"Ahsen? Burada ne işin var?" Deyip kaşlarını çattı.
O kim miydi?
Berk, eski sevgilim.~
Akın ve Berk'in cevap bekleyen bakışları altında ezilmiştim. Kahverenginin en koyu tonundaki gözlerine bakıp ağzımı açtım.
"Ashen, Berk ile tanışıyor musunuz?" Dediğinde başımla onayladım."Biz, Akın ile gezmeye geldik Berk. Olamaz mı?" Diyerek saçlarımla oynadım.
"Akın'ın sapık birisi olmadığını bilmesem, şuan çok kötü şeyler olurdu." Dedi ve gol!"Anlamadım? Ahsen'in hayatı seni ilgilendiriyor mu? İstediği kişi ile gezer." Deyip tek kaşını kaldırdı.
"Eski sevgilim olduğuna göre ilgilendiriyor." Dediğinde tırnaklarımı kemirdim.Birazdan çok kötü şeyler olabilirdi.
"Hah! Eski sevgilin olabilir ama bu, şuan onun benim olduğunu değiştirmiyor." Dedikten sonra elimi tutup ona gösterdi.
Berk'in göt oluşunu keyifle izlerken, Akın'ın da aynı durumda olduğunu biliyordum.
"Bizim mahalleden de taşınmışsın?" Diyerek kaşlarını kaldırdı."Taşınmadım."
"O bizim kursa geldi." Dedi ve Akın beni elimden tutup çekelmeye başladı.
"Size mutluluklar o zaman." Dedi üzgün bir şekilde.Akın beni duvara itip, iki elini duvara koydu.
"Bana bundan bahsetmedin?" Diyerek elini duvara vurdu.
Sustum, sadece onu dinledim.
"Ya! Bizim hiçbir şeyi saklamamamız gerekmiyor mu?""Akın ben sana söyledim. Oraya geldiğim ikinci gün, odada kalmıştık. Hatta telefonumu karıştırırken bana 'Berk kim?' diye sormuştun? Ben de 'Eski sevgilim.' demiştim hatırlasana!" Diyerek kaşlarımı çattım.
Birkaç dakika düşündükten sonra "Ov! Pekala." deyip ellerini duvardan ayırdı.
"Şimdi..."
"İnandın mı?" Dedim."Bana şu kelimeleri söyletme. Neyse konuyu kapatalım. Maç oynamayı sever misin?" Diyerek gülümsedi. Başımı olumsuz anlamda salladığımda elimi tutup beni çekeledi.
İki kişilik bir koltuğa oturup, beni yanına çağırdı. Yanına oturur oturmaz elime bir Playstation oyun kolu verdiğinde şaşkınlığımı gizleyemedim.
"Al şunu, oyun oynayacağız." Diyerek plazma televizyonu açtı.
"Bana fikrimi sormayı neden denemiyorsun?" Deyip elimdeki kolun tuşlarına karışık bir şekilde bastım."Çünkü ben öyle istiyorum ve şuna basmayı kes. Oyun açılmıyor." Dediğinde başımla onayladım.
O oyunu açarken, ben bunu oynamanın neden parasız olduğunu düşünüyordum.Acaba çıkışta para verir miydik?
Parasız olur mu Ahsen? Saçmalama!"Karakterini seç." Dediğinde ekrana baktım. Bu karakterlerin çoğu erkekti ve kızlar çok azdı. Elimdeki aletin tuşlarına basıp, güzel bulduğum bir karakteri seçtim.
Kahverengi uzun saçları, yeşil gözleri gerçekten güzeldi. Erkek olsaydım; bu oyun karakterine aşık olabilirdim.
"Ben de seçtim." Deyip başlama tuşuna bastı. Hangi oyun ve ne tür bir oyun olduğunu bilmiyordum.Oyun başladığında bir ring farkettim. Sanırım bu bir dövüş oyunuydu. Hakem oyunu başlattığında tuşlara basmaya başladım.
Amacım oyunu oynamak felan değildi. Sıkıcı bir oyundu.
Karışık bir şekilde tuşlara basıp ekranı izledim."Bu sıkıcı." Diyerek gözlerimi devirdim.
"Ya sen nasıl bir insansın? Senin yerinde olmak isteyen milyonlarca kız var." Deyip televizyonu kapattı.
"Beni olduğum gibi kabul et." Dedikten sonra ayağa kalktım.Merdivene doğru yönelirken beni kolumdan tutup kendine doğru çekti.
"Hiçbir yere gidemezsin." Dedi her heceye vurgu yaparak.
"Nedenmiş?" Dedim.
"Ben öyle istiyorum.""Vay! Bizim ezik de buradaymış!" En nefret ettiğim cümleyi duyduğumda kendime gelip etrafa bakındım.
Lise bitmeden önce benimle dalga geçer, beni küçümserlerdi. Onlar, tam karşımda duruyordu.Popüler, zengin, mükemmel ama karaktersiz insanlar bana o iğrenç bakışlarını atıyorlardı.
"Ahsen, bir an buradan kaçıp, köye yerleştiğini düşündüm!" Dedi Ediz.Beni küçümsemelerini hiçbir zaman anlamamıştım. Kendime bakıyordum, ablamların durumu iyiydi. Ben susup, onların ağzına laf veriyordum.
"Olum ne diyorsun lan?" Deyip Akın elini havaya kaldırdı.
"Oha lan! Bizim bu ezik, şu taşı kapmış!" Diyerek kaşlarını çattı Alev."Birincisi; benim adım Ahsen! İki; her şey para ve tip değildir, seviyorsan görünüşünü önemsemezsin! Üç; ben eski ben değilim!" Dedim sinirle.
"Pekala! Bu burada bitmiyor ezik! Görüşmek üzere!" Deyip uzaklaştılar.
"Akın, beni böyle kabul etmeyeceksen, bitsin. Başlamadan." Diyerek gözlerine baktım.
"Ben." Dedi ve sustu. Sahte bir şekilde gülümseyip gözlerimden akan yaşları sildim.
"Pekala anladım." Dedikten sonra arkamı döndüm ve mekandan çıktım.Merhaba! Bir bölüm daha bitmiş bulunmakta. İyi günler!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ölüm Şovu
ActionHer şehrin derininde sırları vardır. İçinde farklı yaşantılar ve değişiklikler barındırır. Normal olmayan bir kızın normal olmayan bir aksiyon macerası. Bu şehrin sırrı onun hayatını değiştirecek midir? Yoksa onu yıkacak mıdır? Yayınlanma tarihi: 1...