7.Bölüm "Kayra'nın Evi"

1.2K 200 121
                                    

Multi Psikolog / Murat Bey😀

Kayra'nın bir apartmandan içeriye girmesi ile ben de hemen onun ardından içeriye doğru yöneldim. Kayra önde ve ben de arkadan olmak üzere beraber tam tamına 6 kat çıkmaya başladık. Çıktığımız merdivenlerin sayısı da gözümde yükselmeye başlayınca, ben de artık günün sorusunu sormaya karar verdim.

''Kuzum sizin binada asansör yok mu?'' diye bir soru yönelttim, alacağım cevaptan da biraz korkmuştum aslında.

Kayra ciddi bir ses tonu ile "Var." deyince ben de huysuz bir şekilde ''Ee o zaman niye söylemiyorsun da yürüyerek çıkıyoruz kızım?'' deyip sitem ettim.

''Sormadın ki?'' diyerek 32 diş gülümseyince Kayra, onu 6. Katın merdivenlerinden atmaya karar verdim. Fakat her ne kadar bunu yapmak istesem de şeytana uymayarak yine vazgeçtim.

"Neyse zaten geldik. İşte burası benim evim." deyip cebinden çıkardığı anahtar ile büyük kahverengi oymalı ahşap kapıyı açıp içeriye doğru adım attı.

Kayra evin içine büyük bir adım atıp gözden kaybolduktan sonra, ben de hâlâ kapı eşiğinde durup bir korkuluk misali beklemeye devam ettim.

''İçeri girmeyi düşünüyor musun, yoksa orada durmak daha mı keyifli?''

"Biz iyiyiz böyle ya. Sonuçta bir Yılmaz Morgül fanatiği de olabilirsin."

Komik olduğunu sanan Max'a aldırmadan Kayra'yı yanıtladım.

"Şey, evet geliyorum sanırım."

Genelde pek kimsenin evine girmeyen ben, bugün Kayra'nın evine girmiştim. Sizler için belki de kolay bir şeydi bu, ama benim için inanın fazlası ile zor ve yine fazlası ile de tuhaf bir durumdu. Zaten doğru olan da bu değil miydi? Fakat aslında kötü olan şey, daha önce evine girebileceğim bir arkadaşımın bile olmamasıydı. Bu yüzden de hem sevinmiş hem de fazlası ile üzülmüştüm açıkçası.

Kapıdan içeriye girince sol tarafımda uzun geniş bir hol göründü. Holün içinde ise karşılıklı olarak denk gelmiş veya ayarlanmış olan bir sürü kapı duruyordu. Kayra holün sonundaki kapıdan bana doğru gülümseyerek el sallayınca, bende oranın onun odası olduğunu anladım. Uzun ve pek çok kapılı olan holde yavaş ile ilerlerken, sonunda Kayra'nın odasının kapısına gelip, kapıyı da yavaş bir şekilde araladım. Kayranın kişiliğinin aksine, odası çok zarif duruyordu. Hani oda insanın kişiliğini yansıtır ya, işte bu oda Kayra'nın kişiliğinin tam aksine duruyordu. Kapının hemen karşısında, yani odanın da tam ortasına denk gelecek bir şekilde ayarlanan büyük, siyah bir yatak duruyordu. Hemen solunda da pelüş hayvanlar ile doldurulmuş olan ve oldukça şaşırmama da yol açan koca, büyük bir dolap, sağ tarafında da geniş, siyah beyaz renklere sahip olan büyük bir gardırop duruyordu. Dolabın kapakları da tamamıyla aynalarla kaplanmıştı. Böylece sadece dolaba bakıp odada neyin olduğu görebilirdiniz. Aslında buna şaşırmamak gerekirdi. Çünkü Kayra tarzı ile gereğinden fazla ayna karşısında çok vakit harcıyormuş gibi duruyordu. Kapının sol ve sağ tarafında ise büyük, iki adet kitaplık vardı. Kitaplığın içinde de pek çok kalın kitaplar ve de birçok roman duruyordu. Kayra'nın makyaj masası ise gardırobun hemen tam yanında ve odanın yine tam ortasına denk olan bir yerde de büyük bir akvaryum duruyordu. Duvarlar da bordo rengine boyanmış ve oda ise çok hoş bir havaya bürünmüştü. Ben ağzım açık bir şekilde odayı izlerken Kayra da bu durumu fark etmiş olacak ki gardırobundan kıyafetleri ararken bir yandan da benimle konuşmaya başladı.

"Eminim şaşırmışsındır."

"Yani biraz." dedim hala afallamış bir şekilde etrafa bakınırken.

DIŞLANMIŞLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin