12.BÖLÜM-ÖZEL BİR GECE(3)

18 2 0
                                    

12.BÖLÜM

ÖZEL BİR GECE(3)

"Sizleri buraya ilk getirdiğimizde hiç de inançlı değildik. Sessiz, sakin, rutin yaşamımızı allak bullak edeceğinizden öyle korktuk ki! Pek çoğumuz "küçücük bebekler bizim yapamadığımız neyi yapabilirler ki" diyordu. Çaresizdik. Umutla size sarıldık. Genetiğinizde zaten var olan yeteneklerinizi geliştirip sahip olduklarımızdan da ekledik. Bizi hayal kırıklığına uğratmadınız. Önce mahvolmanın eşiğindeki dünyayı "Öfkeli Güneş"'ten kurtardınız. Sonra umutsuz bir durumda ne yapacağımızı bilmez bir haldeyken karanlık gezegenden yedi kardeşimizi ölümün parmak uçlarından alıp tekrar aramıza getirdiniz.

Durdu, hala daha o anıları hatırladığında üzüldüğü belli oluyordu;

"Bu konuda hep, minnettarlığımızı yeterince gösterememiş gibi hissediyorum. Dünya gezegeni üzerinde yaşayan sekiz-dokuz milyar canlı; sakin, sıradan yaşamlarına devam ederken; kutuplarda yaşanan kaosu da siz bitirdiniz. Tarih kitaplarında adınız olmayacak, gezegeninizden tek kişi bile size teşekkür edemeyecek ama izniniz olursa tüm ikarusların ortak duygularını ben dile getirmek istiyorum. Yaşamlarına tekrar yıllar hediye ettiğiniz tüm insanlık adına, yedi kardeşimiz adına ve Tenebris gezegeninde çok mutlu bir yaşam sürdüren hermafrodit torunlarınız adına; sizlere teşekkür ediyoruz.

Kenara doğru çekilince arkasındaki şeffaf duvar belirginleşti ve bembeyaz kıvırcık saçları, resmi protokol giysileri içindeki Tenebris Gezegeni başbakanının gülümseyen tombul yüzünü gördüler. Alnına düşen bir bukleyi geriye doğru üfledikten sonra sevgiyle, muzipçe bakarak kaşlarını indirip kaldırdı.

"Sizler için itinayla giyindim. Beğendiğinizi umuyorum."

Boynundaki minik uğur böcekleriyle bezeli sarı renkli papyonunu düzeltti.

"Bu şahsıma münhasır ama. Hepinizi selamlıyorum dostlarım. Sık sık başkanla haberleşmemize rağmen bu özel gece münasebetiyle bizzat durumla ilgili bilgi vermeyi arzu ettim."

Ellerini açarak hüzünle başını yana doğru eğdi.

"Keşke şahsen katılabilseydim ama biliyorsunuz görevim gereği, yeteneklerimi kullanmamaya özen gösteriyorum. Misafirlerimize gelince"!!!

Elini ağzına doğru götürerek mahcup bir tavırla önüne baktı.

"Afedersiniz misafir dedim değil mi? Onlar artık birlikte yaşadığımız kardeşlerimiz. Tenebrisliler ve Dünyalılar, birlikte yaşama konusunda tahminlerimizin ötesinde bir uyum sağladılar. Ara sıra ferdi anlaşmazlıklar olsa da-ki bu tip olaylar iki kardeş arasında bile yaşanabiliyor- kayda değecek şeyler değil. Herkes çok mutlu. Öyle güzel yardımlaşıyorlar ki! Kar üstünde yapılacak tüm işleri dünyalılar üstlendi. Üretim arttı. Tenebrisliler çok daha bolluk içinde ve rahat yaşamaya başladılar.

Tüm salon alkış sesleriyle inlerken çocuklar gelecekteki torunlarının yaşıyor olmalarından duydukları mutlulukla ayağa kalkmış "Tenebris! Tenebris!" diye bağırmaya başlamışlardı.

Tenebris başbakanı elini kaldırarak alkışların durmasını rica ettikten sonra doğrudan çocuklara doğru baktı. "hayır" dedi.

"Bu konuda teşekkür edilmesi gereken birileri varsa oda sizsiniz gençler. Zekanız ve sorunlara çözüm bulma çabalarınızın önünde ben ancak saygı ile eğilebilirim. Sizlerle tanışmayı öyle çok arzu ediyorum ki? Yedi ile ne zaman baş başa kalsak, Zembereğinden boşalmış bir yay gibi durmadan sizleri, hayatını nasıl kurtardığınızı anlatıp duruyor.

Durdu. Gözlerini kapatıp havaya doğru baktı;

"lütfen kusuruma bakmayın, eğer size tekrar rastlama şansı olsaymış söyleyecekleri varmış. İsimleri yanlış hatırlarsam lütfen anlayışla karşılayın çünkü beşinci dinleyişimden sonra kulak vermeyi bıraktım.

Avuçlarını açtı. "Tenebris yaşım oldukça ileri." Göz kırpıp anlatmaya devam etti.

"Nicholas ve Kadim dedeleri olabilirmiş ama Aleda olmadan tekrar yaşama dönmesi imkansızmış. O anda bunu söylemediği için yüreğinde kocaman bir ağırlıkla dolaşıyormuş. İşte sizlere iletmek istediği aynen buydu."

Sıkıntıyla dudaklarını şişirip gözlerini devirdi, başını öne doğru uzatıp fısıldadı.

"Kimbilir onu buzların arasından çıkarışınızı daha kaç kez dinleyeceğim. Kendi kendime sabır diliyorum.

"Bizden de ona bir mesaj iletebilir misiniz efendim?

Aleda arkadaşlarının arasından sıyrılarak holograma doğru yürüdü.

"Onu çok seviyoruz ve eğer mağarada öne atılıp bize vakit kazandırmasaydı onu kurtaracak kimse kalmayacaktı."

"Böylece durumu eşitlemişsiniz!-başkan kahkahalarla güldü;- Teşekkür ederim belki artık genç dostum farklı konulardan bahsetmeyi akıl eder."

Vedalaşması da konuşmaya başlaması gibi sevimliydi. Görüntüsü el sallayarak kaybolurken başkan tekrar sahnenin ortasına gelerek başını salladı.

"Aldığınız haberlerle çok mutlu olduğunuzu görüyorum. Fazla uzatmayacağım. İlk ayrılışımızda yine burada toplanmış ve seçmeniz için telepatik yoldaşlarınızı göstermiştik. Onlar yanınızda oldukları için rahat ve huzurluyuz. Bu gecenin sürprizi de R.1 ve Tenebris başbakanıydı. Gördüğüm kadarıyla ikisi de yerinde bir kararmış.

Yanlış hatırlamıyorsam "umarım bir daha hiçbir sorun çıkmazda tekrar görüşmeyiz" demiştim ama ne kadar yanıldığım ortaya çıktı. Bu kez tam tersini söyleyeceğim. Umarım hep yaşamımızda olursunuz ama sorun çıkmadan.

OY VE YORUMLARINIZ İÇİN TEŞEKKÜR EDERİM:))))))))))))))SEVGİYLE KALIN:)))))))))))))

HU-DE-DİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin