XSelena'nın ağzından;
Hayır anlamıyordum neden beni rahat bırakmıyordu?
Sinirim bozulmuştu. Evet ondan kaçıyordum. Neden kaçıyorum biliyor musunuz? Onu dinlersem yumuşamaktan korkuyorum, onu affetmek istemiyorum bu yüzden.
Babam aradığında açtım. "Selena,derhal buraya geliyorsun." dediğinde "Neden?" diye sordum.
"Bir şeyler planladım. 15 dakika içinde burada ol." diyince gözlerimi büyütüp yerimden kalktım ve Starbucks'tan çıktım.
Arabama atlayıp şirkete doğru sürdüm. Odasına atladığımda Justin ve babam konuşuyorlardı.
Justin'le göz göze geldiğimizde hemen göz devirdim. Zaten ben gelmemle onun çıkması bir oldu. Tam görememiştim bile.
"Selena. Çalışmaya ne dersin?" dediğinde "Hayır." diyip oturdum. "Bak şuanda hazırlanması gereken bir sürü liste var ve ne yazık ki yaklaşık 1 haftadır birini bulamıyoruz. Bulsak da güvenimizi kazanamıyorlar veya becerileri yok. Bir süreliğine burada çalışsan olmaz mı?" diyince güldüm.
"Baba hayatta olm-" sözümü kesti ve "Selena sen yaparsın bu işi biliyorum, sadece bir süreliğine." dedi.
"Justin'i görünce neden şaşırmadın?" dedi cevap vermeyince. "Biliyordum çünkü." dedim.
"Anladım peki Selena hanım şimdi sizi odanıza alıyoruz." dedi. "Olmaz demiştim." dedim.
"İtiraz etmeni istemiyorum Selena. Derhal odana." dedi kapıyı gösterip. "Nerede?" dedim bıkkın bir sesle.
"Benim kendimce bir işim var baba neden bunu yapıyorsun?" dedim. "Doğru düzgün bir iş bile değil. Cover yapmak! Gerçekten mi? Para kazanırsın en azından kendi emeğinle." dedi.
"Justin'in odasını biliyor musun?" dediğinde "Hayır." dedim. "Sana göstericekler. Aynı odadasınız." dedi.
"Ne? Gerçekten mi? Yapma işkence bana yeter." diye bağırdım. "Bağırmayı kes Selena. Oda aşırı derecede büyük bir oda ve ayrı odalar gibidir." dedi.
Sinirle odadan çıktım ve babamın asistanından Justin'in odasını göstermesini istedim. Topuklu ayakkabılarımla hızlıca yürüdüm.
Odaya aniden dalış yaptım ve masaya geçtim. Justin yoktu şuan. Ayağa kalkıp pencereden dışarı baktım.
Çantamın ipi masanın kenarına takılmıştı. Eğildim ve onu çözmeye çalıştım.
"Hayır." diye tanıdık ses odaya girdi. Yaptığım işi bırakıp dinlemeye koyuldum.
"Siktir ne?" dedi. "Nerdeydi?" diye devam etmişti. "Hadi be?" dedi. "Neyse tamam kapat." diyip oturdu galiba.
Cebimdeki kulaklığı çıkarıp kulaklarıma taktım ve telefondan müzik açtım. Bir şey ile uğraşıyormuş gibi yapacaktım yani onu duymadım sanacaktı.
"Çıksana be." dedim. Sonra eğildim yerden kalkıp Justin'i gördüğümde "Ay." diye bir ses çıkardım ağzımdan.
Kulaklıkları çıkardım. "Ne işin var senin burada?" dedi. "Hiç." dedim.
"Ne demek hiç?" dedi. "Babam bir süreliğine burada çalışıcaksın dedi." dedim. "Birini arıyordu zaten." diyip göz devirdi.
"Sende itiraz etmedin." diyince kahkaha attım ve "Tabikide itiraz ettim hem de bağırarak ama beni dinlemedi, çok bilmiş Justin Bieber." dedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Feel Me• (Tamamlandı.)
Fiksi Remaja"Eğer bir gün geri gelirsen veya karşılaşırsak buna pişman olacaksın ve o zaman ben olmayacağım." Jelena Fanfiction ??