ve yengesi ona kızgındı. Babası bu sabah onunla açık bir şekilde konuşmayı denese öfkeyle haykırışları ve sinirle birkaç şeyi kırıp geçmesi onu da susturmuştu. Ewan ise sadece onu kontrol için yanı başımdan ayrılmıyordu. Öfke patlamalarının bir çoğunu da ona yönlendirmişti hoş.. Ter içerisinde kalmış, nefesleri artık kesilir gibi olsa da bırakmadı. Aniden Atinaya dönme fikrinden kimse hoşnut kalmamıştı. En fenası ise çıkan haberlerdi, o günden birkaç resimle boy boy kavgalarını yazmışlardı. Kimilerinin iddası doğruydu. Aldatılmıştı, her ne kadar o piçle yatarak aldatmadığını bilse de aldatılmak sayılırdı bir nevi bu da. İnsan güvenini kaybettiğinde yaşadığı o hayal kırıklığıyla nasıl yaşıyordu? Nasıl yaşayacaktı? Bu soru her aklına geldiğinde zorlukla yutkunuyordu, önce yaşadığı öfkenin etkisinde olsa da ve hala öyle olsa da geceleri uykusuz vaziyette bu sorularla boğuşuyordu. Keşke o Rick denilen adamı öldürseydi belki daha az canı acırdı. Geri çekildi alnını kum torbasına dayadı. Hala geçmek bilmeyen tek şey kalp ağrısıydı. Bu halde bir kişiyi hatırlıyordu. Ardan geçen yıllara rağmen Hilale dönmediği sürece o acıyla yaşamıştı. Peki o da öyle mi olacaktı? Kate geri dönmezse o acı geçmeyecek miydi? Ona oyunlar kurup tuzağa düşürdüğü her aklına geldikçe daha fazla kinle ve öfkeyle doluyordu. Neden! Neden ona yüzlerce kez seni seviyorum dedikçe o bir kere bile söylememişti! Belki de sadece ona muhtaç olduğu içindi, ona sahip olduğu için gidecek bir yeri olmadığı için öylesine arzulu bir kadın gibi davranmıştı yatak da da! Kahretsin! Midesi kalktı, onunla yalnızca parası için yatan bir kadına mı aşıktı! Hayır olamazdı, hiçbir kadın Kate kadar eşsiz değildi ve Kate sadece bu yüzden onunla olmazdı, belki de bazı şeyle yüzündendi. Arzulamış ve canı sıkılınca da ondan ayrılmak istemiş de olabilirdi. Gerindi ve başını tum torbasına doğru geçirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EYVAH! BENİM SEVGİLİM BİR MAFYA (Atos Serisi-2)
Ficción GeneralAmerikadan Yunanistana uzayan bir aşkın hikayesi. Korkun, tutkunun ve aşkın dansına hazır olun.. Belki de yalnızca kendi hayat gayesiyle yaşadığı için öyleydi Kate. Babasının göz bebeği, Amerikanın parmakla gösterdiği bir sosyetik güzelken kendisini...