Multimedia: Su uçurumdan atarken.
Sabah uyandığımda rüzgar yine yoktu. E ama artık yeter.
Bu sefer onu aramadım. Kalkıp hazırlandım. Daha sonra dışarı çıkıp bir kahvaltı yaptım. Hava çok güzeldi. Ne yapsam ne yapsam diye düşünerek yürüyordum. Birden aklıma bir fikir geldi ve rüzgarı aradım. Neyse başka zaman trip atacam ona şuan işimiz var.
"Alooo dinoo napıyon beni almaya geliyormuşsun ben öyle duydum sahilde seni bekliyordum bay" deyip telefonu yüzüne kapattım elbette gelecekti.
Yaklaşık yarım saat sonra rüzgar geldi. Arabaya bindim. "Hadi dino beni bir yerlere götür sıkıldım" dedim.
"Nereye gitmek istersin kusmuk"
"Bilmem"
"Ben biliyorum ama" deyip arabayı sürdü.
Saat akşama doğru geliyordu yani 17.32 falandı saat.
Geldiğimiz yer bir uçurumdu. Aşağısında deniz vardı. Çok güzel bir manzaraydı. İstanbulun dışında bir yerdi burası. Çünkü baya yol gelmiştik.
Yavaş adımlarla uçurumun kenarına geldim. Ve yere oturup bağdaş kurdum. Rüzgarda aynı şekilde yanıma geldi ve ellerini belime doladı.
"Ne olacak sonumuz" dedi.
Bu çocuk bir şeyler seziyor sanki. Uf ya nasıl kıyıcam ben buna ben dayanamam sana üzülmene ölmene. Allahım lütfen bana kanmasın.
RÜZGARDAN
"Ne olacak sonumuz" dedim.
Hiç bir şey demedi. Ama şuan ağladığını hissediyordum göz yaşları kafasını yasladığı omzumu ıslatmıştı.
Onun o küçük kafasında neler kurguladığını biliyordum. Beni çok saf zannediyordu ama değildim. Babamdan intikam almak için beni kullandığını biliyordum. Ona istediğini verecektim. İntikam alacaktı babamdan. Ama beni hiç sevmedi galiba. Sevse beni ölüme itmezdi. Üzülürdü. Ama onun benden önce üzülmesi gereken çok şeyi olduğunu biliyordum kızamazdım ona.
"Sonumuz ölüm" dedi.
Hala ağlıyordu. Ağlama diyemedim.
Ve devam etti. Ben susunca dayanamadı kesin tanıyorum onu konuşmadan duramaz.
"Dino sence bizim nasıl bir sonumuz olsun" dedi göz yaşlarını silip gülümseyerek bana bakıyordu.
"Mutlu" dedim. Bende gülümsemek istedim ama olmadı.
"Benim hakkımda ne biliyorsun" dedi. Onunla ilgili güzel şeyler söylememi istermiş gibi baktı gözlerime. Onun oyununa yalanına ortak oldum. Nefesimi keseceğini bile bile sevdim.
"Senin hakkında. Immm bir düşünelim. Güzel kızsın. Samimisin. Sonra güçlüsün"
"Bu kadarcık mı? Bak bende seni anlatıcam. Çok safsın kalbin temiz. Çok tatlısın. Sonra çok namkörsün" deyip güldü.
SU'DAN
Onunlayken bugün alacağım intikamı unutmak istedim. Her şeyi unutmak istercesine sarıldım ona sımsıkı sarıldım.
Sonra hönkürerek "öldürdün beni" dedi.
"Uf tamam bir daha sarılmam" diye trip attım.
Sonra beni ayağa kaldırdı. Uçuruma biraz daha yaklaştım.
"Yüzme biliyor musun" dedim aşağı bakarsak. Güzel çarpıp öleceğim kayalar yoktu aşağıda sadece su vardı.
"Evet ama burdan atlama yüksek burası" dedi. Tabi ki de onu dinlemedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DUYGUSUZ
RomanceSeni ben öldüremem ama seni intihara ben sürükleyebilirim. Herşeyimi öldüren adam. Herşeyini öldürecem. Onun ölmesini hiç istemezken onu ölüme itmek zorundayım.