♥♥♥♥♥♥45.♥♥♥♥♥
Bir marul yüzünden ailesi tarafından merdivenin varlığından habersiz aptal bir cadıya satılan. Çenesinin düşük olması yüzünden kuleden kaçma planını suya düşüren. Saçını kesmeye aciz, bilmediği adamlarla konuşan. Muhtemelen ilk göz damlasını keşfetmiş uzun saçlı Rapunzel sonunda prensine kavuştu. Fakat bana kalırsa hiç iyi bir çift olmadılar sonuçta ikisinin de akıldan zoru olduğu çok açık. Bilmem kaç yıl kulede kapalı kalmış, yalnızlıktan kuşlarla böceklerle konuşan bir kız ile sadece sesini duyduğu bir kıza aşık olmaya karar veren bir prensten ne beklenir ki. Yine de onlar mutlu sona ulaşmayı başardı.
Güzellikle kafayı bozmuş ve manyak bir biçimde bir ayna ile konuşan, deli hastanesinden kaçmış sadist cadının üvey kızı olan. Erkeklerle arası her daima iyi olan; yedi erkekle bir arada yaşamayı hiç sorun etmeyen. Önüne gelene inanan ve kapı önünde satılan her şeyi almaya hevesli olduğu için kendi kendinin ölümüne birçok kez sebep olmuş Pamuk Prenses bile bu saf ve salak haliyle Prensine kavuştu. Üstelik yedi erkeği de elinde oynatmayı da sürdürdü. Aslında avcıyı da sayarsak prensi de dâhil edersek dokuz erkeği de idare etti diyebiliriz. Bu potansiyeli ile şu an bir futbol takımının koçu olabilirmiş aslında. Sonuç olarak özet geçersek Pamuk Prenses'te mutlu sona Prensi sayesinde ulaştı.
Son olarak hayvanlarla konuşmayı beceren ama üvey kız kardeşleri ve ailesine iki kelime laf edip kendini savunamayan. Bal kabağından araba yapmayı akıl edip de kızın ailesini yok etmeyi akıl edemeyen; hayvan düşkünü bir peri anne ile tanışan. Fare ve sıçan bulma konusunda bir uzman olan, katıldığı baloda anında prensi etkilemeyi başaran fakat koşmayı beceremeyen Kül Kedisi bile ayak fetişi de olsa bir prens ile tamıma erdi. Sonsuza kadar mutlu oldu kısmı konusunda endişelerim olsa da evlenmeyi başardı. Kendisini ayaklarından tanıyabilen bir adam ile bir ömrü nasıl geçirdi bilmiyorum ama tahmin edebiliyorum. Masalı ben tamamlamış olsaydım kesinlikle sonsuza kadar mutlu yaşamazlardı, muhtemelen boşanırlar Kül Kedisi yine sokağa atılır, Prens ayakları daha güzel birine aşık olur, çocuklar ortada kalırdı. Bu günümüze daha uygun bir sondu.
Şimdi benim bir marulun ismini taşıyan Rapunzel'den, erkekleri parmağında oynatan saf salak Pamuk Prenses'ten, kendini savunmayı beceremeyen Kül Kedisi'nden ne eksiğim var ki sözde Prensim olacak Pamir hala benim yokluğumu fark edip beni bu iğrenç yerden kurtarmadı anlamıyorum. Hayır, benim de sarı saçlarım var, bende erkekleri parmağımda oynatıyorum, benimde başımda cadı birisi var -Rana cadısı- benim de oldukça güzel ayakkabılarım var buna rağmen ben neden Prensim olacak Çikolata Hırsızına kavuşamıyorum ki. Acaba Prenses olup mutlu olmak için hafiften salak mı olmak lazım. Her şeye gülüp durduk yere şarkı söyleyerek, hayvanlarla konuşup, iyilik meleği gibi ortada dolaşırsam Pamir beni daha mı çok sevecek. 'Senin genel olarak yaptığın bu değil mi ?' iç sesimi duymazdan geldim çünkü ben daha akıllıydım.
İç sesimi boş verip biraz derinlere inerek düşündüğümde de zengin erkeklerin çoğu böyle tiplerle evleniyor diye bir tespitte bulundum. Bu masal kitapları kesinlikle ilerideki koca avcısı kızları yetiştirmek için tasarlanmış diye düşünerek kaşlarımı çattım. Ana fikir ne kadar sarışın ve saf olursan erkekler seni o kadar sever olan bu kitaplar bence fazlasıyla tehlikeliydi. O kadar zengin erkeğin kucağında küçücük köpek yavruları taşıyan sarışın ya da sarışın olmayan aptal rolü yapan kadınlarla evlenmesi boşuna değilmiş diye şöyle bir genel romantik komedi filmlerini hatırlayınca şaşkınlıkla bir kez daha kitaplara baktım. Bunca zaman annemin neden bana bir kez olsun masal okumadığını daha iyi anlayarak oldukça önemli bir şey öğrenmişim gibi masal kitaplarını bir kenara bıraktım. Şu kitaplarda Peri denilen o cadının geleceğini görür gibi olunca sırtımdan bir ürperti geçti. Bence kötü cadıların çoğu eskiden bu masallardaki prenseslerden biriydi. Evet, kesinlikle öyleydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çikolata ve Kış
فكاهةYeni yıla kimin yanında girersen öyle geçer diye bir inanç var ya işte ben ona inanmadım.İnansaydım belki bunlar başıma gelmezdi,zaten ben ne çektiysem hep çift sayıyla biten yıllarda çektim.Hepsi çift sayılar ve yeni yılın laneti yüzünden evet heps...