Bölüm 16

97 15 0
                                    

2 hafta sonra
Yaren'in gözünden

Çok mutluyum, sonunda bir iş buldum. Bir hafta sonra otel de işletmeci olarak işe başlicam. Hiç tecrübem olmamasına rağmen maaşımda geyet iyi. Sabır ettim dua ettim sonunda kabul oldu, şükürler olsun. Akşam Kerem ve kayınbabam işten geldikten sonra bütün ailede sofradayken onlarla da paylaştım. Beni tebrik ettiler. Tabi kayınbabam pek mutlu olmadı, çünkü aileşirketimiz de çalışmamı istiyor ama ben kabul etmedim. Kayın validem "senin için çok dua etmiştim" dedi ve bende "teşekkür ederim anne, kabul oldu sonunda" dedim. Kerem ve görümcem de "hayırlı olsun" dedi. Buarada kerem ile aramız yavaş yavaş düzelmeye başlıyor, bana karşı artık eskisi kadar sert ve kötü değil. Yavaş yavaş düzelecek, ben sabır ederim, sonuçta aşk, ilişki, evlilik emek ister sabır ister. Üç yıl önce ne olduda bozuldu aramız hala anlamadım ama boşverdim artık. Ne olduysa oldu benim Keremden vazgeçmeye hiç niyetim yok, galiba oda benden vazgeçmek istemiyor. Almanyadan geldiğinden beri hala bana dokunmadı ama en azından artık ayrı yatmıyoruz. Arada sırada beni uyudu sanıp saçlarımı okşuyor, kokluyor. Benden gizli yapmaya çalışsada beni çok mutlu ediyor.

Bir buçuk hafta sonra

Kayınbabam işten geldi ama Kerem hala gelmedi, telefonlarımıda bakmadı. Bugün çok tuhaf şeyler oldu, gerçi sadece bugün değil son bir kaç gündür oluyor. Adamın teki beni takip ediyor, ilk başta hergün aynı yoldan gidiyoruz normal sandım ama bugün emin oldum. Bir arkadaşım ile işten sonra bir restaurant'a karnımızı doyurmaya gittik ve o adam yine oradaydı, yemeğimizi beklerken çantamdan çıkardığım küçük aynam ile kendime bakim derken aynadan 'o' beni takip eden adamı gördüm. Sonra arabama bindim eve gidiyordum ve yolda bir benzinciye uğradım ve bu seferde arabanın içindeki aynadan aynı adamı yine gördüm. Artık korkmaya başladım bunu Kerem'e anlatmam lazım ama hala gelmedi. Kayınbabam "eski arkaşları ile görüşecekmiş" dedi ama saat gece bir oldu, merak etmeye başladım. Telefonlarıma da bakmıyor.

Saat 03:30

Gece gece Telefonum çalmaya başladı. Gözlerimi açamadım ama telefonu yastık'ımın altından çıkarıp kaldırmayı becere bildim. Gece gece arayanında kim olduğunu görmedim.

Yaren: Alo!

Arayan: Aloooğğğ...

Yaren: Kerem senmisin?

Kerem: Aloooğğ, yeereenn, kapıığğ.

Yaren: Kerem ne diyorsun.

Kerem: kapığğıı açın artıhhh.

Yaren: aşşağıdamısın? Bekle iniyorum.

Kerem: kapığğ eeeloooğğ..

Yaren: kapat indim kapat.

Telefonu kapattım ve kapıyı açtım. Kapıyı açtığımda Kerem kapıya yaslanmış bir şekildeydi, ayakta zor duruyordu. Kıravat'ı da beline bağlamış. Gerçekten çok şaşırdım keremi bu halde görünce, onu daha önce hiç bu kadar sarhoş görmemiştim. Bu ikinci sarhoş oluşu, yani benim şahit olduğum. En son, birlikte gittiğimiz mezuniyet balosunda sarhoş olmuştu (Keremin mezuniyet balosu). O günde bütün gece bana şarkılar söylemişti ve pop müzikte halay çekmeye çalışmıştı. O geceyi dün gibi hatırlıyorum çünkü beni çok güldürmüştü. Sonra ben onu araba ile eve bırakmıştım, ona içmemesini söylemiştim ama bana "sadece iki pardak bitanem, söz" demişti ama benden gizli arkadaşlarıyla beraber bütün şişeyi içmiş, içtiğini görmedim çünkün ben o ara kızlarka eğleniyordum. Onu eve götürdüğümde kapıyı emine hanım açmıştı ve bana "oğlumu ne hale getirdiniz, bunun hali ne böyle" demişti, sanki elimle içirdim kereme, kadın bana patlamıştı. Keremde annesine (sarhoş bir ses tonu ile) "anam güzel annem ben geldim, ben buraya nasıl geldim? Yaren, sendemi bizimle oturuyorsun, neden hiç karşılaşmadık? Çok tuhaf" demişti. Bende sadece tebessüm etmiştim, sesli gülmemek için kendimi zor tutmuştum. Sonra kerem düşer gibi oldu ve annesi omuzunun altına girip içeri taşımıştı, kapıyıda yüzüme teşekkür bile etmeden kapatmıştı. O zamanlar kayınvalidem biraz sevimsizdi de.
Ozmanlar iyidi be. Yine kavga ederdik ama küs durmaya dayanamazdık, kerem hemen gönlümü alırdı bana tatlı jestler yapardı. Hatta birkeresinde telefonumu kaldırmadığı için ona çok kızmıştım ama tam 3 saat kaldırmamıştı, telefonunu sessizde unutmuştu bende doğal olarak merak etmiştim sonra tartışmamız birden büyümüştü nasıl büyüdüğünü hala anlamış değilim. Sonra kerem bana "Aptal" diye bagırmıştı bende onunla iki gün konuşmamıştım, okula da gitmemiştim oda en son dayanamayıp ikinci gün odamın penceresinin önüne dikelmişti babam görücek diye ödüm kopuyodu. Onu arayıp gitmesini söylemiştim ama bana "sen beni affetmeden şurdan şuraya adım atmam" demişti, gerçektende gitmemişti yaklaşık altı saat çiseli havanın altında beklemişti. Sonra bende babama çaktırmadan aşşağıya inmiştim ve sarılıp barışmıştık. Şimdi düşününce çok güzeldi o günler. (anılar son)

Kalbim ÖlüyorHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin