LUKE
"Luke, servisi kaçıracaksın."
"Luke, oğlum kalk artık çok gecikiyorsun."
"Luke! 10 dakikaya servisin geliyor!" diye bağıran annemin sesiyle sonunda gözlerimi açabildiğimde kafamı çevirip dijital saatime baktım.
06.50
"Neden beni daha önce uyandırmadın anne." diye söylenerek yataktan kalktım.
"Altı buçuktan beri seni kaldırmaya çalışıyorum Luke. Çabuk hazırlan, okulda kahvaltı edersin." dedi ve odamdan çıktı. Dişlerimi fırçalayıp üzerimi giyindikten sonra tıraş olacak kadar vaktim olmadığı için zaten çok az çıkmış olan sakalımla okula gitmenin en iyisi olacağını düşündüm. Çantamı toparlayıp kot montumu aldıktan sonra anneme "Görüşürüz," deyip kapının önüne çıktım ve servisi beklemeye başladım. Pek de beklemek denilemeyecek bir sürede servisim gelmiş ve ben de binmiştim.
Okula vardığımızda Ashton da yanımıza gelmiş, birlikte kantinde oturup bir şeyler yerken telefonum arka arkaya titremeye başladı. Bu sırada Calum'un eski sevgilisi July masaya gelmiş ve olay çıkarmaya başlamıştı.
Chelsea: Günaydın, Luke
Chelsea: Bugün ders çalışalım mı?
Chelsea: Çünkü sınavlar iyice yaklaştı ve bana yardım edeceğini söylemiştin.
Luke: Seninle görüşmek istemediğimi söylemiştim.
Luke: Beni bir daha rahatsız etme.
Chelsea: Bana yardım etmek zorundasın.
Chelsea: Sevgilinin aldatıldığını öğrenmesini istemezsen tabii.
Chelsea: Ama bu senin için bir sıkıntı değilse pekala, bir daha seni rahatsız etmem.
Luke: Pekala sana yardım edeceğim.
Luke: Ama sadece bir kere.
Luke: Ve bu yardımımdan sonra ikiletmeden hayatımdan çıkıyorsun.
Luke: Anlaşıldı mı?
Chelsea: Sınav haftası boyunca.
Luke: Şansını zorlama. Yardımına muhtaç olduğunu biliyorum.
Luke: Acınası notlarınla sene tekrarı yapmak istemezsen tabii.
Chelsea: Dediğimi yap ya da her şeyi anlatayım.
Luke: Anlatsan bile sana inanmaz.
Chelsea: İzle ve gör.
Son mesajı okuduktan sonra bize doğru geldiğini görünce hızla yazmaya başladım.
Luke: Tamam, sana yardım edeceğim.
Chelsea: Ben de öyle düşünmüştüm, teşekkür ederim.
Ona cevap yazacağım sırada Calum, sandalyesini düşürecek bir hızda kalktı ve sandalye boş kantinde cok büyük bir ses yol açtı. O hızla giderken Trudy de koşarak kalktı ve peşinden gitti.
"Bu da neydi şimdi?" dedim masadakilere göz gezdirerek.
"Her kimle mesajlaşıyorsan bırakıp biraz etrafı dinleyip, izleseydin anlardın." dedi Madelyn ondan beklemediğim bir sertlikle. "Her neyse, size iyi dersler." dedi ve sertçe sandalyesini ittirip masadan kalktı ve hızlı adımlarla okula doğru ilerledi.
"Siz kavga mı ettiniz?" dedi Michael telefonunu elinde çevirerek.
"Hayır." dedim sakince. "Siz mi tartıştınız?"
![](https://img.wattpad.com/cover/69660890-288-k87155.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
dear madelyn//hemmings
FanfictionHer geçen gün senden uzak durmak daha da zorlaşıyor. birthday cake'in yan kitabıdır.