İnsanlardan neden uzaklaştığımı, sadece o bilecek. Başka kimse bilmeyecek.
Içimde birşey var ve sanki içten içe beni dövüyor. Hemde hergün. Ve şuan çok baskın hissediyorum bu hissi.
Kötü bir his var içimde, insanlardan haz etmiyorum. O olay olduktan sonra kimseden haz etmiyorum.
Kimse bilmeyecek.
Bazen unutmaya çalışıyorum. Ama yapamıyorum. Bu çok ağır, bu sır beni günden güne öldürüyor. Dahada çok öldürüyor.
Nefes alamıyorum. Duvara yaslandım, dizlerimi hissetmiyorum. Zorlanıyorum, derin derin nefesler alıyorum. Gözlerimi açmak istemiyorum.
Sakin olmaya çalış, karşımda. O karşımdaydı. Onun yüzünü görmek, canımı bu kadar acıtıcağını bilmiyordum.
Ona sadece baktım, sakalları çıkmış kirli bir görüntüsü vardı. Başında bir şapka vardı ve kendini gizlemek istercesine kapşonlusunun şapkasınıda geçirmişti. Her zamanki gibi yüzsüz ve karaktersizdi.
"Nasılsın" dedi.
Bunca zaman sonra ne yüzle? Komiğime gitti. Bana ne yaptığını görmesini istedim. Ama görse bile anlamayacak kadar boş bakıyordu gözleri.
".."
Birkaç dakika birşey demedim. Birşey demedi. O birkaç dakika sessizlik sanki binlerce dakikaya bedeldi.
"Sahi kaç yıl oldu?"
"Hadi ama, beni içeri almayacak mısın Harika?"
Içeri geçtim, kapıyı kapattı ve oda içeri geçti.
Beni nasıl bulduğunu bilmiyorum. Ama geleceğine emindim. Böyle olucağını düşünmezdim. Iki yabancı olmak gerçekten, bambaşkaydı.
Koltuğa geçtim. Karşıma oturdu. Neden geldiğinide merak etmiyordum. Buna ne denirdi sahi? Özlemek mi?
Ne olduğunu bilmiyorum ama şuan gitmesini istemiyordum.
"Sen hiç böyle değildin Harika."
"Neden böyle olduğunu bilmiyor musun gerçekten?"
Sesim daha çok soğuk çıkmıştı.
"Benim yüzümdenmi? Bunların hepsi benim suçummu?"
"Biliyor musun? Gerçekten susman gerekiyor. Sana anlatsam bile yine gideceksin. Iyisimi boşver. Uyumam gerekiyor."
Berkay..
Hep geldi ve gitti. Geldi, ve gitti. Ona dair içimde en ufak bir güven varmı bilmiyorum. Odama doğru çekildim. Dişlerimi fırçalamak için banyoya doğru gittim.
Ağzımı durulayıp aynaya baktığımda arkamdaydı. Önceden bunu yapması ve sonra gelip bana sarılması o kadar hoşuma giderdiki. Şuan sadece bakıyorum.
Onu görmezden gelerek odama geçtim.
"Ne o? Hiç özlemedin heralde sen beni."
".."
Yatağıma girdim ve uyumaya çalıştım. Sabaha gitmiş olacaktı, biliyorum.
***
Hiçbir şey bildiğim yok benim. Uzun zamandır birşey bildiğim yok.
O gitmemişti. Yatakta yanıma kıvrılmış ve ellerini belime dolamıştı.
"Sakın, sakın birdaha bunu yapma."
Kimse bilmeyecek.
Belliki Berkay hiç değişmemişti. Eskidende yaptığı gibi yine aynı şeyi yapmıştı. Normalde bunun için ona önce kelimeler söylerdim sonra öpücüklere boğardım. Bunu ancak bir aptal yapardı sanırım, aptalmışım.
![](https://img.wattpad.com/cover/36524181-288-k496560.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Seni GERÇEKTEN Sevmiyorum
SpiritualSokaklar benim evimdi. Ben kendime sokak kızı derken insanlar bana yırtık ve kirli kıyafetlerimden dolayı 'dilenci' diyordu. Fakat hiçbiri umurumda değildi. İki yıl önce hayatta ayakta durmam için gereken şartlar sağlanmadığı için bu halde olduğumu...