"Defne'nin Ağzından"
Sabah "Kızım kalk artık kahvaltı hazır." diye seslenen sesine uyandım. Hemen yataktan kalkıp anneme "Geliyorum anne." diye seslendim. Sonrada odamdaki banyoya geçip rutin işlerimi hallettim. Banyodan çıkar çıkmaz üstüme beyaz sporcu atletimi ve kırmızı şortumu giydim. Zıplayarak merdivenlerden aşağı inerek mutfağa geçtim ve tabakları çıkaran annemin yanağından öpüp "Günaydın annecim." dedim. Sonrada kahvaltı masasında oturan babamın yanına gidip "Günaydın babacım" dedim. Babam da "Sana da günaydın prensesim" deyip gülümsedi. Annem tabakları masaya getirdiğinde, masada bi sessizlik vardı. Normalde en azında iş konuşurlardı. En sonunda dayanamayıp "Anne, baba bi sorun mu var? İkinizin de ağzını bıçak açmıyor." dedim. Annem ilk önce babama bakıp hemen ardından bana döndü. "Kahvaltıdan sonra kızlar ve aileleri gelicek kızım o zaman konuşuruz olur mu?" diye sorunca, bende "Tamam, o zaman konuşuruz." dedim. sonra da hepimiz hızlıca kahvaltımızı bitirdik. Masayı toplama da anneme yardım ederken kapı çaldı. Babam içeriden" Ben bakıyorum." diye seslenince biz de işimize devam ettik. Babam kapıyı açıp "Hoş geldiniz, buyurun içeri geçin" dedi. Hemen ardından anneme ve bana" Esra, Defne misafirlerimiz geldi." diye seslendi. bizde hemen işimizi bitirip içeri geçtik. Kızlar ve aileleri gelmişti, tahmin ettiğim gibi. Hemen kızların oturduğu koltuğa gidip yanlarına oturdum ve "Hoş geldiniz kızlar." dedim. Hepsi bir ağızdan "Hoş bulduk Defne."deyine kafamı iki yana sallayarak güldüm. Hiçbir zaman değişmiceklerdi bunu gayet iyi biliyodum. Annemlerde kızların ailelerine hoş geldiniz dedikten sonra koltuğa oturdular hiç kimse bi şey demiyordu ve bu gerçekten çok can sıkıcıydı. Ahsen en sonunda benden daha çok sıkılmış olucak ki "Bize ne dicekseniz deyin artık sizde kurtulun bizde kurtulalım. İyice canım sıkıldı hadi ." dedi. Bütün ailelerin gözlerine annemle babama dönerken bizde onlara döndük. Babam derin bi nefes alıp "Kızlar belki duymuşsunuzdur. Bizim burada ki şirket İstanbul a taşındı biz de düşündük ki sürekli İstanbul' a gidip gelmektense oraya taşınmak daha iyi bi fikir. Yani kısacası kızlar artık İstanbul' da yaşıcaz hep beraber." dedi ve derin bi nefes aldı. Gerçekten bunu söylemek için mi iki saattir bekletiyolar bizi inanmıyorum. Birden Tutku ve Beril kahkaha atmaya başlayınca Ahsen' le beraber şaşkınca onlar bakmaya başladık. En sonunda onların bu haline dayanamayıp bizde gülmeye başladık. Ailelerimiz bize sanki delirmişiz gibi bakarken yavaş yavaş gülmeyi bıraktık. Tutku derin bi nefes alıp "Siz ciddi misiniz" diye sordu. Esin teyze -Tutku'nun annesi- "Kızım şaka yapıyo gibi mi görünüyoruz sence?" diye sordu. Tutku ona bakıp "Hayır onu demiyorum. Cidden sabahtan beri bunu söylemek için mi kan ter için de kaldınız yani ? Ya siz bilmiyo musunuz biz beraber dünyanın öbür ucuna olsa oraya gideriz. Bu kadar kasmanıza gerek yoktu yani onu diyorum." dedi. Abi kız haklıydı şimdi hiç bi zaman birbirimizden kopmamıştık kopmaya da niyetimiz yoktu yani. Ve onlar bunu çok iyi biliyolardı niye bu kadar stres yapmışlardı ki anlamadım doğrusu. Çisem teyze - Ahsen' in annesi- " Yani bize kızmadınız mı?" diye sorunca Ahsen ayağı kalkıp "Hayır anne kızdık, hem de çok ama İzmir den ayrılıcaz diye değil bunu bize geç söylediniz diye kızdık. Bakın okul desen zaten birbirimizden başka kimseyle arkadaş değiliz. Bi Rüzgar' la Koray vardı onlarda İstanbul' a gitti zaten. E Elif hocada İstanbul' da. Yani İzmir' de öyle kopamıcağımız kimse yok. bu kadar strese gerek yoktu anlıcağınız. Şimdi izin verirseniz gidip son kez İzmir' in sokaklarıyla vedalaşalım. Yarın hocalarımızla vedalaşırız biter gider. Ertesi gün ver elini İstanbul zaten." dedi. hemen ardından derin bi nefes alıp "Oh ne çok konuştum be" diyerek hepimizi güldürdü. Deli kız ya biraz daha güldükten sonra ayağı kalkıp "Hadi kızlar İzmir' imizin sokaklarıyla vedalaşalım bari." diyerek kapıya yöneldim Annemlere dönerek "Fazla geç kalmayız." dedim hepsi onayladıktan sonra kızların yanına gittim ve İzmir' in sokaklarında yürümeye başladık. Sanırım İzmir' le ilgili özliceğim tek şey sokaklarındaki huzur olucaktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İzmir Kızı
Novela JuvenilSonunda bizi de bulmuştu mutluluk. Kucağımdaki minik prensese bakıp hafifçe gülümsedim. Bazen annesi gibi hırçın bazense çok uysaldı. Bakışlarını annesine doğru döndürüp "Anne babam seni seviyor mu?" diye sormasıyla Defne bakışlarını bana döndürdü...