XI.

31 1 2
                                    

İŞTE bunlar benim öne çıkarmam gereken özelliklerimdi. Tabii ki tutup da özgeçmişimde bunları yazacak değildim, ancak bir şekilde kullanmalıydım ve hemen ilk iş görüşmeme gitmek için yola çıktım. Gittiğim aslında, zincir mağazalara benzeyen bir kitapçıydı, içinde şekilli muffinlerin bile satıldığı, azıcık ötesine kahvecilerin bulunduğu dükkanlardan biriydi. İşin aslı bunu gazete ilanından görmemiştim, hayatın çarkı bana dönmüş olacaktı ki ben gazete ilanlarına bakarken telefon gelmişti. Serbest kıyafet olan bir işe birden vermem gerektiğini düşündüm ve babamla annemin vefatından bir gün önce bir arkadaşımın düğününde giyindiğim takım elbiseyi giyindim. Yazdı, sıcaktı ama keten takım elbise iş görüşmesine verdiğin önemin bir göstergesiydi.  Benim gibi vurdumduymaz bir adamın değişimi benim bile gözlerimi yaşartacak seviyedeydi.

Gözlüklü, zayıf, ince, uzun bir adamdı görüşme yapacağım kişi, acilen yerine birini arıyorlarmış çünkü o yurtdışına gidecekmiş ve onun için iş etiği her şeyden önemliymiş, yerine geçecek kişinin işleri yapacağından emin olması gerekiyormuş, anlayacağınız gevezelik tekiydi, çünkü insanların bu kadar kısa sürede bunca şeyi anlatabilmesinin bir anlamı olamaz. Dikkatle dinlemeye çalıştım kendisini ama yandaki odadan gelen sesleri duyarken bu çok zor oluyordu. Bir kız hoşlandığı adama açılmak isterken adam da arkadaşının göğüslerini inceliyordu, evet tişörtünün üstünden. Bu biraz midemi bulandırdı, keşke bir aşk üçgeni duysaydım sadece. Kapının önünden çocuğunu çekiştirerek çeken bir anne bugün çocuğu için ne kadar para harcadığını ve o paraya kendi için neler alabileceğini düşünüyordu. Göbekli bir adam, göbeğinden alt rafları göremediğini, eğilecek dermanı da olmadığını düşünüp üzülüyordu. Yaşlılık kitapçıda bile onu zorluyordu ve ben asıl duymam gereken soruları duymuyordum. Karşımdaki adamın gözünde nasıl bir başarısızlık örneği olduğumu görüyordum ve bu beni diğer her şeyden daha çok üzüyordu.

Aslında başarısız değildim, hiçbir zaman olmamıştım. Hep iyi okullardan mezun olmuştum, öğretmenlerimi ve ailemi gururlandırmıştım ta ki o melun kazaya kadar. Ondan sonra psikologların dediği şekilde yaşadığım kayıp ve travmalar beni beceriksiz bir insan haline dönüştürmüştü.

Garip Şeyler Oluyor (Devam edecek)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin