Melek'le oturmuş boş boş konuşuyorduk. Dolunay'dan bir ses çıkmamıştı hala. Sinir bozucuydu.
"Okulu dondurmam gerek."
Melek sinirli bir şekilde bana baktı.
"Elisa! Yapma bunu. Bir senen çöp olma ihtimali var."
Biliyordum ancak bu durumda zaten çoğu dersten kalacaktım.
"Tıp okuyorsun Allah aşkına! Zaten 10 seneni vereceksin, 11 sene mi olsun yani?"
Bu kız cidden deliydi.
"Melek, hiç bir şey değişmeyecek bu durumda zaten kafam hiç bir şeyi almaz. Çoğu dersten yine kalacağım."
Melek bir iç çekmiş kollarımı göğsünde kavuşturmuştu.
"Pekala sen bilirsin."
Somurtup susmaya devam ettik. Sessizlik devam ederken telefonum çalmaya başlamıştı.
"Alo?"
"Elisa, Bahar'dan bir iz bulduk."
Kalbim yerinden fırlayacakmış gibi atıyordu. Dolunay'In sesi endişeli geliyordu.
"Bir problem var değil mi?"
"Evet."
Nefesini vermişti. Söyleyeceklerine kendimi hazırlamaya çalıştım ancak pek bir işe yaramamıştı.
"Çok iyi korunuyor. Atakan bizimle oynuyor. Benimle bir antlaşma yapmak istediği belli. Ablan da her gün oraya gidip geri dönüyor. Bir süredir izliyorduk."
Harika.
"Ne olacak peki?"
Melek beni dürtüp dururken kolumabir tane patlatmıştım.
"Devreye ablanı sokacağız. Ona yakın olmaya çalışacağım. Gerçi Su, aptal değil anlayacaktır ama başka çaremiz de yok."
Bu kesinlikle saçmalıktı. Ablam her şeyi biliyordu. Dolunay'In ona neden yakınlaşmak istediğini de gayet iyi anlayacaktı. Bu iş çöptü kısaca.
"Dolunay, bu saçmalık. Ablam salak değil. Bu iş çöp. Başka bir plan yapmalıyız. Yani oraya gizlice girmemizin hiç mi yolu yok?"
Dolunay bir süre sessiz kalmıştı. Derin bir nefes aldığını duydum.
"Kardeşimle konuşma zamanı geldi."
Ağzım açılmıştı ancak kelimeler boğazımda tıkılı kaldı.
"Pekala. Dikkatli ol."
Ne diyebilirdim ki? Bahar'ı kurtarmanın tek yolu buydu.
"Sana haber vereceğim."
"Ben de gelmek istiyorum."
"Hayır! Sen benimle kesinlikle gelmiyorsun!"
"Hayır geliyorum!"
Atakan'ın ne yapmak istediğini çok merak ediyordum ve ben de oraya gidecektim.
"Elisa bu çok tehlikeli seni oraya götüremem. Anla beni lütfen."
Dolunay'ı anlıyordum ancak burada oturursam daha da kafayı yerdim.
"Dolunay, lütfen. Söz veriyorum saçma sapan bir şey yapmayacağım, yanında olmak istiyorum."
Dolunay bir iç daha çekti.
"Pekala. Seni almaya geliyorum. Okan da yanımızda olacak zaten."
"Tamam bekliyorum."
Dolunay telefonu kapatmıştı.
"Ne oldu? Bahardan mi bir haber ver? Kızım çatlatmasana söyle!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Siyah Nefes
RomanceBU KİTAP +18 İÇERMEKTEDİR! Uyuşturucuya bağlı bir adam. Üniversite tıp öğrencisi olan bir kız. Hayatları kesişirse ne olur? Elisa, her gece o adamı rüyasında görür, artık gerçek ve rüyayı ayırt edemez. Bu rüyaların artık birer kurbanı haline gelir...