HV-5

135 9 1
                                    

Mesajın etkisiyle yatağın üzerinde çivilenip kalmıştım.Aklıma bir sürü cevap geldi ama hiçbirini yazmadım.Ayrıca ona ne? Sinirle telefonumu komodinin üzerine bırakıp ışığı kapatarak yatağın içine girdim.Belki 2 belki de 3 saat karanlıkta oturup korktuğum ne varsa yüzleşmeye çalıştım.Neden bu zamana kadar hiçbir erkeğe şans vermediğimi düşündüm,neden Mete'ye duyduğum hisleri başka erkeklere duymadığımı düşündüm,kalbimin neden bu kadar hızlı attığını düşündüm ve daha fazlası. Sonunda uykuya dalarken saatin gece yarısın geçtiğini gördüm,annem daha gelmemişti.

Sabah uyandığımda alarmın çalmasına daha 10 dakika olduğunu gördüm.Sevinçle alarmı iptal edip ayağa kalkınca başımın ağrısı kendini gösterdi.Sızlanarak yataktan kalkıp elimi yüzümü yıkadım. Annemin odasına baktığımda uyuyor olduğunu görünce içim rahatladı.Mutfağa gidip kahvaltılık bir şeyler hazırladıktan sonra odama dönüp formamı giydim.Çantama boş boş bakıp ne koyacağıma karar veremesem de 2 tane defter koyup kapattım.Saçlarımı sıkıca toplayıp odamdan çıktım. Annemin odasına girip onu da uyandırdıktan sonra birlikte kahvaltı yaptık.O da benim gibi uykusuz görünüyordu.

"Akşam nasıl geçti?" dedim gülümseyerek.

"İyiydi." demekle yetindi annemde.

"Bizim kızlarla mı gittin?"

"Yok önceden tanıştığım bir arkadaşımla." dedi sıkıntıyla.

"Anladım." diyerek konuyu kapattım ve önümdekileri yemeye devam ettim.Annem kahvaltısını bitirince hazırlanmak için odasına gitti.Döndüğünde daha iyi görünüyordu.Evden çıkıp aşağıya indik ve otoparka gidip arabaya binerek ilk durağımız olan okula ilerlemeye başladık.Okulun önüne geldiğimizde eteğimi düzeltip arka koltuktan çantamı aldıktan sonra annemi öptüm.

"İyi dersler." diye seslendi arkamdan ben inerken.Gülümseyerek okulun bahçesine girdim ve girişe yöneldim.Bilge yada Mete ikisini de görmek istemiyordum.Görürsem vereceğim tepkiden ben bile korkuyordum.

"Günaydın!" dedi bütün neşesiyle Ekin.Daldığım için korkmuştum. "Ah,korkuttum mu?"

"Yok dalmışım kusura bakma.Sana da günaydın."

"Çok kötü görünüyorsun." dedi dudaklarını büzerek.

"Biraz uykusuzum da." diyerek toparladım durumu.

"Neden?" diye sordu bu defa.

"Gece bir film izledim de uzun sürdü."

"İyi." diyerek omuzlarını silkti ve uzun koridoru geçip sınıfa girdik.Ekin aşağı inmemiz konusunda sürekli ısrar ediyordu.Aslında dersin başlamasına daha vardı ama bugün insan içine çıkmak istemediğime emindim.Ekin sonunda aşağı inecek birini bulunca beni rahat bıraktı.Başımı sıraya koyup gözlerimi yumdum.Sınıfa gelenler çoğaldıkça uğultu da artıyordu.Sinirle kafamı kaldırıp sınıfa baktım.Neredeyse herkes gelmişti ve çoktan konuşacak bir konu bulmuşlardı.Erkekler bu akşam oynayacak maç için fikirlerini ortaya atarken kızlar Çağla'nın beğendiği yeşil çanta hakkında konuşuyorlardı.Sınıfta boğulduğumu hissederek ayağa kalkarak çıktım ve koridorda başımı yerden hiç kaldırmadan bahçeye çıktım.Ekine baktım ama göremeyince boş olan banklardan birine attım kendimi.Okulun sakin tarafında kalan bu bankta duyduğum tek ses arkamdaki ağacın hışırtısıydı. Rahatladığımı hissederek iyice yayıldım banka.En azından derse girene kadar kafamı dinleyebilirdim burada.

"Günaydın ıssız kız." diyerek yanıma oturdu Mete.Ya ben çok mu şey istiyorum? Sadece tek başıma olmak istiyorum.Sinirle kendimi toplayıp dik oturdum.

"Sana da!"

"Neyin var?" dedi kaşlarını çatarak.

"Sen gelene kadar hiçbir şeyim yoktu.Sen geldin hayallerimi aldın götürdün,sakinliğimi kaybettirdin." şaşkınlıkla bana bakıyordu.Bende şaşırmıştım aslında,beynim bana ihanet ediyor galiba.

HAZAN VAKTİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin