Herkesin bırakmadığı bir geçmişi vardır,öyle değil mi?
Peki benim hikayem ne mi?
Ben Ekim.Ekim Kozan.Annem ve babam ben küçükken boşandılar.Ben annemle kalıyordum.Daha sonra babam bizi bırakıp başka biriyle evlenerek bu şehri,bu ülkeyi terketti.Annem buna dayanamiyarak o da beni terketti.Bu ne acı değil mi?Kulağa hoş gelmese gerek,hatta bana üzülmüşsünüzdür bile...Ama boşverin ben acı çekmeye alıştım.Babamdan kalan holdingin başındayım.Tabi bu yüzdende zenginim.Yanında hep en yakın arkadaşım ve aynı zamanda kuzenim olan Eylül vardı.Hep bana destek oldu.Bunlar olurken ben hel dimdik ayakta durdum.Okudum,çalıştım,öğrendim ve holdingin başına geçtim.Hayat beni büyümeye zorladı.Hep olgun olmak zorundaydım.Ben küçüklüğümü yaşayamadım.Normal küçük çocuklar gibi hiçbir zaman olmadım.Ama ben Yıkılmadım.Hayat bana acıyla yaşamayı öğretti ve bana "kuralları sen bozmassan başkası gelir ve senin hayatını bozar" cümlesini öğretti.Ama ben!Hani şu hiçbirşey de yıkılmayan ben!Geri zekalı kendini bilmezin yüzünden Yıkıldım.Kahroldum.Ve kendime gelemedim....Eren.....
Artık geçmişte yaşadığımız anları düşünerek yarını onunla olacağını hayal etmek artık manasız."Geçmişi düşünüp yarını hayal etme!"Evet.Sizde duydunuz artık 2 kuralım var.Ah, pardon! "Bir de Eren'i Unut!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Geçmiş
Teen FictionArtık yeni bir başlangıç yapmalı.Ne de olsa geçmiş geride kalmıştır.Acılar unutulmuştur.Ve sen sadece ileriye bakmak zorundasındır. Ama geçmiş seni asla bırakmaz...