5. Bölüm: CANIN YANACAK ZARA!

44.3K 1.7K 159
                                    

Bu bölüm birazcık +18 kısımlar içerir baştan uyarayım ;)

Multi: tam bu bölüme uygun...
3250 kelimelik upuzun bir bölüm sizlerle, oy ve yorumlarınızı bekliyorum gençler :) ❤ ❤

Keyifli okumalar; SEVGİLERLE ❤ ❤

5. BÖLÜM

"Gelinini gerdeğe hazırlasan iyi edersin Sümer Sultan! Gerçek bir kadın olmanın vakti geldi! " dedikten sonra konağı terk eden Akif Mirza'nın ardından Sümer Hanım gelininin yanına yere oturmuştu. Genç kızın yüzünü avuçladı ve kendisine bakmasını sağladı. Zara'nın ağlamaktan şişen gözleri, kızaran burnu ve iç çekişleri yaşlı kadının içini parçalamıştı.
Sümer Hanım; "Benim güzel gelinim... Ağlama yavrum, sen böyle üzülünce bende üzülüyorum." dedi. Zara, kayınvalidesine sımsıkı sarıldı ve yaşlı kadının kulağına fısıldadı;
"Anne... Ben çok korkuyorum."
"Korkma kızım, hepsi geçecek. Akif Mirza senin aslında kömür değilde elmas olduğunu anladığında umarım çok geç olmaz..." dedi Sümer Hanım. Gerçekten de Akif Mirza, Zara'nın değerini anlayabilecek miydi? Ya da anladığında geç mi kalacaktı? Bu iki sorunun cevabını da zaman gösterecekti elbet...

Akşam saatlerinde Sümer Hanım gelinini gerdek için hazırlamaya başladı. Zara önce güzel bir duş aldı ve kendine geldi. Akif Mirza kendisine kötü davransa da bu bir aya yakın süreçte ona hiç dokunmamıştı. Zara da farkındaydı, Akif Mirza kocasıydı ve artık onunla birlikte olması gerekiyordu lakin bu şartlar altında değil! Sümer Hanım Zara için aldığı kırmızı, dantelli ve ince askılı geceliği genç kıza verdi. Zara o açık saçık geceliği gördüğünde utansa bile kayınvalidesine karşı çıkamamıştı. Üzerine de kırmızı bir sabahlık geçirip kuşağını sıkıca bağladı sanki Akif Mirza o kuşağı çözemeyecek gibi! İşte kendini böylelikle daha da güvende hissetti. Sümer Hanım gelinini alıp yatağın kenarına oturdu ve ona gerdek gecesinde nasıl davranması gerektiğini usulüne göre anlattı. Zara, Sümer Hanım'ın her sözünde daha da kızarırken gecelikle aynı renk olma yolunda hızlı adımlar attı. Zara'nın bu masum ve utangaç halleri Sümer Hanım'ın hoşuna gidiyordu ve Zara'da kendi gençliğinden esintiler görüyordu.
Rojda, Akif Mirza'nın geldiğini haber verince Sümer Hanım son nasihatlerini de verip odadan çıktı. Zara, kayınvalidesinin gitmesi ile kendini daha da çaresiz hissetti ve titremeye başladı. Akif Mirza'ya karşı hissettiği nefret günden güne yerini hoşlantı kırıntılarına bıraktığı bu günlerde genç adamın bir inat ve kendini ispatlamak adına yapacağı birlikteliklerini istemiyordu. İlki elbette Akif Mirza'nın olacaktı çünkü Zara'ya göre bir kız bir kere evlenir ve sadece evlendiği adama ait olurdu. Akif Mirza'dan ayrılma veya kaçma fikrini bir kere bile düşünmemişti. Ablasının ölümünden sonra ortaya çıkanlar en çok da Zara'yı yıpratmıştı.

Akif Mirza çok değişken bir ruh halindeydi. Zara'yı suçlasa da içten içe onun masum olduğunu biliyordu. Sanırım kalbini sıkan elde bunun bir işaretiydi. Derin bir nefes alıp odaya girdi. Üzerindeki beyaz gömleğini dirseklerine kadar sıyırmış, saçları birbirine girmişti aynı ruh hali gibi. Zara oturduğu yatağın kenarından kafasını kaldırmadan duruyordu. Kokusundan kimin geldiğini anlamak zor değildi. Akif Mirza genç kızı gördüğünde yutkundu. Akif Mirza, genç kızın üzerindeki kırmızı sabahlığın içinde ne olduğunu bilmese de görünen dolgun göğüsleri ve süt beyaz bacakları beklemediği kesindi. Küçük bir kız çocuğu olarak gördüğü kız aslında gerçek bir kadınmış aslında; boyundan dolayı minyon, güzel bir kadın...

Akif Mirza, kararından vazgeçme düşüncesini bile genç kızın güzelliğini görünce silmişti. Kendinden emin adımlarla yürüdü ve genç kızın yanına oturdu. Zara'nın hala kafasını kaldırıp kendisine bakmamasına ve susmasına sinirlense de sustu bir süre. Genç kız yanındaki hareketlilikle Akif Mirza'nın yanına oturduğunu anladı. Zara'nın çocuk kalbi heyecan ve korkudan dolayı resmen ağzında atıyordu. Akif Mirza genç kızın elleri ile oynadığını görünce bakışlarını oraya çevirdi. Zara'nın avuç içleri kızarmış ve bazı yerleri kanamıştı, Akif Mirza bunu yapanın kendi olduğunu hatırladığında yani genç kızı yere doğru ittiğinde olduğunu bildiği için kendine içinden bir küfür savurdu. Zara'nın soğuk ellerini, kendi iri elleri arasına aldığında genç kızın avuç içlerini öptü. Bu dokunuşla Zara daha da çok titremeye başladı. Zara kafasını kaldırdığında bakışları Akif Mirza ile kesişti. Genç adam kahverengi gözlerini Zara'nın orman yeşili, ürkek gözlerine diktiğinde içinde süre gelen savaşa son vererek genç kızın yanağına elini koydu. Akif Mirza'nın yanağını okşayan eli ile genç kızın gözleri kapandı. Akif Mirza elinin altında titreyen vücutla ne yapacağını bilemedi. Zara'nın nefes alış verişleri sıklaşmış, göğüsleri hızla inip kalkıyordu. Akif Mirza'nın gözleri sabahlıktan taşan, inip kalkan göğüslere daldı. Sonra gözlerini genç kızın yüzüne çevirdi, yüzü bebek gibiydi; masum, berrak ve doğal...

Aşka Emanet [FİNAL OLDU]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin