2.Bölüm "Deli Ya"

2.5K 325 221
                                    

Keyifli okumalar...

"Şimdi size soruyorum Murat Bey, hayal kurmak kötü bir şey mi? Kimseye zararım yoktu oysaki. İnsanların bir süre sonra alaylarına, hatta dışlamalarına bile alıştım. Fakat yaptıkları son şey, çok ağır geldi. Sırf farklıyım diye ezilmekten bıktım. Sırf masumane bir hayal kurdum diye dışlanmaktan bıktım. Size şunu soruyorum, farklı olmak kötü bir şey mi?"

"Tabi ki de hayır Derin. Hayal kurmak her insanın yaptığı bir şey. Bazen ben de hayal kurarım. Ayrıca hayali arkadaşının adı neydi?"

"Max."

"Peki bana biraz Max'tan bahsedebilir misin, mesela ilk ne zaman çıktı ortaya?"

"Çok uzun zaman olmadı aslında, bir buçuk sene oluyor."

"Peki sence neden Max var, yani bunu hiç düşündün mü?"

"Aslında evet. Hiç diğer çocuklar gibi olmadım, her zaman yalnız ve tek başımaydım. Ailem ayrı... Baban ben küçükken evden gitti ve annemle beraber büyüdüm. Sorunlarımı her zaman içimde yaşayan biri oldum. Anneme ne zaman bir şey anlatmaya kalksam, işten yorgun bir şekilde geldiğini gördüm." Buruk bir gülümse ile konuşmaya devam ettim "Bu yüzden her zaman sorunlarımı kendi başıma çözmeye kalktım ama başaramadım."

Murat Bey halime üzülmüş gibiydi. Önce oturduğu koltukta yavaşça doğruldu sonrasında masasının üzerinde iki elini birleştirerek, boğazını temizleyip konuşmaya başladı.

"Anlıyorum, peki bu süre zarfında Max hangi zamanda ortaya çıktı?"

Derin bir nefes alıp düşündüm. Tanımadığım birine kendimi anlatmak, hiç benlik bir hareket değildi aslında. Gözlerimi yavaşça Murat Bey'e çevirip baktım. Bir süre yüzünü inceledim: kahve tonlarında olan gözlerini, ardından koyu kahve saçlarını... Sonrasında ellerimi saçlarıma götürüp yeri izlemeye başladım.

Murat Bey durumu fark etmiş olacak ki sesini alçaltarak güven veren bir tonda " Bana güvenebilirsin" dedi.

Derince nefes alıp karşımda oturan adama bir kez daha baktım ve konuştum.

"Bir gün herkesle konuşmayı kesmiştim. Annemle, okuldakilerle hatta kendimle. Artık düşünmüyor, hayal bile kurmuyordum. Yabancılaşmıştım kendime. İşte o an sesini duydum, 'Yanındayım...' "

Murat bey sakin adımlar ile oturduğu koltuktan bir kez daha doğruldu ve yavaşça ayağa kalktı. "Bugünlük bu kadar yeter bence, biraz dinlenmem lazım. Ama yarın tekrar görüşür bu konu hakkında detaylıca sohbet ederiz. Ayrıca yarın sana anlatacağım bazı şeyler var" diyerek içtenlikle gülümsedi.

"Pekala." Dedikten sonra önümde duran koca kapıyı açıp dışarıya çıktım. Kapıyı kapattığım sırada bir çocukla çarpıştım.

"Lan yandım zalımın oğlu!"

"Zalımın oğlu ne ya?"

"Her zaman bu kadar dalgınsan bu söz duyacaklarının yanında bir hiç." diyerek elimle bacağımı serinletmeye çalıştım.

"Şey.. Özür dilerim, bilerek yapmadım. İsteyerek oldu."

"Ne dedin sen?"

"Dilim sürçtü boş ver. Ben gerçekten özür dilerim. Ya çok acıyor mu?"

"Önemli değil, altı üstü sıcak bir kahve üstüme döküldü ve yanıyorum."

"Gerçekten çok, çok özür dilerim."

"Neyse boş ver." Aceleci bir tavrı vardı uzatmak istemiyordum.

"Tamam iyisin. O hâlde, şimdi gitmem gerek. Tekrar özür dilerim." diyerek odadan içeriye girdi.

DIŞLANMIŞLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin