Multimedia: Yavuz Soydan
Karşımda ki kişi Duru'nun fotoğrafını gösterdiği kişinin ta kendisiydi.
Bir süre şaşkınlıktan adamın yüzüne bakakaldım. Gerçekten de çok yakışıklıydı. Adam bana gülümsemeye başlayınca kendime geldim.''Tekrardan özür dilerim benim hatam.''
''Önemli değil dert etmeyin.''dedi ve gülümsedi.
''Anlayışınız için teşekkürler. Ben gitsem iyi olacak.''dedim ve adamın cevap vermesini beklemeden hemen oradan uzaklaştım. Koridorun sonunda kimsenin olmadığı bir yere gelince iyice soluklandım. Daha ilk günden rezil olmuştum. Çok güzel. Bir de güya adamı etkileyecektim. Ben bu salaklıkla böyle bir adamı nasıl etkileyebilirdim ki?
Birden yüzüm asıldı. Bu günlük bu kadar rezillik yeter diyerek asansöre binip revire geri döndüm.
''Çabuk geldin.''
''Daha vaktim bol. Zamanla öğrenirim her yeri.''dedim ve gülümsedim.
''Sen nasıl istersen.''
Hasta olmadığı için bende dolapları karıştırıp malzemelerin yerini öğrenmeye çalıştım. O sırada Kaan soru sordu.
''Kardeşin var mı?''
''Hayır yok. Senin var mı?''
''Evet var ama daha çok küçük.''
''Öyle mi? Kaç yaşında?''
'' Dokuz yaşında.''
''Gerçekten de küçükmüş. Kız mı?''
''Hayır erkek. Ayrıca küçük olmasına rağmen çok bilmiştir.''dedi ve güldü.
Bende onunla birlikte güldüm.
''Ben kahve alacağım. Sende ister misin?''
''Zahmet olmasın?''
''Ne demek. Sen burada bekle hemen getiriyorum.''
''Sağ ol.''
Kaan bir süre sonra elinde iki kahveyle döndü. Birlikte oturup kahvelerimizi içtik ve sohbet ettik. Saat çoktan öğlen olmuştu.
''Acıktın mı?''
''Fazla değil.''
''Ben biraz acıktım. Birlikte yemeğe gidelim istersen. Yemekhanenin yemekleri gerçekten çok güzeldir.''
''Peki o zaman gidelim.''
Birlikte asansöre bindik. On dördüncü kata gelince asansör durdu ve içeri Yavuz girdi. Onu görmemle gözlerim kocaman oldu ve hemen kafamı çevirdim. O da bana şöyle bir bakıp asansöre bindi. O sırada Kaan,
''Bir şey mi oldu?''
''Yoo hayır. Bir şey olmadı.''
Yemekhaneye gelince asansörden indik. Yavuz da bizimle birlikte indi. Elimden geldiğince ona bakmamaya çalışıyordum. Kaan ile birlikte yemekhaneye girip yemeklerimizi aldık ve bir masaya oturduk. Yavuz' da yemeğini alıp başka bir masaya oturdu. Açıkçası bir genel müdürün şirketin yemekhanesinde yemek yemesine şaşırmıştım. Belki Kaan'dan biraz bilgi alabilirim diye ona dönüp sordum.
''Sana bir şey sorabilir miyim?''
''Tabi.''
''Şurada oturan adam kim?''
''Yavuz Soydan. Şirketin genel müdürü. Niye sordun?''
''Hiç sadece bu gün görmüştüm de. Ayrıca bir genel müdürün yemekhanede yemek yemesine çok şaşırdım.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tutuklu (Tamamlandı) ✔
General Fiction''Barlas Poyrazoğlu '' Siyahın nasıl daha siyah ve nasıl daha çekici olabileceğini varlığıyla kanıtlayan, güçlü, asi ve sert bir adam. ''Beyza Güçlü'' Soyadının aksine o kadar da güçlü olamayan, giydiği forma gibi bembeyaz saf ve masum olan, buna ra...