Çikolata ve Kış

Babamdan kaçarken Pamir'e tutuldum...

♥♥♥♥♥♥47♥♥♥♥♥♥

Bir ev bile yok. Evi geçtim yol yok burada ya. Bu ikisi iyice ciddiye aldı bu konuyu. Acele ile beni arabaya atıp son hız oradan uzaklaşıp direk olarak Pamir'in yanına gideceğiz diye düşünürken Rana bizi buraya getirmişti. Şehrin en ıssız yerine! Bence bu yer harita da yok. Kuş bile uçmuyor be. Havaya bakıp ceketime sarılarak bir kuş aradım ama yok yok yok. Sağım solum boşluk. Bir biz varız. Niye buradayız. Bir arka fonda terk edilmiş fabrika eksik galiba. Potansiyel mafya sığınak yeri burası... Ya da cinayet...

'Rana sen bu kaçırma işini ciddiye aldın galiba. Burada ne işimiz var bizim. Fidye istemek için buluşmayacağız Pamir'le. Gidelim artık şuradan. Amcanın ne senin ya'

Rana Levent'in kolunun altında sırtını araba yaslamış bir biçimde bana bakıp sırıttı. Bu kız potansiyel mafya anası diye düşündüm. Burada gömdüğü cesetler bile olabilirdi. Bu düşünce ile bastığım yere bakıp bir adım yana zıpladım. Şu an kimin üzerinde tepiniyorum acaba. Beşinci mi onuncu mu? Hangi eski sevgili...

'Eğlencemi bozma Verda. Madem seni kaçırdık işimizi tam yapalım değil mi?'

Dedim işte! Kız potansiyel mafya. Soğuktan titreyip ' Ve ben bununla kaçtım' diye düşündüm. Babam bu sefer kesin beni odaya kapatacaktı. Teyzem çoktan FBI adına çalıştığını düşündüğüm muhtemel arkadaşlarını aramış olmalıydı. Belki de Mehmet ile Ramazan'a işkence ediyordu. Bunu düşünürken bir yerden gak diye ses gelince korkarak koşup Levent'e yapıştım. Kurt filan çıkarsa ilk önce onu yesin adam büyük sonuçta. Bana sıra gelinceye kadar Rana onu öldürür nasıl olsa.

'Nerede kaldı bu salak'

Salak derken yolun yarısında arayıp ' Gel Verda'yı al' diye payladıktan sonra telefonu suratına kapattığı kişiyi yani Pamir'i kast ediyor. Levent'e iyice yapışırken Rana bu çocuğu da baştan çıkardı diye içten içe dertlenip sırtımı arabaya yapıştırdım. Arkamı sağlama alayım da ne olur olmaz.

'Ben bu adam kaçırma işini sevdim Levent'

Seversin tabi Karanlıklar Prenses'isin sonuçta.

'Sanırım bende'

Demiştim benİ; kendine benzetti çocuğu. Ay gitti akıllı uslu adamı kendi gibi katil ruhlu birisi yaptı. Bir tane yetiyordu bana ya.

'Bir daha bunu yaparken Verda'nın elini ayağını da bağlayalım. Özellikle ağzını kapatalım'

'Eli ayağı konusunda emin değilim ama ağzını kesinlikle kapatmalıyız. Çok konuşuyor'

Yok artık. Bunlar iyice kafayı sıyırdı. Levent'in yanından yavaşça uzaklaştım. Bu ikisi ortak olup 'Ay hadi Verda'yı öldürelim çok eğlenceli olur' diye beni doğrayıp gömmeden önce Pamir bir an önce gelsin diye dua etmeye başladım. Sonum pekiyi görünmüyor çünkü...

'Dilini kessek'

Korkuyla gözlerimi kocaman açıp biraz daha uzaklaştım. Rana bu hiç belli olmaz sonuçta.

'Fazla canice'

En azından buna olur demedi ikinci kılıbık enişte.

'Haklısın hem kan görünce bayılıyor'

Kollarımı bedenime dolayıp biraz daha uzaklaştım. Hatta işimi garantiye alıp arabanın diğer tarafına doğru geçtim. Can güvenliğim sıfırın altında. Varla yok arası. İstatiksel olarak ölme ihtimalim yüzde on beş... Boşuna polisler katil olma potansiyeli olan kişileri yakınlarda aramıyor. İnsan kendi babasına bile güvenemiyor bu devirde bırak Rana gibi manyak katil ruhlu arkadaşı...