25. Bölüm: Taburcu

77 8 4
                                    

Hayvanat bahçesinde ki olayları bizzat cumartesi yaşadığım için yazdım fotoğraf multimedya da çok mutluyum. (Pembe gömlekli kardesim)^-^
Iyi okumalar... :D

---------Duru'dan----------

Bugün Ecemsu taburcu olacaktı. Bu yüzden onu yalnız bırakamam. Üzerime göbekten bağlanmalı bir gömlek altına da siyah yüksek bel pantalon giydim. Saçımı bol bir şekilde at kuyruğu yaptım. Saçım uzun olduğu için bu model bende çok tatlı duruyordu. Yani en azından ben böyle düşünüyorum. Rimel ve parlatıcı sürüp odamdan çıktım.
Mutfağa girip dolaptan nutella ve birkaç dilim ekmek aldım.
Bıçakla güzelce sürüp yanında meyvesuyuyla yedim.
Cebimde ki telefonu alıp Toprağımı aradım.
Aranıyor...

+Alo aşkım.

-Efendim bebeğim.

+Ne yapıyorsun?

-Hiç öyle bilgisayarda takılıyorum sen?

+Bende seni bekliyorum.

-Neden?

+Toprak unuttuğunu söyleme! Bu aralar niye her şeyi unutuyorsun. Yakında beni de unutacaksın tam olacak.

- Hmm bir düşüneyim. Yok istesemde unutamam seni.

+Şimdi romantikliğin sırası değil Toprak. Ecemsu taburcu olacak hadi gel beni al gidelim.

-Tamam kızma. Hadi kapat.

+Önce sen kapat Toprak.
-Hayır sen kapat.

+Toprak sen kapatır mısın.

-Böyle devam edersek Ecemsuya yetişemeyiz. Aynı anda kapatalım. Hadi 1-2-3.

Toprakla telefonu kapatınca televizyonun karşısına geçip film izlemeye başladım. Açıkçası hint filmleri çok hoşuma gidiyordu. Şuan da dvd ye taktığım hint filmi gajiniyi izliyordum. Bin kere izledim ama her defasında izlediğimde ağlıyorum.
Ecemsuyla film konusunda hep yabancı filmler izleriz. Ama ben daha çok hint filmi izlerken Ecemsu Kore filmleri izlemeye bayılır.
Bu aralar bana da alıştırdı artık bende izliyorum. Çekik gözlüler ve çok sempatikler gerçekten.
Zilin çalmasıyla gözümdeki yaşları sildim. Holdeki aynada bozulmuş makyajımı düzeltip kapıyı açtım. Toprağı karşımda görmemle çok özlemiş olduğumu fark ettim.
Ben sarılmadan o hemen boynuma atladı ve
"Seni çok özlemişim prenses. " dedi.

"Bende seni çok özledim." diyerek yanağına sulu bir öpücük kondurdum.
Tatmin olmamışcasına ilk önce dudağını büzdü sonra kolunu belime dolayıp kendine çekti ve dudaklarını dudaklarıma yapıştırdı.
Karşılık vererek beş dakikalık özlem gidermemizi tamamladık.
Sonra evden çıkıp hastahaneye yol aldık.

---Ecemsu'dan---

Savaş 'ın dedikleri beni çok heyecanlandırdı. Papatya kokan kadınım ne kadar güzel bir cümleydi. 
Savaşa şaşkın şaşkın bakıyordum. Açıkçası küçük bir anı hatırlamama rağmen Savaş a güvenim şuan çok fazlaydı. Artık sevgili olduğumuza inanıyordum. Değilsek bile ben bu adama aşık oldum. Bunu söylesem mi diye düşünürken kapı açıldı.
Gelenler Duru ve Toprak dı.
Duru gerçekten çok güzel görünüyordu. Ben hastanede olduğum için hiç bir şekilde kendime bakamadım.  Hatta şuan berbat göründüğüme eminim.

"Hoşgeldiniz."

"Hoşbulduk Ecemsu. "

Diyerek Duru bana sarıldı. Toprakla Savaş da merhabalaştıktan sonra oturdular.
Fazla muhabbet edemeden doktor geldi ve son kontrollerimi yaptı.

Soğuk Esen Rüzgar (Tamamlandı)✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin