Sehun hâlâ ucunda ateşin kızgınlığını koruyan sigarasını altında debelenen Taemin'in yüzüne bastırdı. Altında ki beden tam yanağında söndürülen sigaranın tenine verdiği acıyla avazı çıktığı kadar bağırdı. Sehun sönmüş sigarayı yere dallayıp, sigarasını söndürdüğü yere işaret parmağını acımasızca bastırdı. Üstüne tüm ağırlığını vererek oturduğu beden ayaklarını ıslak asfalt yola vuruyordu.
"Luhan'a bir daha yaklaşırsan ebeni sikerim anladın mı beni?" Söyledikleri davranışlarına oranla sakince çıkmıştı.
"A-Anladım." Taemin'den cılız ve titrekçe ses çıktığında Sehun parmağını kanayan yaradan çekti ve parmağından, bileğine süzülen kırmızı, sıcak sıvıyı yaladı.
"Aferin." Taemin üzerinden kalktığı an, yana döndü ve titreyen elini yüzüne bastırarak inlemeye başladı. Yüzünde kaç tane sigara söndürmüştü Sehun bilemiyordu.
Sehun, Taemin'in poposuna sert tekme atarak "Toz ol." dedi ve ellerini cebine soktu.
Taemin daha fazla hırpalanmadan hızla ordan uzaklaştı. Onun canı tatlıydı.
Luhan zevkle bir köşede izlediği sahnenin baş rol oyuncusu olan Sehun'un tebrik etti.
"Gözlerimi yaşartın. İlk defa beni birine karşı korudun." Luhan alkışlayarak konuşuyordu. "Bana aşık oldun?" soru sorarcasına sorduğunda Sehun'dan kafasına fırlatılan sigara kutusu oldu.
"Sikik sikik konuşma." Sehun cebinde her zaman yedek bulundurduğu sigara kutusunu çıkartıp bir sigara çıkardı. Siyah çakmağını çaktığında, gazın bitmiş olduğunu farketti ve çakmağı yolla fırlattı.
"Çakmak?" Luhan'a yaklaşarak sordu.
Luhan sırıtarak dilini dudaklarında gezdirdi ve "Sigaranı yakan ateş ben olayım." dedi.
"Senin yaktığın sigara nereye kadar sürer ki."
Luhan, Sehun'a yaklaşarak bedenlerini birbirine değecek şekilde ayarladı. Sehun hâlâ ifadesiz bakışlarıyla tamda Luhan'ın parlayan gözlerinin derinliklerine bakıyordu.
"Ruhumun sahibi olmanı istiyorum."
Sehun bir süre Luhan'a boş boş bakıp "Gerizekâlı felan mısın?" dedi.
"Tek istediğin ben tarafından bir kez olsun becerilmek. Sabırlı ol sıçan, elbet bir gün oda olur." Sehun lafını bitirip motorsikletine bindiği gibi gaza yüklendi.
Luhan dudaklarına büzerek iş yerine girdiğinde odasının yolunu tuttu. Sehun, sandığından da inatçı çıkmıştı.
•
"Aah... J-Jongin orası aıh evet e-evet." Luhan tırnaklarını Jongin'in hareket eden sırtına bastırıp zevkle inledi.
Jongin ağzını aralayarak Luhan'ın deliğine sert ve bir o kadar hızlı hareketleriyle giriyordu. Her girdiğinde birleşen bedenlerinin temas sesi ve ağızdan zevkle atılan inlemeler odayı ahenkle dolduruyordu.
Jongin girişlerine devam ederken Luhan'ın dudaklarına kapandı ve hazın etkisiyle öpmeye başladı.
Luhan kalçalarını ritmik bir şekilde Jongin'e itiyordu. Jongin ellerini bel oyuntularına yerleştirerek işine devam ediyordu.
"Aah! Jongin ç-çok iyisin aagh...!" Luhan ellerini Jongin'in terden dolayı nemlenmiş saçlarına geçirip, çekiştirmeye başladı.
"Aıhh!" Jongin erkeksi bir şekilde inleyerek Luhan'ın içine boşaldı.
"Emmek istiyorum." Luhan, Jongin'i omuzlarından iterek istekle konuştu.
"Tabii." Jongin yatağa oturup sırtını yatak başlığına dayadı. Ve bacaklarını kırdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
"Admiration; hunhan"
Fanfiction"Ne o yoksa aşık mı oldun?" Sehun boşalttığı kristâl bardağı bırakıp, yüzünde ki sırıtışıyla Luhan'a döndü. "Sanmıyorum." Luhan gülümsemesini yüzünden silip yüksek tabureden zıplayarak indi. "Adeta bir ceylan gibi sektin." "Kapa çeneni!" Luhan, Sehu...