Yakalandım...-18.Bölüm

233 16 78
                                    

"Ahsen' in Ağzından"

Barış' ın cümlesiyle âdeta donup kalmıştım. Gerçi onunda benden bi farkı yoktu.

Sanki isteyerek söylememişti o cümleyi.

Bana bakarak hafifçe kaşlarını çattı ve açıklamaya başladı.

"Yani şey... Benimde ismimin içinde 'R' harfi var ya o yüzden dedim. Başka bi şey için değil yani. Sonuç olarak birbirimize aşık olucak halimiz yok. Dimi?"

Açıklaması bittiğinde kafamı onaylar anlamda sallayıp "Tabii canım. Ne aşkı? Saçma sapan bi fal işte. Fazla takmaya gerek yok." dedim.

Ardından konuyu değiştirmek amacıyla "Kahvelerimiz bittiğinde sahile inelim mi? Biraz deniz havası alırız. Gitmeyeli uzun zaman oldu da." diye bi teklifte bulundum.

Bana bakarak kafasını salladı ve "Ama ilk önce arabayı alalım. Sahil uzak buraya, üşürsün bu elbiseyle." dedi, itiraz istemeyen bi ses tonuyla.

Kafamı onaylar anlamda sallayıp kahvemi içmeye devam ettim. Kahvelerimiz bittiğinde hesabı ödeyerek arabaya doğru ilerlemeye başladık.

Ulaştığımızda direkt olarak yolcu koltuğuna geçerek arabaya oturdum.

Üşüdüğüm zaman burnum ve yanaklarım kızarırdı. Şu an da tam olarak böyle bi haldeydim.

Barış' ta sürücü koltuğuna yerleşince emniyet kemerimi bağladım. İlerlemeye başlayınca kafamı koltuğa yaslayıp gözlerimi kapadım.

Az da olsa içki içmiştim ve kahveden sonra başım hafiften ağırmaya başlamıştı. O an da Barış' ın sesini işittim. "İyi misin?" Gözlerimi açarak ona baktım ve "Evet, sadece başım ağırmaya başladı. Önemli bi şey yok." dedim.

Eliyle torpidoyu gösterip "Torpidoda ağrı kesici olması lazım. Bi bak istersen? İyi gelir." diye bi öneride bulundu.

Kafamı hafifçe sallayarak torpidoyu açıp içinden zorda olsa ağrı kesiciyi buldum ve içinden bi tane aldım. Su yoktu ama idare edicektik artık.

Tekrardan gözlerimi kapattığımda Barış' ın hızlandığını hissettim.

Siktir!

Gözlerimi hızla açarak Barış' a baktığımda sırıttığını gördüm.

Hızı seviyodu sanırım. Benim için pek öyle sayılmazdı maalesef.

Artık yavaşlaması gerekiyodu, ikimizin de can güvenliği için. Fakat o yavaşlamak yerine hızını daha da arttırınca korku bütün bedenimi ele geçirdi.

"Barış!" Seslenmemle beraber bakışlarını kısa bi an bana çevirerek "Ne oldu?" diye sordu, hızını düşürmeden. Ona korkuyla bakarak "Barış, yavaşla!" dedim, sesimi hafif yükselterek.

O ise dediğimin tam tersini yaparak hızını daha da arttırdı ve ardından alaycı bi ses tonuyla "Ne oldu sarışın? Korktun mu yoksa?" diye sordu.

Ona bakarak "Barış sana yavaşla dedim!" diye bağırdım. Barış dediğimi umursamadan hızını biraz daha arttırınca gözlerimin yandığını hissettim.

Ardından Barış' ın sesi doldurdu kulaklarımı. "Bende seni cesur biri sanardım. Alt tarafı biraz hız yaptım, sakin ol."

Göz yaşlarımın yanağımdan aşağı doğru süzüldüğünü hissedince Barış' a dönerek "Barış yalvarırım yavaşla! Korkuyorum!" dedim.

İzmir KızıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin