Hapishane

255 17 0
                                    

-"Çok uyuşuksun evlat!"
Öyleyim değil mi dedim gülerek . Kurtarmam gereken bir dayım vardı şuanda. Daha önce değerini bilemediğim . Ve ben şuanda ne yaptığımı bilmiyorum. Sürüklenip gidiyorum .
Ama ne olursa olsun devam edicem yoluma.
-Ah ! Unuttuğum bir şey var .
-Ne unuttun oğlum ?
-Ailemle konuşmuyorum uzun zamandır merak etmişlerdir.
Uzun bi süre sessizlik oldu bu sözümün ardından.
-Onlar bekler evlat. Ama dayın her an idam için götürülebilir . Hadi bak bakalım etrafta tehdit olabilecek neler var.

Odaklandım. Karşımızda uzun bir koridor vardı. Camlı bir yerdi. Sanırım orası bir kontrol noktasıydı. Evet ordan geçen insanların yürüyüşlerini analiz edip hapishanedeki görevlilerden olup olmadığımızı anlıyorlardı. Ve emmmm.. Babamı bilmem ama benim burdan biri olmadığım çok açıktı.
Bunları kısaca babama anlattım. Çok pis sıkışmıştık. Başka bir yol olmalıydı. Daha dikkatli bakınmaya başladım . Sağ tarafta o kontrol yerine gelmeden bir havalandırma vardı. Kediler için tabii ...
İyi bir fikrim var ama yaparken beynimin patlama olasılığı çok yüksek. Anlatayım . Görevlilerden birini bizim olduğumuz yere çekmeliyiz. Adam geldikten sonra halledip , kıyafetlerini almalıyız. Babam bu kıyafetleri giymeli ve benim düşünce gücümle bilgisayarları kontrol etmeliyiz. Bu sayede babamın yürüyüşü uyuşmasa bile , oradan geçebiliriz. Daha doğrusu sadece babam.
Bunları babama anlatırken babam bir anda gerildi.
-Olduğumuz yerde kameralar olabilir evlat !
İçinin rahat olmasını söyledim. Kontrol etmiştim . Bu aptallar böylesine dehşet bir güvenlik sistemi koyup kamera koymamışlar . Çok mantıklı ne de olsa yürüme kontrolüne gelebilmen için bu ekipten biri olman gerekiyor değil mi? "APTALLAR"dedi babam gülerek.

Peki şimdi sıra bendeydi. Zihnimle o güvenlik sisteminin arkasını görmeliyim. Evet yavaş yavaş görüntü gözümün önüne gelmeye başladı. Odada üç adam vardı ve üniformaları igrençti. Bir an babamı o kıyafetler içerisinde hayal ettim. Korkunç !! Tamam şimdide birinin dikkatini buraya çekmemiz lazım . Kamerayla kontrol edilmeyen yere.
İçerideki adamlardan birinin zihnini ele geçirmeye çalıştım. Düşüncelerini duymaya çalıştım. Tam bir pislik dedim sessizce. İnanın bana insanların düşüncelerini duymak hiç hoş bir şey değil. Onun düşüncelerini değiştirmeye çalıştım . bir anda o adamın iç sesi oldum. İç sesi onu ölüme çağırıyordu. O da sakince iç sesini dinledi. Adam bizim olduğumuz yere gelince bir anda telaşlandı ve onu çokta yormadan işimizi hallettik. Babam kıyafetleri üzerine giydi. Hayatımın en kötü dakikalarıydı. Gerçekten.
Şimdi işime erken başlamalıydım. Bilgisayar sistemini ele geçirebilirsem -ki bu çok zor- işte o zaman elimle babama işaret edicem ve babam mekandan geçicek.
İşte başlıyoruz. Yine zihnimle mekanı gördüm . Bir sürü bilgisayar vardı.Bilgisayarların çalışma mekanizmasını anlamaya çalıştım. Görevli yürüme süresi boyunca izleniyor ve en son koridordan çıkınca doğru kişi olup olmadığı bilgisayara çıkıyordu . yani bu demek oluyor ki son dakikaya kadar zamanımız var. Ve bir kol bütün sistemi kapatıyordu. Belki biraz problem olabilirdi ama bu işten kurtulabileceğimizi biliyordum. Babama yürümesi için işareti verdim. Ve tam bilgisayar sonucu göstericekken kolu kapattım. Bütün hepsi zihin gücümle oluyordu. Babamın görevli olup olamdığı ortaya çıkmamıştı. Asıl sorun kontrol odasının hareketlenmiş olmasıydı. Görevliler ne olduğunu anlayamamıştı ve odadan çıkmak üzereydiler. Onu kurtarmak bana kalmıştı. Çözüm çok basitti. Kapı. Kapı zaten çok sağlamdı. Tek problem kilit. Kapıyı kilitleyip anahtara baya bi zarar verdim. Mükemmellikten ölüyorum lanet olsun (¬_¬)ノ

Tamam şimdi orada sıkışıp kaldılar . Sıra babamda. Babamı kontrol etmem gerekiyordu. Yani onunla gelmeliydim. Ama şöyle bir sorun var . Hapishanenin diğer tarafındaki görevliler sorun çıkarabilirdi . Ama babam sorun olmazdı. Yinede hala onu nasıl koruyacağım konusunda şüpheliydim. Ortalama 3 saat sonra babam suratı yara içinde karşımdaydı. İşin güzel tarafı aynı yaralar Ufuk dayımın yüzündede vardı. Onu gördüğüme hiç bu kadar sevinmemiştim. Babama güvenmiştim ve güvendiğime değmişti. O şuan karşımda Ufuk dayımla beraber karşımdaydı .

-"Seni gördüğüme sevindim " dedi soğuk bir sesle.
-"Bende " dedim . Bende sevindim dayı."

Gülümsedi. İlk defa bu kadar içten gülümsemişti.
-Ee nasıl çıkacağız bu yerden ?
-Bilmiyorum baba hemen bakıyorum.
Düştüğümüz yerde bir merdiven vardı. Biraz işimiz uzun sürecekti. Ama dayanmalıyız.

Uzunca bir merdivenden çıktıktan sonra daha önce geldiğimiz bahçeye çıktık. Asıl problem şimdi başlıyordu. Kafamı kaldırdığımda , en az yirmi tane askerin , ellerinde silahlarla bize bakıyor olduğunu gördüm. Bize Rusça bir şeyler diyordu.
Babam fısıldadı :
-"Bize teslim olmamızı söylüyorlar"

°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°

Arkadaşlar yeni bölüm 30+ okunma olduğunda geliyor.

PARAPSİKOLOJİ  [TAMAMLANDI]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin