baekkieismyworld adlı kişiye ithafen...
Baekhyun, üzerine yürüyen Chanyeol'dan uzaklaşmak için o her adım attığında, bir adım geriliyordu. İçinde adlandıramayacağı bir duygu vardı. Korku... endişe... mutluluk?
Chanyeol, bu durumdan sıkılarak Baekhyun'un kolunu kavradığı gibi kendine çekti.
"Benden korkuyorsun." Chanyeol, Baekhyun'un dudaklarına ılık nefesini verdi. Baekhyun susarak Chanyeol'un ne yapacağını dikkatle izliyordu.
"Benden korkuyorsun değil mi?" Chanyeol bir kez daha yeniledi sorusunun.
"E-Evet." Baekhyun korkaça cevap verdi. Tam olarak korkmak değildi. Kim sevdiğinden korksun ki?
"Şu anlık... benden korkma Baekhyun. Kendine bana bırak."
Baekhyun, Chanyeol'dan gelen yoğun içki kokusuyla Chanyeol'un neden böyle davrandığını anlayabilmişti.
"Sarhoş olmuşsun."
"Sarhoş değilim sadece içtim." Chanyeol iki elini Baekhyun'un beline kaydırdı.
"C-Chanye-" Baekhyun dudaklarına bastırılan parmakla susmak zorunda kaldı. Eğer konuşmaya çalışsa Chanyeol'un parmağı ağızına girebilirdi.
"Seninle sevişmek... sevişmek istiyorum." Chanyeol Baekhyun'un şakağına dilinin ucunu değdirdi ve dudaklara ulaşmak boyunca Baekhyun'un yalağını yaladı.
Baekhyun, sanki biri kapatma düğmesine basmıştı öyle put gibi duruyordu. Gözlerini dahi kırpmadan, nefes almayı unuttuğunu sanıyordu. Chanyeol onunla sevişmek istiyordu ve Baekhyun cevap olarak ne vereceğini bilemiyordu. Evet veye Hayır!
"Seni doldurmama izin veriyor musun?"
"C-Chanyeol yapamam. Seninle sevişemem." Baekhyun kafasını hayır manasında hızlı bir şekilde salladı. Chanyeol'un dedikleri aklını karıştırıyordu 'Seni kirletmeme izin verme.'
"Seni kirletmeyeceğim korkma. Duygularımdan emin olduğum için seninle sevişmek, kendime ait yapmak istiyorum."
"Ne duygusundan bahsediyorsun?" Baekhyun kaşlarını âhenkle kaldırdı.
"Sana olan duygularımdan." Chanyeol, Baekhyun'un dudaklarına kapanmadan önce konuştu.
Baekhyun, Chanyeol'un etkisinden dolayı ıslatamadığı dudaklarının, ıslak dudaklar sayesinde ıslanmasına izin verdi. Chanyeol, dudaklarının altında ki küçük dudakları nazik bir şekilde öpüyordu. Sanki sert bir harekette bulunsa dudaklar kırılacak... Baekhyun kollarını tereddütle kaldırıp, Chanyeol'un boynuna bir atkı misali sardı. Chanyeol, dudaklardan ayrıldığında iki dudak arasında köprü edâsında uzanan salyayı geri dudaklara kapanarak yok etti. Ağız suları birbirine karışmaya ve diller devreye girmeye çoktan başlamıştı.
Chanyeol, Baekhyun'un baldırından tutarak kucağına aldı. Baekhyun, kucaktan düşmemek için bacaklarını bele doladığında kasıklarımda Chanyeol'un sertliğini hissetti ve onu sömüren dudaklara iniledi.
"A-Ah!" Baekhyun, alt tarafına yapılan baskıyla inledi.
Baekhyun sırtında yumuşak yatağı hissettiğinde baygınca gözlerini kapadı. Kendini bırakmamak için zor tutuyordu. Chanyeol sadece öpücükleriyle bile Baekhyun'u boşaltabilirdi. Chanyeol harikalar gibiydi. Eşsiz, tek ve benzeri bulunmayan. Mağazada son bir tane kalan güzel eşyayı almak için karmaşa yaratan insanları şimdi daha iyi anlıyordu. Chanyeol'a kendini göstermek için ne badireler atlattığını bir kendisi, bir de Tanrı bilirdi.
Chanyeol, dudaklarının temasını yok etmeden beyaz boyuna yöneldi. Süt gibi beyaz boyuna... kendine ait izleri bırakırken Baekhyun'dan ikinci inlemeyi kolayca kopardı.
"Seni kirletmeyeceğim." Chanyeol, ellerini aşağılara kaydırıp Baekhyun'un açılmış göbeğini buldu. Göbeği okşayarak yukarlara çıktığında tişörtü biraz daha sıyırdı. Baekhyun, iki göğüs arasında ki boşluğa ardı ardına bırakılan öpücükle kedi gibi kıvrandı.
Chanyeol tişörtü Baekhyun'un üstünden tamamen çıkartarak üst tarafın çıplak olmasını sağladı. Dilini dikleşmiş göğüs ucuna değdirdiğinde Baekhyun'dan insanın başını döndürecek inleme kazandı.
"Ahh...!"
Baekhyun göğüs ucunu sömüren Chanyeol'un kafasına elini bastırdı. Chanyeol kapatmış olduğu gözlerini açarak Baekhyun'un dudaklarına öpmeye başladı. Chabyeol ayırmış olduğu bacak arasına girip, hızlıca Baekhyun'un kıyafetlerini çıkardı. Kendi kıyafetlerinide çıkartarak çıplak kalmasını ve Baekhyun'un vücuduna hayran hayran bakmasını sağladı.
"Beğendin mi?" Chanyeol sırıtarak sordu.
Baekhyun, hipnotize olmuş gibi kafasını salladı.
"Onu daha çok beğeneceksin" Chanyeol boxerının lastiklerinden tutarak işaret etti.
Baekhyun sert bir şekilde yutkunarak boğazında ki düğümü yok etti. Chanyeol şaheneydi. Bir heykeltraşın özenle işlemiş olduğu abide gibiydi.
"Yalar mısın?" Chanyeol üç parmağını Baekhyun'un dudaklarına sürtüp nazikçe sordu.
Baekhyun çekingence parmakları ağzına alarak yalamaya başladığında Chanyeol kafasını yana yatırıp, iç çekmesini sağladı.
"Yalaman bile mükemmel, seni penisimi yalarken düşünemiyorum."
Chanyeol, parmakları deliğe yavaşca sokarak Baekhyun'un ıkınırmış gibi ses çıkarmasına sebep oldu. Baekhyun gözlerini kapatarak ağzını hafif araladı. Deliğin yeterince genişlediğine kâanat getirdiğinde penisini deliğe konumlandırdı ve başını soktu.
"H-Hareket et lütfen." Baekhyun, ellerini Chanyeol'un boynuna dolayarak kendine çekti ve dudaklara kapandı.
Chanyeol, hareket etmeye başladı ve penisinin sıcak duvarlara sürtünmesini sağladı.
"Agh...! H-Hızlı ahh..."
Chanyeol, Baekhyun'un prostatına vurduğunu kulağına dolan bağırma tarzındaki inlemelerle anladı ve dudakları keyifle kıvrıldı.
"Daha çok inle." Chanyeol, Baekhyun'un aralık dudaklarından akan salyayı diliyle yaladı.
"Ah... e-evet orası daha h-hızlı. Ç-Çok iyi ahngh...!"
Chanyeol son vuruşuyla Baekhyun'la aynı anda gelmesiyle gözlerini rahatlamışlıkla yumdu ve Baekhyun'un dudaklarını öptü.
"Harikaydın."
Baekhyun dudaklarına yapıştırdığı dudaklardan öpülmenin verdiği hissle utandı ve Chanyeol'a sımsıkıca sarıldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
"Admiration; hunhan"
Fanfiction"Ne o yoksa aşık mı oldun?" Sehun boşalttığı kristâl bardağı bırakıp, yüzünde ki sırıtışıyla Luhan'a döndü. "Sanmıyorum." Luhan gülümsemesini yüzünden silip yüksek tabureden zıplayarak indi. "Adeta bir ceylan gibi sektin." "Kapa çeneni!" Luhan, Sehu...