Multimedia: RÜZGAR
Yoruldum artık yani bunca zaman belki sever diye hiç şikayet etmeden beklediğim o çocuk şimdi başka bir kıza aşık olmuş. Vay be allah bir bana çirkin şansı vermemiş ne deyim artık.
Ben onun yeşil gözlerinde kaybolurken o gidip ellerin olmuş dıley dıley zalım hayat diye haykırasım var. Resmen bir haftadır depresyondaydım ki ablamın artık canına tak etmiş olmalı beni yarıyıl tatilinde uludağa gönderdi. Vay be ablamdan beklenmedik jest.
Bir an iyi ki aşk acısı çekiyorum dedim. Şans bir kere yüzüme güldü. Karnemi almayı beklemeden 3 haftalık bu tatili yapmak için okulların kapanmasına bir hafta kala yola çıkacaktım. Yani yarın.
Üç bin kez bildiğim fatiha suresini okudum sonra sevinç dansımı yapıp çantamı hazırlamaya başladım.
Annem ve babamı 3 sene önce kaybetmiştik ablam üniversiteyi hem açıktan okuyor hem bana bakıyordu yani bize, ikimize. Tatil yapmak içinde çok imkânımız yok yani ama annem ve babamın hayattayken bizim hesabımıza yatırdıkları bir miktar parayla ablamın tatile gitmeme izin vermesine şaşırdım açıkçası. Ablam o eğitim masrafların için diyordu ama kafasına saksı neyim düşmüş olabilir.
Sabaha kadar heyecandan uyuyamadım. Genelde herkes yaz tatillerini sever ama ben tiksinirim yazdan, bir depresyona girerim bütün yaz evden çıkmam. Kış ayları benim aylarım canım aşkım kış.
Sabah saat 7de otobüse bindim sırıtmaktan yanak kaslarım ağrıyordu artık ellerimi kullanarak sırıtmamı yüzümden yok etmeye çalıştım. Yanımda ki hayvanat hatta hayvan kılıklı muşmula suratlı dinozar çakması Michael Jackson çoraplı tipsiz mahlûkat çocuk "deli misin kızım" dedikten sonra sırıtışım ellerimi kullanmama gerek kalmadan silindi.
Az önce saydığım lafları geri aldım bu çocuk afet taş meteor saksafon falandı yani. Saksafonda en sevdiğim enstrümanda.
Tabi çocuk 'deli misin kızım' diyeli tahminlerime göre 4 dakika falan olduydu hala aptal olmuş gibi gözümü kıprıştırarak çocuğa bakıyordum oda bu kadar yakışıklı olmasından kaynaklı alışık olduğu tepkim karşısında omuz silkip önüne dönüp gözlerini kapatmıştı.
Bende onun gözünün kapalı olmasından istifade muazzam yüzünü incelemeye başlamıştım ki napıyom ben deyip kendime geldim hemen önüme dönüp "sebebi neydi ki" dedim internet fenomeni amcanın lafını çalarak. Normalde bir şey karşısında söyleyecek söz bulamazsam bozuntuya vermeyip 'sebebi neydi ki' diyorum.
Adını bilmediğim yan tarafımda oturan neslinin tükenmiş olduğunu bize yıllardır yutturdukları dinozor çocuk (dinozor dediğim için çarpılmam inş amin) bana baygın gözlerle bakarak "algılama sorunun falan mı var" bu kadar geç cevap verirsen böyle bir şey demesi normal yani kızma dinozor çocuğa sonuçta oda bir brokoli.
'Puhajajhahahaha' diye bir kahkaha attım. Sırf rezil olmayım gülüşüm gerçekçi olsun diye aklımdan komik şey geçirdim o brokolili kısım. "Sussana be namkör dino" al bravo salak Su sen ne demeye kankanla konuştuğun ağızla karşındaki meteora konuşuyorsun. Çocuk benden tiskinsinde yüzüme kussun diye mi.
Amanın aklıma fekalet gelen bu güzel fikirle çocuğun ne diyeceğini beklemeden ayağa kalktım ve üst taraftaki sırt çantamı aldım içine yolda yerim diye doldurduğum abur cubur aşkımları aldım. Ve yerime oturup en hızlı halimle her şeyi ağzıma doldurdum. Jelibon cips çikolata yumuşak şeker baharatlı kraker ve son olarak su. Yol beni çok az tutar bu kadar abur cubur yersem elbette kusabilirim. Yoksa parmak devreye girecekti aklıma gelen bu fikri uygulamazsam sekiz gün on saat uyuyamam.
Aradan 15 dakika geçince mütüşlü bir kusma hissi geldikine anlatamam. Kusmak en nefret ettiğim şey ağzımda oluşan acı tadı sevmem ama insanların üstüne kusmayı çok severim. Daha önce matematik hocasının üstünede kusmuştum ay canım kendim ya.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DUYGUSUZ
RomanceSeni ben öldüremem ama seni intihara ben sürükleyebilirim. Herşeyimi öldüren adam. Herşeyini öldürecem. Onun ölmesini hiç istemezken onu ölüme itmek zorundayım.