Siyah Nefes

14. Bölüm ( Part 1; Tutkulu Kadın )

Merhaba! Bu bölümün baya uzun bir süre sonra gelmesi canınızı sıktı biliyorum ama inanın o kadar yoğundum ki. Sınavlar yüzünden feleğim şaşmıştı resmen. Bu bölüm 2 porttan oluşacak o yüzden şimdi yayınlıyorum fakat gece de 2. Partı gelecek. Her neyse iyi okumalar dilerim! Vote ve yorum yapmayı unutmayın. Sizi seviyorum!

Gözlerim açılmıştı ve ben Dolunay'a öylece bakıyordum. Pekâlâ bunu istiyor muydum bilmiyordum ama bedenim benden bağımsız hareket ediyordu. Dolunay'ın yemyeşil gözleri çakmak çakmak olmuş cevabı bekliyordu. Şimdilik ilişkiye giremezsin fakat ufak şeyler yapabilirdik. İçimde ki ses adeta bağırıyordu: Bu mu ufak şey! Şeytan ise... Allahım. İkisini de susturmuştum. Buna ben karar verecektim. Şişliği avuçlarken Dolunay'dan bir tıslama sesi gelmişti. Vay canına harika hissettiriyordu.

"Yapacağım."

Dolunay'ın gözleri ışıl ışıl parlarken boğazım kurumuştu. Pantolonunun fermuarını yavaşça açarken aklıma gelen fikirle sırttım. Pantolonunu indirdikten sonra yavaşça başımı boxerının hizasına getirdim ve dişlerimi lastiğine taktım. Dolunay'ın şaşkınca baktığını biliyordum çünkü benden böyle bir şeyi beklemediği açıktı. Yavaşça indirirken serbestliğime kavuşmuş ve direk yüzüme gelmişti. Fazlasıyla sertleşmişti. Boğazım tekrar kurumuştu. Dolunay bana merakl ıgözlerle bakarken bunu yapmak oldukça zordu. Aklıma gelen fikirle sırıttım.

"Bu sefer ben bir şey yapmak istiyorum."

Bu sözcükler Dolunay'ı memnun etmiş gibi görünüyordu. Yavaşça ayağa kalktım ve elimde ki göz bandını yukarı kaldırdım. Parmağımda sallanırken Dolunay bir kahkaha attı.

"Gerçekten bunu yapmak istiyor musun?"

Ah evet Dolunay seni inletmek istiyorum.

"Evet seni ağzımla becermek istiyorum."

Grinin Elli Tonun'dan bir kesit söylemem Dolunay'ı daha çok güldürmüştü. Aslında tam olarak böyle değildi ama...
Dolunay'ı yavaşça yatağa yatırmış ve titreyerek üstüne çıkmıştım. Çırılçıplaktık ve neredeyse her yerine sürünüyordum. Ciddi anlamda yandığımı hissediyordum. Karnına oturduğumda Dolunay'ın gözleri açılmıştı.

"Elisa... O kadar ıslak ve sıcaksın ki."

Karnına oturduğumdan orada neler olduğunu hissediyordu. Dudaklarına küçük bir öpücük kondururken dilimle dudaklarını yalamıştım. Göz bandını güzelim yeşil gözlere bağlarken dudağımı ısırıyordum. Dudaklarını yavaşça öperken boynuna doğru bir yol çiziyordum. Göğüsüne öpücükler bırakırken Dolunay'ın heyecanlandığını hissediyordum. Tam karşımda duruyordu. Yavaşça kavrayıp onu koşarken Dolunay'In gerilediğini hissettim. Evet Elisa yap şunu. Yavaşça ağzıma alırken ben de gözlerimi kapatmış ve kendimi anın akışına bırakmıştım. Hareketlerim hızlanırken cidden bunu ilk defa mı yapıyorum diye düşünmeden edemedim çünkü daha acemi olmam gerekirdi ama hayır gayet iyi gidiyordum. Hem elimi kullanıyor hem de Dolunay'ı emiyordum. Dolunay, saçlarımı iki eliyle toplayıp tutarken ağzımda gel git yapıyordu. Bu... Muhteşemdi. Bunu yapmaya devam ettikçe tahrik oluyor ve ıslanmamalı sebep oluyordu.

"Elisa ben..."

Nefes nefese ne demek istediğini anlamış ve hareketlerim daha da hızlanmıştı. Hayır onu ağzımdan çıkarmamıştım ve tohumlarını ağzıma boşaltmasına izin vermiştim. Dolunay'ın mırıldandığını duyuyordum ve bir inleme koyvermesiyle bu sesin ne kadar tahrik edici olduğunu fark etmiştim. Tekrardan üstüne çıkıp oturduğumda göz bandını açıyordu.

"Hayır yapma."

O an durmuştu ve aklımda ki fikri merak etmişti.

"Vajinanı yalamak istiyorum."

Ağzım açılmıştı ve ufak bir inleme koymayı başarmıştım.

"Göz bandını tak ve öyle yala beni."

Dolunay adeta sırıtıyordu. Açılmam hoşuna gitmişti.

"Başımın üstünde yeriniz var."

Yaptığı ima karşısında ona vururken o göz bandını takarak gülüyordu. Göğüsüne sürtünerek başının hizasına gelmiştim. Bacaklarımı açıp başına hafifçe otururken Dolunay kalçalarımı tutmuş ve... Aman Allahım. Bacaklarımın arasında dilini gezdirirken kendimden geçiyordum. Klitorisimle adeta bir oyuncakmış gibi oynuyordu ve yüksek sesle inlememe sebep oluyordu. Dilini girişime doğru çok hafif bir şekilde sokarken yatağın başlığına tutunmuştum. Kalçalarımı öne arkaya doğru hareket ettirmeye başlamıştı. Hafif hafif ısırması beni daha da çıldırtıyordu. Hepsini ağzına alıp emerken bir çığlık atmıştım, buna karşılık Dolunay kalçama bir şaplak atmıştı. Dayanamıyordum. Boşaldığımı hissederken gözlerimi kapatmış ve yüksek sesle inlemiştim. Bacaklarım zangır zangır titrerken Dolunay'In yanına düşmüştüm. Bacak aram zonkluyordu ve yavaşça uyku bastırmaya başlamıştı. Dolunay'ın üstüme çıktığını hissetmemle ona baktım. Daha doğrusu pek bakamamıştım çünkü utanıyordum. Alnıma bir öpücük bırakıp burnumu ısırmıştı. Kıkırdayıp ona baktım. Gerçekten.

"İçinde böyle ateşli ve tutkulu bir kadın olduğunu biliyordum."

Dudaklarımı öpmüş ve üstümden kalkmıştı. Bir nefes verip derin uykuya dalmıştım.