.

2.3K 115 19
                                    

Deniz odaya girdiğinde ağır yaralı olduğunu söyledi. Adamın boynunu avucunda ezdi.
"Deniz. "
Buse, Deniz in boynuna sarılıp ağlamaya başladı.

" Özür dilerim. Yanında olmalıydım. "

Herşey birbirine girecek diye düşünüyordum. Deniz, Buse yi kucağına alıp dışarıya çıktı. Ben de dışarıdaki arabalardan birini çalıştırmayı becerdim.

.

.

.

Deniz i hastaneye götürünce sedye ye kadar yardımcı oldum ki birden ayakları altından yer çekilmiş gibi düştü.

" Kardeşim."

Şimdiyse kapının önünde onu bekliyoruz. Belki uyanacak, belki de sonsuzluğa dönecek.. Kollarım Eda yı sardı . O da korkuyor. Belli ediyor kendini. Elleri titriyor, ellerim titriyor.

Buse bir yanımda.. Gerçekten seviyor Denizi. Gözlerinden belli. Göz altları yorgunluktan şişmiş. Ama o Deniz i bekliyor.

Amca ise ilk geldiğinde oğlum deyip ağlıyorken, şimdi Hande yi sakinleştiriyor. İçinin nasıl yandığı  belli.

Beş saat oldu gözlerimi kırpmadan kapıyı izliyorum. . Selin gelmiyor. Gelmeyecek. Selin kaçıyor. Ben izleyemem, ben yapamam, ben gidiyorum dedi. Uzun süre konuşamadım bilir misiniz?  Bir daha da gelme diyebildim. Sinirim buydu.
.
.

Kafayı yemek üzereydim. Tam o anda boynumdaki dövmenin keskin bir acıya döndüğünü anladım.

" Neler oluyor? "

Eda da aynı durumdaydı. Deniz e birşey oluyordu. Acıdan gözlerim kaymaya, kararmaya başladı.

.

.

Hastanenin bir odasında Eda ile beraberdim uzanıyorduk. Sabah olmuştu demekki. Baygınlık ve yorgunluk bir oldu belkide.

Eda nın yanağını okşadım. Gözlerini açtı gözlerime baktı.

" Sen hiç gitme yanımdan. Olur mu? "

Normalde bu söz beni gülümsetirken şimdi gözlerim dolmuştu.

" Gel buraya sıpam. Söz veriyorum . "

Eda nın boynuna baktığımda dövme yoktu. Onun yerine boynu kızarmıştı sadece.

" Emre, dövme yok. "

Hiçbir şey diyemedim. Demedim. Tek elimden gelen sarılmak oldu. Sımsıkı sarılmak..

.

.

.
Deniz in Bakış Açısı
.
.
.
Bir ay sonra..

Karanlıkta olsanız bile herşeyi hissediyorsunuz. Ne olduğunu biliyorsunuz. Hatta görebiliyorsunuz. Gerçek mi bilmiyorsunuz ama hissediyorsunuz. Farkındasınız ama, keşke farkında olmasam diyorsunuz.

Emre geldi iyileştiğimde. O kadar çaresizdi ki..elimden gelebilse sarılacaktım ona. Eda kötü oluyor diye getirmiyordu. Bir kere Emre den izinsiz gelmişti. İçini öyle bir döktü ki benim içim kanadı sanki.

Selin gelmiyordu. Gelmeyeceğini biliyordum. Hayatım zihnim içinde bir zindana döndü sanki.

Buse..karanlık odam. Anlattı herşeyi. Hergün yanımda uyuyordu. Kollarım ne kadar sarmak istese de saramıyordum. Yaşadıklarını anlattı bana. Kaçırıldığını sonrasını. Ağlayarak nasıl tecavüze uğradığını.. Gözyaşım düştü o gün yanağına. Uyandım sandı. Sevinçten ağladı o gün. Sonra da umut kırıklığından...

Ve gün geldi çattı. Psikolojik tedavi altından çıkıp yanıma geldi.

" Sevgilim.. "

Cevap vermek istedim.

" Artık dayanamıyorum. Herşey benim yüzümden. Sen artık dönmeyeceksin. Benim.. Benim sana ihtiyacım var. Senin yanında öleceğim. " dudaklarıma bir öpücük koydu.

" Seni seviyorum. "

O zaman gözlerimi açmak için kendimi sınırlarının üstüne çıkarttım.

" uyanmak istiyorum. "

" iki tarafın da gücünü toplayamadı. "

" bu benim tek çarem. dönüş yok. "

" tek bir çare var aslında. çok zor bir seçenek. "

" Lütfen. "

" evrim geçireceksin. "

.
.
.
Buse nin Bakış Açısı
.
.
.

Son defa diyerek kokusunu içime çektim. Son nefesim o olsun istedim. Ellerimi dudaklarının üstünde gezdirdim.

" Hayat bana çok ağır geliyor. Su, yardım etmeye çalıştı. Sanırsam ben yapamayacağım. Benim için hayatını ortaya koyan adam böyleyken.. "

O anda sanki herşey beyaza döndü. Elimi tutmuştu. Sıkmıştı.

Gözlerimi açtığımda beyaz saçlı soluk tenli bir Deniz karşıma çıkmıştı.
.
.
.
.
Deniz in Bakış Açısı
.
.
.
.

Buse yi gördüm karşımda.

Arkadaşlar uzun zaman sonra yine merhaba. Kendimi ruhen çok yorgun hissediyorum. Çok kısa oldu kusuruma bakmayın lütfen. Devamını yazıp tekrar döneceğim size ..

Ilginiz için teşekkür ederim

Kurt Okulu Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin