3.BÖLÜM

5.8K 1K 7
                                    


O anda Serhat Nisa'ya şu sözleri kurmaya başlar.

"Nisa bak sakin ol ben Emir'i alıp hemen geliyorum."der ve tam kapatacakken telefonu şu sözleri de ekler. "Nisa bu sefer çocuklara sakın ters ters cevap verme. Sakin ve uslu bir şekilde beni bekle."der ve Dilara bağırır.

"Serhat koş okulun ilerisindeki sokaktayız koş der." ve telefonu o an Serhat kapatığı gibi yanında olan Emir'in omzuna vurur ve şu cümleleri kullanır Emir'e;

"İşte bize gün doğdu kuzen koş bu fırsat kaçmaz." der o an koşmaya başlarlar. Dilara'nın dediği okulun ilerisinde olan sokağa gelirler. O anda çocukları görürler,ilk önce okul gömleğinin üstünde olan bol bağlanmış olan kravatlarını düzeltirler ve o anda Nisa ve Dilara'ya bakıp Emir ve Serhat aynı anda gülümserler. Serhat ve Emir o anda 3 kişiye 2 dalarlar. Tam her şey yolunda derken bir anda çocuğun teki dövüşürken 2'ye 3 oldukları için biri Emir'i tutar biride tam bıçağı Emir'e saplayacakken Serhat esmer olan çocuğun üstünden kalkar ve tam bıçaklarken çocuğu kendine döndürür ve yüzünde ilk bir sinsi gülüş oluşur ardından çocuğun yüzüne yumruğu yerleştirir. O anda Emir'de onu tutan çocuğu bir şekilde önüne alır ve dövmeye devam eder. O anda Dilara Nisa'yı tutmaya çalışır ama buna Nisa dayanamaz ve Dilara'dan kurtulduğu gibi diğer yerde yatan çocuğu kaldırır ve yüzüne bir anda yumruğu yerleştirir ve bir anda sanki erkek gibi çocuğun kolundan tutuğu gibi yeter yapıştırır. Bunu nasıl yaptı diye sorarsanız Nisa çok küçüklükten beri kuzenleri sayesinde dövüş sanatlarına ilgi duymaktadır. Sonra Serhat ve Nisa, Nisa çocuğu yere yapıştırdıktan sonra göz göze gelirler ve o anda ikisi de gülümserler. Tam o anda sokağın başında Serhat'ın çetesi koşarak gelir ve onlarda ilk olarak Serhat Ve Emir'e bakarlar ve gülümseyip bir anda hepsi dalarlar 3 çocuğa. Serhat'ın çetesinden olan 3 çocuk o 3 çocuğu hallederken Serhat kanlar içinde Nisa'nın kollarına düşer Emir'de Dilara'nın kollarına düşer. O anda Nisa ve Dilara ne yapacaklarını bilemezler. Nisa onların o halini görünce kendi aklınca çocukları dövmek için kalkar ama Serhat'ın sözleriyle bundan vazgeçer. Nisa tam kalktığında Serhat kolundan tutar ve;

"Dur Nisa gitme. Sakin ol." der ve Serhat'ı bir anda öksürük tutar. Nisa'da ilk elini çekmek için yeltenir ama Serhat elini gitmemesi için çok sıkı şekilde tutmuştur. O anda Nisa fark etmeden Serhat'ın gözlerine bakar ve o an hiç bitmesin diye düşünür. Tam Nisa böyle düşünürken kafasını sallar ve kendi kendine konuşur "Kendine gel Nisa!" böyle bir şekilde gözlerini Serhat'tan alır. Serhat istediğini başarmıştı. Bir anlıkta olsa kendince Nisa'nın gözüne girebilmişti. Acaba gerçekten öyle miydi? Bunu öğrenmek için tek bir şey yapmalıydı o da Nisa'ya biraz daha yakın olup hem gözüne girip giremediğini görmek hem de alacağı intikamı gerçekleştirmek için zemin hazırlamak. Serhat ve Emir kanlar içinde Nisa ve Dilara'yla konuşurken Nisa;

"Yeter artık bu kadar konuşma beyler kalkın hastaneye gidelim pansuman yapsınlar size sonra siz yolunuza biz yolumuza."deyip ayağa kalkar ve o anda oradan geçmekte olan taksiyi durdurur. Serhat ile Emir'i de alıp taksiye binerler ve hastaneye giderler. Hastaneye varırlar ve pansuman olup çıkarlar dışarıda Dilara Emir'e;

"Ş..Şey Emir geldiğin için çok teşekkürler. Siz gelmeseniz kim bilir o alçaklar bize ne yaparlardı."

"Ne demek Dilara siz yani sen yardıma ihtiyacın olduğu zaman beni çağır ben her zaman gelirim. Hatta numaramı vereyim." der ve Dilara'dan telefonunu ister,telefonu aldıktan sonra ise telefonunu yazıp kendini çaldırır. O sırada Nisa ile Serhat arasında şu konuşma geçer.

"Eee Nisa Hanım bir teşekkür yok mu sonuçta seni kurtardım öyle değil mi?" der ve o esnada yine o sinsi gülümseme suratında oluşur.

"Ne teşekkürü Serhat? Sen teşekkürlük bir şey yapmadın ki. Sen olsa olsa sersemce bir şey yapmışsındır." deyip arkasını döner ve tam Dilara'nın yanına gidecekken Serhat Nisa'yı kolundan tutup kendine çevirir ama farkında olmadan fazla yakınlaşırlar.

ESMER BELAMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin