Bölüm 12

9.5K 84 8
                                    

Okula vardığımda öğrencilerin çoğu gelmişti. Kalabalık koridorda başım eğik yürürken gözlerim Monica'yı arıyordu. Onun o ucuz suratına bakıp gülümsemek istiyordum. Aptal sürtük neler olduğundan haberdar değildi ve anladığında yakınında olmak istiyordum. Birkaç gün içinde zaten olan olacaktı.

Monica bir grup insanla sohbet ediyordu. Yanlarından geçerken yavaşladım ve duymaya çalıştım.

''... yanımdaydı. Bilirsiniz. Biraz yorgun. Evde dinleniyor. Çıkınca yanına...''

Yalancı.

Okulun saygın insanlarındandı -nedense- ve saygın grubuna Felix'ten hiç haber alamadım demeyecekti tabi ki. Onun yerine fındık kadar beyniyle Felix'i bulmaya çalışacaktı. Üzgünüm Monica, sana bu zevki bahşetmeyeceğim.

Okul çıkışına kadar bir daha Monica'yı görmedim. Zaten görmek de istemiyordum. Bir gün içinde ne kadar az görürsem günüm o kadar çok iyi geçiyordu. Yapmacık tavırlarından tiksiniyordum.

Eve yürürken annem aradı ve işlerinin yoğun olduğundan, bir süre daha eve dönemeyeceğinden falan bahsetti. İşime gelir anne, seni özlemedim. Felix'le ilgilenmem gerekiyordu zaten. Tabi ki, üzülmüş taklidi yapıp saçma sapan sevgi sözcükleri sıraladım. Onu sevmediğimi söyleyemem ama yanımda olmadığında da psikolojik olarak çok zorluk çekmiyorum. Belki de yıllardır uzakta olmasındandır.

Her neyse!

Eve girip eşyalarımı bıraktım. Üst kattan radyatörümü indirdim ve bodrum katına indim. Radyatörü yatağa yakın bir fişe taktım. Felix hala uyurken üst kata çıkıp mutfaktan bir büyük muz aldım. Muz çok uygun bir meyve, çünkü kırıntısı yok ve sıvı değil. Bence bir tutsağa yedirilmek için yaratılmış mükemmel ötesi bir meyve.

Elimde muzla bodrum katına indim. Yatağın yanına oturup bir süre gözleri ve ağzı bağlı Felix'i inceledim. Ağzındaki bez ıslaktı ve bir kısmı yanaklarını da ıslatmıştı. Dağılmış saçları yastığın üstünü kaplamıştı. Görüntü o kadar güzeldi ki, bir süre için Felix'in uyanmakta olduğunu fark edemedim. O kıpırdanırken ayağa kalktım ve muzu masaya bırakıp ağzındaki bezi çözmeye başladım. Parmaklarımı hissedince tepinmeye ve garip sesler çıkarmaya başladı.

''Şştt!'' dedim durmasını sağlamak için. Bezi alıp muzun yanına koydum.

''Monica?''

''I-ıh.'' diye reddettim onu. Sesimi duymasını istemiyordum ama sadece şimdilik. Beni sesimden tanıması imkansızdı tabi ki. Ama gizemimi biraz olsun korumak istiyordum.

''Monica bu saçma fantezilerinden biri ise beni çözdüğünde çok kötü olur.'' Hafifçe kıkırdayarak Felix'in meraktan kudurmasını sağladım. Ellerini çekmeye çalıştı ama başarılı olamadı.

''Monica çöz beni.'' Onu dinlemeyip masadaki muzu aldım ve soydum. Burnuna yaklaştırıp kokusunu almadını bekledim. Önce irkilerek kafasını çekti. Sonra muz olduğunu anladı.

''Tamam. Acıkmıştım zaten.'' deyip muzu ısırdı. Benim Monica olmadığımı öğrendiğinde ne yapacaktı çok merak ediyordum.

Muzu bitirdikten sonra ağzını sildim. Ona bebek gibi davranıyordum ve bu çok komik bir durumdu. Yakında altını temizleyip gazını da çıkaracaktım.

''Monica en azından gözlerimi aç. Sen olduğunu biliyorum, ne fark eder ki?''

Telefonumdan internete girip Google Çeviriyi açtım. Bu durumda işime çok yarayacaktı. Yazma kısmına ''Ben Monica değilim.'' yazıp Felix'e dinlettim. Suratı hafifçe buruştu.

''Ne saçmalıyorsun? Sen kimsin?'' dedi ve yatakta yapabildiği kadar geriledi. Çeviriye bir daha girdim ve yazdım.

''Çok yakında öğreneceksin.''


FANCYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin