"Hazan' ın Ağzından"
Rüzgar' ın dediğimi duyması üzerine utanarak bakışlarımı dışarıya odakladım.
Bi kere de tut şu dilini be kızım!
Yaklaşık 20 dakikalık yolculuğun sonunda kendimi, yaprakları dökülmüş ağaçlarla dolu bi yerde bulmuştum. Rüzgar' a dönerek "Burası neresi?" diye sordum. Bana bakmadan "Burası her şeyi konuşup halledeceğimiz yer. Gel hadi dışarda konuşalım." dedi ve kapısını açıp dışarı çıktı. Bende dışarı çıkıp arabanın ön tarafına geçtim. Rüzgar bagaj kısmına geçip bi şeyler aldığında bende onu izliyodum. Elindeki polara benzeyen şeyle yanıma gelip elime verdi.
Ona anlamamış bakışlar atarken "Bu ne için?" diye sordum. Bana bakarak üstümü gösterdi ve "Evden çıkarken senin montunu almayı unuttum. Gömlekle üşürsün diye de bagajdaki poları getirdim işte." diye açıkladı, sorumu. Gülümseyerek ona bakarak kısaca teşekkür ettim.
Bazen kendimi sorguluyorum. Ben Rüzgar' ı ne yapıpta haketmiştim? Onu o kadar üzmeme rağmen vazgeçmemişti bende.
Birden aklımdaki sorunun ağzımdan dökülmesine izin verdim.
"Neden Rüzgar?"
Bana anlamamış bakışlar atarken "Ne neden Hazan?" diye sorduğunda ona bakarak sorumu daha açık bi şekilde sordum.
"Seni o kadar üzmeme rağmen neden hiç vazgeçmedin benden?"
Kafasını yere eğerek hafifçe güldü ve ani bi hareketle beni arabayla arasına aldı.
Nefesim sıklaşırken bunu Rüzgar' a fark ettirmemeye çalıştım. Rüzgar gözlerime sanki şey çözmeye çalışıyomuş gibi bakarken derin bi nefes aldım. Elini yanağıma koyup yavaşça okşamaya başladığında istemsizce gözlerimi kapadım. Hafifçe güldüğünde gözlerimi açıp ona baktım. "Neden gülüyosun?" diye sorduğumda kafasını olumsuz yönde sallayıp "Çok safsın Hazan, çok." diye mırıldandı.
Tam ağzımı açıp konuşucakken Rüzgar elini dudağımın üstüne koyup bu eylemimi engelledi. "Ben konuşucam sen dinliceksin Hazan." Cümlesi üzerine kaşlarımı çatsamda kafamı onaylar anlamda salladım. Rüzgar derin bi nefes alarak konuşmaya başladı.
"Defneler bilir, ben İzmir' deyken az kızla çıkmadım. Ama tek amacım vakit geçirmek birazda eğlenmekti açıkçası. Bazen bi kızla çıkmaya başlar iki gün sürdüremeden ayrılırdım. Koray' da öyleydi ama o biraz daha seçiciydi benden."
"Defne benim bu huyuma çok kızardı. Bi keresinde Defne' yle bu yüzden kavga etmiştik. Bana 'Bi gün karşıma birinin çıkçağını ve bana o kızlara ne yaptıysam aynısını yapıcağını, yani kısacası duygularımla oynıcağını.' söylemişti. Ee boşuna dememişler ne ekersen onu biçersin diye."
"O kızlarla tek farkım, onların sadece benim popülerliğimle ilgilenmesi benim ise senin kalbinle ilgilenmem."
"Senden neden vazgeçemediğimi sormuştun ya Hazan... Cevabı bu işte. Cevabı sana köpek gibi aşık olmam. Cevabı kalbimin ne yaparsan yap senden vazgeçememesi. Cevabı sensin."
Rüzgar sözlerini bitirdiğinde ağladığımı görmemesi için başımı eğerek yüzümü ondan sakladım. Rüzgar çenemi tutarak gözlerimi gözlerine odakladı. Baş parmağıyla gözyaşlarımı sildiğinde kaşlarının çatık olduğunu görmüştüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İzmir Kızı
Fiksi RemajaSonunda bizi de bulmuştu mutluluk. Kucağımdaki minik prensese bakıp hafifçe gülümsedim. Bazen annesi gibi hırçın bazense çok uysaldı. Bakışlarını annesine doğru döndürüp "Anne babam seni seviyor mu?" diye sormasıyla Defne bakışlarını bana döndürdü...