Yaprak..

129 5 0
                                    

Multimedia:Ulusun cektiği fotoğraf

Gerçekten birbirine bağlı bir çift için, gençliğin elden gidişi bir felaket değildir. Birlikte ihtiyarlama tatlılığı, ihtiyarlama acısını unutturur. Ben bu adamla yaşlanmalıydım. Keskin ve erkeksi kokusu son nefesimde de burnumun direklerinde kalmalıydı. Yatağımın sol tarafı hep o kokmalı, yüzünde ki kırışıklıkları, saçlarına aklar düştüğünü görmem lazımdı. Benimle yaşlanmalıydı, artık cehennemin en dibinde benimleydi, kaçışı yoktu..

Ulus gülümseyerek bana bakıyordu, bende ona. Aşk yine bedenimi ele geçirmiş, kalbimi ellerinin arasına almış parçalamak istercesine sıkıyordu. Biliyordum aşk Ulus demekti. Kalbimi ellerine teslim ettiğim adamın gözlerinin içine bakıyordum.Kahverenginin hiçbir tonu böyle güzel olmamıştı. Hiçbir insanoğlu böyle güzel gülmemişti şu hayatta. Ulus benim için farklıydı, benim dünyam Ulusun sol tarafındaydı. Kapının açılmasıyla gözlerimi kahverengilerden çekip, kapıya baktım. İçeriye giren çete, çatık kaşlarıyla bize bakıyordu. Tilki bana yaklaşıp, Ulusla ellerimize baktı. Tutkuyla kenetlenmiş parmaklarımızdaydı gözleri. Alev saçıyordu bakışları ''Eğer bu adamla evlenirsen bizi unut Araf, yokuz biz'' sözleriyle parmaklarım gevşedi. Acı çeken kalbim, kararsızdı. Aşık olduğum gözlere baktım. Yalvarırcasına bakıyordu. Çetenin geri kalanına baktığımda bakışlarından aynı fikirde oldukları belliydi. Benden seçim yapmamı istiyorlardı. Bir yanda sevdiğim adam, diğer yanda her anımda yanımda olan kardeşlerim.. Hangi tarafı seçersem seçeyim yarım kalacaktım.Ulus bırakmak istemezcesine gevşeyen elimi daha çok sıkıyordu. Gitmemi istemiyordu, bende gitmek istemiyordum. Sürekli savaşta olan kalbim ve beynim suskundu. İlk defa ihtiyacım vardı onların fikirlerine. Aslı hızla yanıma gelip fısıldadı ''Seçimin ne olursa olsun yanındayım'' tepki verememiştim. Gözlerimden akan damlalar, çaresizliğimin kanıtıydı. Çakal da yanımıza gelip sarıldı. Kulağıma değen nefesi, acımı hissettiğinin göstergesiydi ''Kalbini dinle güzelim, ben yanındayım'' bu seçimi yapmak çok zordu. Ulus'un elinden elimi çekip, son kez baktım aşk dolu gözlere. Gerçek aşk, yanında olmasa da sevgilim diyebilmekti. Seçim yapamazdım. Hem aşkımdan, hem kardeşlerimden vazgeçicektim. Savaşamazdım, eskisi kadar güçlü değildim.Ardına kadar açık olan kapıdan çetenin gözlerine bakmadan çıkıcakken durdum ''Seçim falan yapmıyorum. Bana seçenek sunduğunuz için sizden nefret ediyorum. Kardeştik ya biz. Değilmişiz. Yanımda olan yanımdadır. Gerçek dostlarım Çakal ve Aslıymış. Ne kadar yanlış insanlara sığınmışım. Bundan sonra Araf yok hayatınızda Kurşun yok'' deyip çıktım evden. Ulusun peşimden gelişini duyuyordum. Seslenişini duymazdan gelerek yürümeye devam ettim ''Gitme..'' yalvaran sesini duymak bile canımı yakmaya yetmişti. Ona döndüğümde arkasındaki çeteyi gördüm. Çakal ve Aslı da Ulusun yanına geldiler. Ulus ''Beraber gidelim. Yeter ki yanımda ol'' Çakal'a baktığımda destek vermek istercesine gülümsedi. Arkamı dönüp ''Herşeyi arkanızda bırakıp benimle gelmeye hazır mısınız?'' dedim. Arkamdan belime sarılan kollardan Ulus olduğunu anladım. Boynuma bir öpücük kondurdu ''Seninle yanmaya hazır olan adama bunu sorman saçma'' Çakal arabasının kapısını açtı ''Aşka karşı duranın, karşısında olurum. Sonuna kadar yanınızdayım'' gülümseyebildim sadece. Arabaya bindim. Ulus, Aslı ve Çakal da bindiğinde yola çıktık. 23 yıldır kardeşim dediğim insanlara son kez baktım. Canım yanmıştı. Hemde çok. Ulus ''Böyle giderse evlenemicez'' dedi. Haklıydı, her seferinde birşey çıkıyordu. Yol boyunca sessiz kaldım. Nereye gidiceğimiz umurumda dahi değildi. Sadece gitmek istiyordum.Ağladıktan sonra gelen uyku, acıları hissettirmiyordu. Sakinleşiyordum, hissizleşiyordum. Canım eskisi kadar yanmıyordu. Ulusun göğsüne kafamı koydum. Kollarını bedenime sardı ve alnıma bir öpücük kondurdu. Gözlerim sessizliğin verdiği huzurla kapanırken, tek hissettiğim Ulusun sıcaklığı ve huzur veren kokusuydu..

Gözlerimi açtığım da tüm yaşananların rüya olmasını diledim. Ulus'un hiç gitmemiş olmasını, Çetenin beni hiç bırakmamasını diledim. Zamanı geriye alıp bir kaç ay öncesine gitmek istedim. Gözlerimi açtığımda bilmediğim bir odadaydım ve yanımda bana sarılmış uyuyan Ulus.. Herşey gerçekti. Ulus'un kollarından ayrılıp yataktan çıktım. Oda da terasa açılan bir kapı vardı. Terasa çıkıp derin bir nefes aldım. Artık hayatım 3 kişiden ibaretti. Onlardan başka kimsem yoktu. Can dostlarımla, ölümü göze aldığım insanlarla yollarımız ayrılmıştı. Beni bırakmışlardı. ''Araf'' Ulusun sesiyle kafamı sesin geldiği yöne çevirdiğimde Ulus elinde ki telefonla fotoğrafımı çekti. Sonra fotoğrafa bakıp gülümsedi. Tekrar önüme dönüp ifadesiz bir şekilde düşünmeye devam ettim. Ta ki Ulus beni kollarının arasına alana kadar. Başımı Ulus'un göğsüne yaslayıp kokusunu içime çektim. İhtiyacım vardı ona. Gözyaşlarım artık akmıyordu. Beynim uyuşmuş gibiydi. Birşey hissetmiyordum. Bir süre öylece durduk ''Biraz dolaşmak istermisin'' dedi Ulus. ''Olabilir aslında. Aslıyla Çakal nerde?'' elimi tutup terastan bahçeye geçtik ve yürümeye başladık ''Ev için alışverişe çıktılar'' güldüm ''Birbirlerini öldürebilirler'' tek kaşını kaldırdı ''Bence Çakal Aslının çenesine dayanamayıp kafasına sıkar'' kaşlarımı çattım '' Kuzenim hakkında düzgün konuş Ulus. Tamam bazen kafa atmak istiyorum ama kuzenim sonuçta. Kardeş gibi büyüdük biz. Çeteden ayır-'' ne dediğimi farkettiğimde cümlemi bitirmeden sustum. Ulusta farketmiş olacak ki sessizliği seçti. Bir süre öylece yürüdük. Sahile geldiğimizde kayalıkların üzerine oturduk. Ulus beni kendine çekip sarıldı ''Dünya karşımızda da olsa, vazgeçmem. Ne senden nede aşkımızdan anladın mı Araf? Çete istediği kadar karşı çıksın. Sen benimsin, bende senin. Bunu kabullenemeyenlerin yanımızda yeri yok. Ben seninle nefes alıyorum, uyurken bile seni düşünüyorum. Her anımda sen varsın benim. Senin dışında kimse umurumda değil'' gülümsedim. Kafamı omzundan kaldırıp gözlerine baktım ''Kimin ne düşündüğü umurumda değil. Buradaysam, senin yanındaysam seçim yapmışımdır. O kapıdan çıkarken amacım seçim yapmak değildi. Gitmekti, tarafsız kalmaktı ama yapamadım. Gözlerin kal derken yapamadım. Vazgeçemedim senden. Kalbim ellerindeyken gidemedim, aklım sendeyken gidemedim. Gitseydim bir yarım kalırdım. Tamamlanamazdım bir daha, hayatımın sonuna kadar acı çekerdim. Sen nasıl bir adamsın Ulus Yaprak? Çekerken aynı anda nasıl itebiliyorsun? Kafamı karıştırıyorsun ama ben bunu bile seviyorum. Adının her harfini seviyorum mesela, ses tonunun yansıttığı duyguları, nefes alıp verişini, sinirlenişini, sert tavırlarını, uyurken çatılan kaşlarını, kokunu, gözlerinin en derin kahvelerini her şeyini, her hücreni seviyorum senin. Acımda sensin, mutluluğum da. Kalbim de sensin, nefesimde. Şimdi ne olacak bilmiyorum ama bildiğim birşey var. Gitseydim yaşayamazdım. Bakma sen benim umursamaz tavırlarıma. Acımı en derinlerimde yaşadım ben yokluğunda.'' kollarını sıkılaştırdı. ''Gördüm. Sadece ben gördüm derinlerinde ki acını. Uzaktaydım ama gördüm. Çünkü seni tanıyorum Araf. Bakışlarından anlarım ne hissettiğini. Aşk, fedakarlık istiyor. Büyük fedakarlıklar yapıyorsun. Bense.. Benim fedakarlık yapacak birşeyim yok ki elimde. Ben senin için birşeylerden vazgeçemem çünkü elimde senden başka birşey yok ama senin için canımdan hiç düşünmeden vazgeçerim'' kafamı iki yana salladım ''Canından vazgeçmen beni öldürmen demek Yaprak'' alnıma bir öpücük kondurdu ''Fırtına, Yaprak koptu diye şehiri terketmez Araf.'' daha sıkı sarıldım ''Yaprak çoktan koptu, fırtınaya karıştı, fırtınayla sürükleniyor ama vazgeçmiyor. Çünkü Yaprak fırtınaya aşık oldu''..

Kural 1: Aşık OlmaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin