Karşımdaki kişiyle göz göze geldiğimizde korku bütün vücudumu esir almıştı. Adonis ve Menosun gitmesine lanet ederek yavaşca geriye adım atmaya başladım.
"Bak sen şu işe, bir sıçan bir sıçanı kurtarmaya gelmiş."
Hem alayla gülüyor hem de yavaş yavaş bana doğru yaklaşıyordu.
"Seni buralarda ilk defa görüyorum."
Cevap vermemeliydim ve dikkatini dağıtarak kaçmalıydım ama Hermiayı da burada böyle bırakamazdım. Yüzü gözü dağılmış berbat bir haldeydi. Ben kaçarsam karşımdaki bu pislik ondan çıkarabilirdi hıncını. Kisor büyücüsünün verdiği küçük iksirde Menostaydı. Bir anda ne olduğunu anlamadan üzerime hızlıca koşarak kolumu tuttu. Hız yeteneği olduğu belliydi. Ne yaptığını çözemiyordum ama sırıtıyordu. Hızla beni Hermia'nın bulunduğu odaya fırlatırcasına itti. Yere düştüğümde yanıma gelmesine fırsat vermeden olduğum yerden ayağa kalktım. İçeriden ayak sesleri gelince Adonis ve Menos olmasını diledim. Gördüğüm manzara karşısında şok oldum. İki adam Menos ve Adonisi sürükleyerek odanın içine getiriyordu ve ikisi de hareketsizdi. Menos ve Adonisi yerde hareketsiz bir vaziyette görünce kan beynime sıçradı resmen. Gözlerimin dolduğunu hissettiğimde içimden 'sakin ol' diye sayıklıyordum. Şu an yapılabilecek en aptal şey panik yapmaktı ve ben bunu yapmayacaktım.
"Efendim, bu ikisini içerideki odada yakaladık."
Bu zamana kadar gelmemiş olmaları bu yüzdendi demek. Konuşan adama doğru yürüdüğümde 'seni pislik' diyerek yüzüne vurabileceğim en güçlü yumruğu geçirdim. İkisini öyle yerde baygınca görmüştüm ve Hermia'nın o berbat hali de beni fazlasıyla öfkelendirmişti. Adam yediği yumruğun etkisiyle geriye savrulduğunda hiçbiri böyle bir şey beklemiyor olacaktı ki hepsi şaşkınca yüzüme bakıyordu. Hermia'yı döven adam şaşkınlığını silerek yüzüme ağır bir tokat geçirdi. Yanağım hem sızlıyor hem de ağrıyordu. Gözlerim hafif karardığında başımı sağa sola sallayarak gözlerimi kapatıp açtım. Vurduğu tokat ağırdı ve beni sarsmıştı. Adam vurduğunda Adonis'in kıpırdamayan bedeninin üzerine düşmüştüm. Ayağı tekrar kalkacağım sırada Menos'un cebindeki parlaklık gözlerimi aldı. Bu Kisor büyücüsünün verdiği küçük felç iksiriydi. Kalkarken Menos'un cebindeki şişeyi almayı da ihmal etmedim. Ben tek başımaydım karşımda ise üç adam vardı. Ne kadar şansım vardı bilmiyorum ama ayağı kalktığımda yüzüme bir tokat daha yemiştim. Yanağım acıyla sızlarken ağlama isteğimi arka plana itmeye çalıştım. Ben yerde acıyla yatarken bana acımasızca vuran adam konuşmaya başladı.
"Götürün. Halledin, arkada iz bırakmayın."
Dediği şeyi ilk başta idrak edemesem de sonradan kafama dank etmişti. İki adam da 'tabii efendim' dedikten sonra omzumdan tutarak kaldırmaya çalıştılar. Elimde ki son kozu kullanmalıydım. Geriye kalan tüm gücümle 'imdat! Yardım edin!' gibi şeyler söyleyerek bağırmaya başladım. Adam beni kaldırırken ayaklarımı yere vuruyor engellemeye çalışıyordum. Birisi eliyle ağzımı kapatmaya çalıştığında elini ısırdım. Bunun üzerine bir tokat daha yediğimde başım artık dönüyor, gözlerim kararıyordu. Yine de kurtulabilme umudu ile çırpınmaya çalışıyordum. İşte ne olduysa o sırada oldu. Kapının önünde Erastusu görünce istemsiz bir şekilde sevindim. Hermia da Erastusu görmüş olacak ki daha çok çırpınmaya başladı. Erastus öne atılarak bana ağır tokatlar yediren adamın boynuna bıçağı dayadı.
"İkisini de bırakın yoksa keserim boğazını. "
Ürkütücü haliyle bağırıyor ve bıçağı adamın boynuna daha sert bastırıyordu. Neye uğradığını şaşıran adam beni tutan iki adama beni bırakmasını söyledi. Ellerinden kurtulunca ayağı kalkarak Hermia'nın yanına gittim. Ellerini, ayaklarını ipten kurtararak kalkmasını sağladım. Hermia, Erastusa dönerek konuşmaya başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ATALANTE | [TAMAMLANDI]
Fantasy"Hayatta kalmak istiyorsan insan olduğunu gizle." FANTASTİK #1 / 10.10.2019 BILIM KURGU #1 /01.12.2020 | Seri 3 kitaptan oluşacaktır. Üç kitap da tamamlanmıştır. Serinin ilk kitabıdır. | ..... #Bu kitap 2015 yılından beridir kurgulanıyor ve yazılıy...