K-20 "Bilinmezlik"

30 4 1
                                    

Yeni bölümle yine karşınızdayım.Yazım hataları olabilir.Okuyanlara ve oy verenlere kocaman öpüyorum.Multimedya da Arya'nın odası.Kendinize iyi bakın :)

*Söylenecek onca söz,anlatılacak o kadar çok şey varken neden susar ki insan? Neden kilit vurur sözcüklerine? Anlatabilmek susmaktan geçse de yıpratması kaçınılmaz olur insanı çünkü insanın içindeki dev dalgaları susarak anlatması zordur.Bir şeyleri anlatmaya gücünün kalmamasıdır,yorgunluktur belki de biraz; belki de profesyonelce oyanan sessiz sinemadır susmak.*
İki haftadır  konuşmuyor genelde kitaplarımla vakit geçiriyordum.Bu zaman zarfında onu hiç görmemiştim.Okulda yoktu.Bu benim için iyi birşeydi gerçi arkadaşları da yoktu o koca iki hafta...
Kötü bir hafta geçirmeme rağmen kendimi bu kadar dinç hissetmemiştim.Yatağımdan kalkıp sıcak bir duş aldıktan sonra kendime bir kahve yapmaya karar verdim.Merdivenlerden inerken Baran'ın bağırma seslerini duydum.Merdivenin son iki kat öncesinde durup karşıdaki mutfağa baktım.Üstünde beyaz bir gömlek altinda ise siyah kot pantolonu vardı.Telefondakine hızlı bir şekilde birşeyler dedikten sonra kapatıp sertçe tezgaha bıraktı.Yüzünü elleriyle sıvazlayıp sanki varlığımı hissetmişçesine bana doğru döndü.Gözlerinin altı hafif morarmış yorgunluktan şişmiş görünüyordu ama yine de bu hali bile yakışıklılığından ödün vermemişti.

"Günaydın, bu arada okula ben seni bırakıyorum.Bugün işim erken çıktı."

Sessizce baş sallamadan sonra kahvemi yapmak için ketıla su koydum ve kaynamasını bekledim.Yukarıdaki beyaz dolabı açıp büyük bir fincan çıkardım o sırada da ketılın kaynadığını gördüm.Fincana kahvemi döktükten sonra suyu ekledim.Fincanı alıp odama çıkarken duyduğum cümleyle  kaskatı kesildim.

"Eve hırsızın girdiğini bana ne zaman söylemeyi düşünüyordun?"

Kahvemi sımsıkı tutup ona doğru dönmemek için kendimle savaştım.Eğer dönersem herşeyi anlatıp olayı sarpa sarabilirdim.
Baran bunu nereden duymuştu ve ne zamandır bana bunu belli etmemişti? Tanrım, lütfen birşey olmadan herşeyin normale dönmesini istiyorum!

"Bana cevap ver Arya!"

"Birşey olduğu yok, bunu da nereden çıkardın!"

Sanki küçük bir kız çocuğunu kandırıyormuşum gibi baktıktan sonra yüz hatları sertleşti.

"Biliyorsun ki burada olanlar çabuk yayılır.Görünüşe göre arkadaşlarından biri ağzından kaçırmış.Söyleyene Arya! Bana bunu ne zaman söylemeyi planlıyordun?"

Söyleseydim bu evden ve okuldan da ayrılmış olurdum ayrıca beni sorguya çekeceklerinden de emindim.
Katilin kim olduğunu bile bilmiyordum gerçi katil mi onu da bilmiyordum.Kısacası hiçbir şey bilmiyordum.Kendi iç savaşıma beyaz bayrak sallayıp Baran'a doğru döndüm.
Elimdekini hızlı bir şekilde tezgaha bırakıp Baran'a sımsıkı sarıldım ve ağlamaya başladım.
Yaptığım şey hakkında hiçbir fikrim yoktu ama beni kurtarması için içimden dualar ediyordum.Baran kaskatı kesilmişti,bu beklenmedik hareketim onu şaşkına çevirmiş olmalıydı ki on dakika boyunca bana sarılmadı.Girdiği transtan çıkmak istiyormuşçasına kafasını iki yana salladı.Bense onun vereceği tepkiyi bekliyordum.
Kollarını belime sarıp beni biraz ittirdi.Gözlerimin içine sanki bu yalanın doğru olup olmadığını ölçermiş gibi bakıyordu.Kendimden taviz vermeden içimdeki tüm bilinmedik sesleri susturup ifadesiz gözlerle onu inceliyordum.En sonunda onu ikna etmişim ki bana şefkatle sarılıp homurdanmaya başlamıştı.

"Her kimse onu bulup köpeklere yem edeceğim Arya.Bu arada ağlayınca çok çirkin oluyorsun."

Bu oyunun ne kadar böyle  devam edeceğini bilmiyordum ama içim bir nebze olsun rahatlamıştı.

~KURALSIZLAR~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin