Multi:Ecemsu
-------Ecemsu'dan Devam-------
Emir'e şaşkın bakışlarla ve kekeleyerek "B-ben n-ne diyeceğimi bilemiyorum."dedim
Emir elimi tuttu "Hemen karar verme biraz düşün lütfen." dedi ve elini çekti.
Şaşkınlığım az da olsa gitmişti ama yerini sinire bırakmıştı. Emir'e öfkeyle "Sen böyle bir şeyi nasıl düşünürsün? Ben senin kankan kardeşin gibiydim. Hadi onuda geçtim benim SEVGİLİM var." dedim sevgilim lafını daha çok bağırarak.
Duru koşarak yanımıza geliyordu. Kurstan çıkan kişilerde bize bakıp neler olduğunu anlamaya çalışıyordu. Emir çok kırılmış gibiydi ama böyle bir teklifte bulunması çok saçmaydı. Selinin dedikleri doğruymuş demek. Ama neden ben? Ben güzel bir kız değilim ki. Ya da güzel miyim? Ahh ben ne saçmalıyorum şu durumdayken bile güzel miyim? diye düşünüyorum...
Duru kolumu tuttu ve "Iyi misin Ecemsu? Ne oluyor? Niye bağırıyorsun? Ne dedi sana Emir?" diyerek beni soru yağmuruna tuttu.
Duru'ya göz devirip "Önemli birşey değil saçmalıyor sadece ya da şaka yapıyor." dedim sorularını es geçip.
Emir bana hayret eden bakışlarla "Hepsinde ciddiyim seni seviyorum Ecemsu." dedi ve arkasını dönüp koşmaya başladı. Gerçekten inanılmaz şuan 5 dakika içerisinde neler yaşamıştım. Kaçmıştı. Beni sevdiğini söyleyip benim vereceğim tepkiden korkup kaçmıştı.
Duru bana ağzı 'O' şekliyle bakıyordu.
Koluna girdim ve "hadi gidiyoruz biraz kafa dağıtmam gerek"dedim.
Duru şaşkınlıktan konuşamadığı için kafasını salladı. Yoldan geçen taksiyi durdurduk ve ikimizde arka koltuğa geçtik. Taksiye "En yakın bara sür abi." dedim.
Yaşımız bar için uygun değildi ama zengin babalarımız sayesinde tanınıyorduk. Bu sayede istediğimiz yere girebiliyorduk.
Yol boyunca ağzımızı bile açmadık. Duru telefonla birşeyler yapıyordu. Muhtemelen Toprağa bara gideceğimize dair haber veriyordu.
Çok geçmeden bir barın önünde durduk hava daha fazla kararmamıştı ama içerisi baya dolu gözüküyordu. Taksiye parayı verdim ve Duruya bakmadan bara girdim. Iğrenç koku midemi biraz bulandırmıştı.
Boş olan barmenin önündeki taburelerden birine oturdum.
"Bir votka lütfen." diye bağırdım. Müzik sesinden kendi sesimi bile zor duyuyordum.
Barmen çarpık bir gülümsemeyle "Buyrun hanımefendi."dedi.
Hiç onu takmadan bir dikişte içtim ve "Bir bardak daha." dedim.
Barmen bana bağırarak "Hoop yavaş ol bu gidişle 4.bardakta seni evine kadar taşımak zorunda kalacağız."dedi.
Dikkatimi çekmeye çalışıyordu ama asla tipim değildi. Duru'nun yanıma yeni geldiğini "Çok içme." Deyince fark ettim. Yanımdaki tabureye parmak uçlarında yükselerek oturdu.
Bu bardağı da bir dikişte içtim ve barmene el işaretiyle doldurmasını söyledim. Içki boğazımı yakmaya ve başımın biraz dönmesine neden olmuştu.
Duru barmenin bana verdiği bardağı tutup "Bu son biraz yavaş." dedi yine.
Duru yu hiç takmayıp 3 bardak daha içtim.
Artık başım gerçekten dönüyordu. Sarhoş olmuştum galiba sesleri algılayamıyordum.-------Duru 'dan------
Ecemsu saçma sapan bir şey yüzünden içki içiyordu ve şuan sarhoştu. Taksiye bindiğimizde Savaş'a mesaj atmıştım gelmesi için, birazdan burada olurdu.
Boynuma değen nefesle arkama döndüm toprak kokulum gelmişti.
Toprağa haber vermiştim çünkü Ecemsu yu Savaş a emanet edip Toprakla konuşmam gerekti.
Ayağı kalktım ve sıkıca sarıldım sevgilime. Dün görüşmemize rağmen çok özlemiştim. Tabi bir de öpüşme mevzusundan dolayı utanıyordum.
Ama yinede kokusunu içime çekerek sarıldım sanki bıraksam elimden gidicek gibi.
Toprak geri çekildi ve "Biraz daha sıkı sarılırsan boğulacağım herhalde." diyerek güldü.
Şaka yaptığını bilsemde utanmıştım yanaklarımın domates gibi olduğundan emindim.
Toprak beni daha fazla sıkmayıp "Ecemsuya ne oldu? Tam olarak anlatmamıştın?" dedi.
Ecemsuya endişeyle bakarak "Bizim kurstan Emir diye bir çocuk Ecemsuya teklif etti." dedim.
Toprak "Ne kursu? Emir kim? Ecemsu bunun için neden üzgün? Savaşla sevgili olduğunu söyleseydi çocuğa." diye birsürü soru sordu hiç nefes almadan.
"Voleybol kursuna gidiyoruz. Emir bizim kankamız. Ecemsuya baştan beri aşıkmış. Savaşla sevgili olduğunu biliyor." Toprak gibi hızlıca söyledim bütün kelimeleri.
Toprak Ecemsu nun kolundan tuttu ve "Ecemsu sen niye buna üzülüyorsun ki? Savaşla sevgilisin bunun için sorun yok." diyerek teselli etmeye çalıştı.
"Bencede sorun yok ama bir daha sevgilime yaklaşırsa çok büyük sorunlar olacak." dedi Savaş arkadan gelip Ecemsu nun yanına oturarak.
Ecemsu şaşırmış gibi duruyordu bununla beraber hiç birşey söylememişti. Savaş Ecemsuya sarıldı ve duyamayacağım şekilde kulağına birşeyler söyledi.
Toprağın elinden tuttum ve "Hadi biz gidelim yalnız kalsınlar. Gezmiş oluruz hem." dedim.
Toprak 'tamam' dercesine kafasını salladı ve savaşa dönüp "Biz gidiyoruz siz takılın Savaş bey." dedi soğuk bir şekilde. Neden bilmiyorum ama aralarında bir soğukluk vardı.
Savaş sinirli şekilde toprağa baktı ama hiç birşey söylemedi. Bende toprağı çekiştirerek bardan çıktım.
Dışarısı içerisine göre baya aydınlıktı toprağa baktığımda gözünde kocaman bir morluk görmüştüm. Içerde karanlıktan göremedim muhtemelen. Ama ne olmuştu gözüne? Elimi morluğa götürüp "Ne oldu Toprak? Ne bu halin?" dedim.
Toprak lafımı duymamazlığa gelip "Nereye gidiyoruz aşkım?" diye sordu. Kesin bir şey vardı. Benden gizleyecek kadar önemli ne olabilirdi çok merak ediyorum.
Toprağa göz devirdim ve "Ahh Toprak lafımı geçiştirme anlat işte." diye sitem ettim.
Toprak kafasını kaşıyarak "Birisiyle kavga ettim." dedi.
"Onu görebiliyorum toprak. Kimle kavga ettin diye soruyorum sana? " dedim hemen.
Toprak derin bir nefes verdi "Savaşla." dedi sadece. Kafamda bir sürü soru yerini almıştı yine. Ama en önemlisi neden kavga ettiler?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Soğuk Esen Rüzgar (Tamamlandı)✔
RomanceKalp deniz, dil kıyıdır. Denizde ne varsa kıyıya o vurur. Bizimkisi bir aşk hikayesi değildi. Aşktı bizimkisi gerisi hikayeydi. <3 Yüreğim soğuk esen rüzgar gibi; Ya donduruyor, ya da savurup uçsuzlaştırıyor tüm hayalleri...