10.Bölüm

178K 5.7K 361
                                    


Hava karardığın da bende acıktığımı hissetmeye başladım. Saate baktığımda yediye geliyordu. Akşam yemeği için aşağıya inmeye karar verdim.

Salona gittiğimde orada kimseyi göremedim. Bende mutfağa gittim. İçeri girdiğimde Barlas, Cüneyt ve Gözde vardı. Yemeklerini yiyorlardı ama Gözde yemek mi yiyordu yoksa Barlas'ı mı belli değildi. Bende bir sandalye çekip yanlarına oturdum. O sırada Gözde'yle göz göze geldik ve bana tiksinir gibi bakıp tekrardan Barlas'a yılıştı. Cüneyt yemeğini yerken bana dönüp,

''Hazırlan. Yarın yeni evine gideceğiz ve iki güne de işe başlayacaksın.''

Ne yani? Hemen başlıyor muyduk?
Daha çok erkendi. Ben nasıl becerecektim böyle bir şeyi?

Heyecandan ve stresten midem kasıldı ve iştahım kaçtı. O sıra da Barlas bana yüzünü dönmeden,

''Yemekten sonra annenle konuşabilirsin. Ama sadece iki dakika. Ve eğer yanlış bir hareketini görürsem senin için iyi olmaz.''

Gözde o sıra da araya girdi ve

''Ana kuzusu.''deyip alaycı bir bakış attı. Onu takmadım ve Barlas'a dönüp,

''Gerçekten mi? Annemle konuşabilir miyim?''

'' Şaka yapmayı sevmem küçük. Ne dediysem o.''

''Çok teşekkür ederim.''

Sonunda annemle konuşup nasıl olduğunu öğrenecektim. Onu çok özlemiştim. O da kesin beni çok merak etmiştir.

''Ben doydum. Annemi arayabilir miyim?''

Barlas kafasını kaldırıp Cüneyt'e işaret verdi. Cüneyt yerinden kalkıp,

''Yürü.''dedi.
Bende onu takip ettim.

Salona geçtik ve eline telefonunu alıp numarayı çevirmeye başladı. Numarayı nerden bildiğini düşünsem de beni kaçırmadan önce araştırdığını söylemişti. Büyük ihtimal o yüzden biliyordu.
Telefonu bana verdi. Hemen elinden aldım ve telefon çalarken heyecanla bekledim.

''Alo.''

''Annemin sesini duymamla hemen gözyaşlarım yüzüme hücum etti. Sesimin titrek çıkmaması için biraz bekleyip,

''Alo anne benim Beyza.''

'' Yavrum nerelerdesin kaç gündür? Neden aramadın seni çok merak ettim.''

''Merak etme annem ben iyiyim. Sadece ard arda nöbetlerim vardı ve çok yoğundum o yüzden arayamadım.''

''Şükürler olsun iyisin. Bir daha beni merakta bırakma.''

''Bırakmam annem. Peki sen nasılsın iyi misin?''

''Ben çok iyiyim yavrum. Bu arada beni yalnız bırakmasın işlerimi yapsın diye bir tane kız yollamışsın. Ne gerek vardı yavrum boşa masrafa. Ben kendim idare ediyordum zaten.''

O sırada gözüm Cüneyt'e kaydı ve konuşmaya devam ettim.

'' Ne masrafı annem. Sen yalnız kalma diye yolladım. Ayrıca ben iyi kazanıyorum merak etme sen. Anne sana söylemem gereken bir şey var.''

O sırada Cüneyt bana dönüp ciddiyetle baktı.

''Hayırdır inşallah yavrum noldu?''

''Korkma annem sadece çalıştığım hastane eğitim için birkaç kişiyi seçip yurtdışına yolluyor ve orada birkaç ay staj yaptırıyor. Bende staj için seçildim ve bir iki güne yurtdışına gideceğim. O sırada seni fazla arayamayabilirim beni merak etme olur mu?''

''Aman yavrum ne işin var senin yurtdışında? Gitmesen olmaz mı?''

''Anneciğim geleceğim için çok önemli bu hem sadece birkaç ay bir şey olmaz.''

''Peki kızım. Eğer çok istiyorsan dediğin gibi olsun. Ama dikkat et kendine oralarda.''

''Tamam annem dikkat ederim. Sende kendine çok dikkat et. Seni çok seviyorum.''

''Bende seni çok seviyorum yavrum. Öptüm yanaklarından.''

''Bende öptüm annem görüşürüz.''

Telefonu kapattım ve bir süre gözyaşlarımın dinmesini bekledim. O sırada kapıda bizi izleyen Barlas'ı gördüm. Göz göze gelince hiçbir şey söylemeden çekip gitti.

Cüneyt telefonu elimden alıp,

''Şimdi odana gidip dinlenebilirsin. Yarın erken kalkıp yeni evine gideceğiz.''

Kafamı salladım ve odaya çıktım. Banyoya girip elimi yüzümü yıkadım. Odaya girdim ve pencerenin karşısına geçip bahçeyi izleyerek düşüncelere daldım. O şekilde ne kadar zaman geçirdiğimi fark etmedim. Saat geç olduğunda yatağa geçtim ve uyumaya çalıştım. Fazla uykum olmadığından yarım saat kadar yatakta dönüp durdum ve yarın beni nelerin beklediğini düşünerek uykuya daldım.

Tutuklu (Tamamlandı) ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin