Çikolata ve Kış

Biri ''Kaçalım'' mı dedi?

♥♥♥♥♥♥46.♥♥♥♥♥♥

'Baba oradan silgiyi uzatsana'

Babam telefonu kendinden uzaklaştırmadan yanında duran silgiyi uzatırken hızlıca elinden kapıp yaprak testi yırtarcasına silmeye başladım. Üç gün tam üç gündür Pamir ve ailesi yüzünden babam tarafından yakın takibe alınmıştım. Babam bizi Pamir ile o pembe cehennem de bulup annemin engelleriyle Pamir'i öldürmeden bizi eve sürüklemesinin ardından üç gün geçmişti. Bu süre içinde telefon ve internet yasağı, evden çıkmama yasağı bununla kalmayıp odama girmeme yasağı almış ve babamın peşimde dolaşmasına alışmaya çalışmıştım ki bunda pek başarılı olduğum söylemezdi. Benim derdim Pamir ile görüşmemek değildi hatta onunla görüşmemek beni oldukça rahatlatıyordu. Benim derdim babamın işi okuluma taşımasıydı. Ciddi ciddi o günün ertesi sabahı benimle okula gelip sınıfın kapısının önüne sandalye çekerek kendine taşınır ofis yaratmış bununla kalmayıp ikinci gün sınıfıma nüfuz etmişti.

Ben normal değilim ki babam normal olsun diye düşünüp yanımda durup teneffüsten yararlanarak telefonda işlerini halleden, sıranın üzerine bir sürü dosya dizmiş olan onca öğrencinin içinde iki metrelik boyu ve takım elbisesiyle özel koruma gibi duran garip babama baktım.

Hadi babam tuhaf onu sınıfa kabul eden müdürden tut öğretmenlere kadar diğer insanların kafasında kaç tahta eksik ki bu duruma izin vermişlerdi tahmin bile edemiyorum. Oflayıp sırasında yan dönmüş üç gündür manyakça benimle dalga geçmeyi adet edinmiş sözde arkadaşımın eğlenen bakışlarını yakalayınca gözlerimi devirdim. Okula rezil oldum, Pamir'in ailesine rezil oldum, üstüne annemin düşük çenesi yüzünden bütün akrabalarıma rezil oldum. Teyzem bile biliyor ya. Müdür eniştemin odasına girip de babam ile annemin yanında teyzemi gördüğüm anı hatırlayınca tüylerim ürperdi. Benim bu tuhaf babam yüzünden adamlar barıştı. Artık nasıl bir şeyin içine düştüysem sırf benimle eğlenmek için kaç haftadan beri küs olup beni bezdiren bu aşırı manyak çiftin yan yana durup bana gülmelerini hatırladıkça köpürüyordum. Hayır, bu kadar kolay barışacaksınız ne diye onca hafta yeşil müdürü çekmek zorunda kaldık ki.

'Verda üçüncü soruyu yanlış çözmüşsün kızım. A olacak cevabı onun'

Elimde silgi sinirli bir şekilde babama döndüm.

'Yanlış değil baba hepsini doğru yaptım'

Babam beni görmezlikten gelip önümdeki yaprak testi hızlıca önüne çekti. Şaşkınlıkla ona baktım. Rana'nın güldüğünü duysam da babamın şimdi de derslerime karıştığını görünce acaba bundan sonra ne yapacak diye düşündüm. Üç günde arkadaşlarımı bile çaldı ya. Kendine çevre yaptı. Koridorda yürürken herkes babama selam veriyor. Ben bile bu kadar popüler değilim üstelik üç buçuk seneden beri bu okuldayım. Hepsi onu gaza getiren Mehmet yüzünden diye düşünüp bu seferde Mehmet'i hayallerimde öldürmeye başladım. Üçüncü sırada da Kamer denilen o psikopat vardı... Ama şu an Mehmet'i öldürme planları kurmam lazımdı. Sonra Kamer ve yeniden Pamir'e dönüp aynı sıra ile hepsini hayallerimde yüzlerce çeşit yöntemle doğrayıp, kesip, kanlarını akıtıp, işkence ederek öldürmeye devam etmek beni sakinleştiriyordu.

'Bak şimdi soruda hangi ikilem diğerlerinden farklı demiş ama sen...'

İçimden çığlık atıp babamı dinler gibi yaparken Rana'nın kolunu fark ettirmeden çimdikledim. Ben ne günah işledim gerçekten merak ediyorum. Nedir bu ya herkes bir manyak herkes bana karşı... Sinirle yerimden kalkınca babam anında başını kaldırıp merakla bana baktı. Koca adamın bu kadar şirin olması ayrı bir suç diye düşünüp gülümsedim.